Hanifi Yavaş

Rakamlarla 20 Yılda Tarım

Hanifi Yavaş

Siyasiler ve toplum mühendisleri için, halk üzerinde algı oluşturmak çok önemlidir. 
Ülkemizde özellikle muhalefet kesimlerin tarım konusunda oluşturmaya çalıştıkları algılar oldukça fazladır. 
Türkiyede "Tarımı bitirdiler" algısına teslim olmamak için tarafsız ve objektif bir çalışma yaptım. 
Sonuçları bu yazıda sizlere sunuyorum. 

Tarımsal hasılada Avrupa'da birinci olan ülkemiz, dünyada 7'nci sıradadır. 

Bazı ülkelerin tarımda kendine yetebilme oranı ise;
Türkiye: %136 
Almanya: %78 
ABD: %88
ÇİN: %47

Toprak büyüklüğüne bakıldığında Dünyada 38. sırada olan ülkemiz, 
Tarımsal üretimde ise, 
Dünyada 8. sırada,
Avrupa'da 1. sırada.
Türkiye'nin tarımda kendine yetebilme oranı: %136'dır. 

Tarım ihracatı 2021'de bir önceki yıla göre yüzde 22,2 artışla 29 milyar 737,6 milyon dolara çıkmış. 
2022'de bir önceki yıla göre yüzde 15,3 artarak 34 milyar 246 milyon dolara çıktı. 
Tarım sektörü, böylece tüm zamanların en yüksek ihracatına imza atmıştır.

Tarım ihracatının, toplam ihracatımızın içindeki payı yüzde 13,5'sini oluşturuyor. 

Türkiye'de toplam traktör adeti sayısında da büyük artış görülmektedir. 
2002 yılında 1 milyon 180 bin adet olan traktör sayısı, 
2022 yılında 2 milyon 28 bin adete ulaşmıştır. 

Yapılan yalan Propagandaların aksine Türkiye'deki toplam zeytin ağacı sayısı;2001 yılında 99 milyon iken, 
2022 yılında ise yüzde 91'lik artış ile 190 milyon ağaca ulaşmıştır. 

Türkiye, % 5 ile dünya zeytinyağı üretiminde beşinci sırada yer almaktadır.
2002 yılında 421 bin 717 ton olan zeytinyağı üretimi ile tüm zamanların rekoru kırılmıştır. 

Sebze üretiminde de, 
2002 yılında 26 milyon ton üretim miktarı, 
2022 yılında 32 milyon tona ulaşarak 
6 milyon ton artış sağlanmıştır. 

Türkiye son 18 yılda 59 milyon ton buğday ithalatına karşılık 73 milyon ton karşılığı mamül madde (un, makarna, bisküvi, irmik, bulgur vs.) satmıştır. 
Dış ticaret fazlası net 12 milyar dolar'dır.

Türkiye, dünya un ihracatında yaklaşık 3 milyon tonla 1. sırada, 
makarna ihracatında ise 1.2 milyon tonla 2. sırada yer alır. 
Bunun yanında 262 bin ton bulgur, 
80 bin ton irmik ve 467 bin ton büskivi ihraç eder. 

Türkiye'nin ihraç ettiği tarım ürünleri ise ağırlıklı olarak; 
fındık, üzüm, tütün, domates, kayısı, limon, incir, yumurta, mercimek, portakal, mandalina, kiraz, zeytin, pamuk, biber, tavuk eti, haşhaş tohumu, salatalık, nohut, buğday, ceviz, elma, Antep fıstığı, soğan, ayçiçeği, çilek, şeftali, kabak, mısır, patates ve kestanedir. 
Görüldüğü gibi birçok sebze, meyve ve bakliyatın ihracatı yapılmaktadır. İhraç edilen ürünlere her yıl yenileri eklenebilmektedir. 

Biraz daha detaya girersek tüm dünyada, ürettiğimiz bazı ürünlerin sıralaması şöyledir. 
Dünya'da ;
Kiraz, Antep fıstığı, fındık, incir, kayısı üretiminde birinci,
Karpuz, nohut üretiminde ikinci,
Domates, biber, mandalina üretiminde üçüncü, 
Salatalık, ıspanak, Patlıcan, elma, üretiminde dördüncü, 
Armut üretiminde beşinci, 
Kuru fasulye, üzüm üretiminde altıncı, 
Arpa üretiminde sekizinci,
Portakal üretiminde dokuzuncu,
Havuçve ve turp üretiminde onuncu, 
Buğday üretiminde onbirinci,
Lahana üretiminde onikinci, 
VS. VS. VS...
Bu sıralamadada görüldüğü üzere ülkemizde tarımsal üretimde iddia edildiği gibi tükenmişlik söz konusu bir yana genel rakamlarda belirttiğimiz gibi Avrupa'da birinci dünyada sekizinci sıradayız. 

Türkiye'nin ürünlerini en çok ihraç ettiği ülkeler arasında Rusya,İtalya, Almanya, Hollanda, Amerika, Fransa, Belçika, İngiltere, İsveç, İsviçre, Kanada, Güney Kore, Birleşik Arap Emirlikleri, İspanya ve Japonya yer almaktadır. Bunların dışında farklı ülkelere de ihracat gerçekleştirilmektedir. 
Nerede ise Avrupa'yı besleyen Türkiyenin tarımsal üretimidir. 

Tohumculuk alanında ise büyük yalan ve algılar vardır. 

Hemen belirtelim ki, tarlalarda kullanılan yerli tohum oranı yüzde 96 dır. 

2010 yılında açılışını cumhurbaşkanı'nın yaptığı,   dünyanın üçüncü büyük tohum gen bankası Ankara'dadır. 
Bu merkezde 107 binden fazla tohum bulunmaktadır. 

Yabancı tohum bağımlılığını azaltmak amacıyla yapılan ıslah çalışmalarıyla, doğal şartlara ve hastalıklara dayanıklı, verim ve kalitesi yüksek çeşitler geliştirilmektedir. Hububat ve bakliyat gibi birçok tohumda %100 yerli çeşitler geliştirilip, patentleri alınmıştır.

Yapılan çalışmalarla artık 650.000 ton yerli tohum kullanılmaya başlanmıştır. Sadece buğdayda bile binin üzerinde çeşit tescil ettirilmiştir. Yapılan tüm bu çalışmalarla tohumda artık hiçbir ülkeye bağımlılığımız kalmamıştır. 
Bazı ülkelerden tohum ithal etmemiz bağımlı olduğumuz anlamına gelmemektedir. 

Tohumculukla iştigal eden firma sayısı, 2002 yılında 120 civarında iken
2021 yılı  itibarıyla 1047'e çıkmıştır.

Dünyada tohum üretiminde ilk sıralarda ABD, Fransa, Çin'in gelmektedir. 
Türkiye ise 9-10'uncu sırada yer almaktadır. 

Türkiye'de 2002'de 145 ton olan tohum üretimi, 
2020 sonu itibarı ile yaklaşık 8 kat artarak 
1 milyon 242 bin ton civarına yükselmiştir. 

Tohum ihracatında, Rusya, Ukrayna, Macaristan, Irak ve Azerbaycan ilk sıralarda yer alıyor. 

Toplam tohumluk ithalatının yüzde 35'i ise Fransa, İtalya ve ABD'den yapıldı.
İddia edildiği gibi İsrail den yapılan tohum ihracatı oranı bu ülkelerin çok gerisindedir. 

Sonuç olarak, 
2022 yılından bu güne kadar yapılan çalışmalar ile Türkiye, tohum ithal eden ülke konumundan tohum üreten ve ihraç eden bir ülke konumuna yükselmiştir.

Ağaçlandırma ve ormancılık alanında çok kısa rakam verecek olursak. 

Kent ormanlarında ülkemiz ;
2002 yılında, 1 adet ve 140 hektar kent Ormanı varken, 
2022 yılında ise 147 adet ve 11000 hektar oranına ulaşılmıştır. 

Ağaçlandırmada Türkiye;
Avrupa’da 1. sırada
Dünyada 4. sırada

Son 20 yılda artırılan orman varlığı;
2.3 milyon hektar.

Görüldüğü üzere üretim ve ihracat rakamları ülkemizde tarımın, iddia edildiği gibi kötü olmadığı tam aksine oldukça iyi bir durumda oldupu görülmektedir.

Yazarın Diğer Yazıları