Prof. Dr. Belhan: 'Deprem ve Göçük Altında Kalmak Ortopedi ve Travmatoloji'nin En Zor Travma Şekillerindendir'

Başak MERAL GÜNDÜZ/Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof.Dr.Oktay Belhan,'Deprem ve göçük altında kalmak ortopedi ve travmatolojinin müdahalesi en zor olan travma şekillerinden bir tanesidir.' dedi.

TAKİP ET

Belhan,“ Göçük altında,depremde veya taşkömürü ocakları gibi göçüklerde kalma sonrasında insanların üzerlerine büyük miktarda yükler düşüyor.Bunun sonucunda kemik kırılmaları olsun olmasın kaslar yani etler eziliyor.Bu ezilmelere bağlı olarak dokularda çeşitli derecelerde ödemler ve kaslar içerisinde şişkinlikler su toplama, kanamaya bağlı olarak kompartman içerisindeki basınç artışı sonucunda kaslardan nekroz (çürüme ) meydana geliyor.Biz bu durumlara crush sendromu diyoruz.

Depremde ve göçüklerdeki en büyük problem crush sendromu yani ezilme sendromu olarak ortaya çıkıyor.Crush sendromu ileri düzeye ulaşırsa kompartman sendromu dediğimiz belirli sınırların içerisinde bulunan kasların, damarların,sinirlerin bağların ve tendonların çürümesine, kan akımının bozulmasına neden oluyor.Bazen ampütasyon dediğimiz uzuvların kesilmelerine neden olabilecek kadar dramatik tıbbi müdahale gereksinimlerine neden olabilir.Dolayısıyla bu tür durumlarda dikkat edilmesi gereken durumlar enkazdan veya depremden çıkarılan kişi son derece dikkatli şekilde crush sendromu veya kompartman sendromu açısından şiddetle takip edilmeli kontrolleri yapılmalıdır. Kompartman sendromu geliştiği anda, fasyotomi dediğimiz cilt altı kısmın kesilerek basınca uğramış doku kısımlarının rahatlatılması,kan akımının yeniden sağlanması ve cerrahi işlemin yapılması uzuvların kesilmemesinin önlenmesi açısından çok önemlidir. Bir başka önemli olay ise göçüklerden sonra böbrek yetmezliği çok sık gelişiyor.Bunun sebeplerinden bir tanesi kasların ezilmesi yani crush sendromu sonucu miyoglobin denilen kas proteinlerinin, kas ezilmesi sonucu kan dolaşımına katılıp böbrekreklerdeki tübüllerde zedelenmeye neden olup , akut böbrek yetmezliği veya akut tübüler nekroz dediğimiz, böbrek fonksiyonlarının bozulması ile sonuçlanabilir”dedi.

DEPREMDEN SONRA HASTANEMİZE 110-120 ORTOPEDİK VAKA GELDİ

Prof.Dr.Oktay Belhan,”Göçük altında kalan insanlar uzun süre susuzluk ve sıvı alımının eksilmesi sonrası böbrekler yeteri kadar idrar yapamadığı için ve aynı zamanda kas ezilmesi sonucu ortaya çıkan miyoglobin denilen kas proteinin böbreklerden geçerken, böbrek tübüllerinde zedelenme neden olmaktadır.Bununla birlikte karaciğer ve safra veya pankreas, dalak gibi karın içi organ ezilmeleri, karın içi organların zedelenmesi,pelvis kırığı dediğimiz leğen kemiği kırıkları ve kaburgaların kırıkları çok daha hayati önem arz ediyor.Dolayısıyla göçükten kurtarılan kişilerin çok dikkatli bir şekilde çıkarılmaları gerekiyor.En önemli olaylardan bir taneside omurga dediğimiz bel,boyun ve sırt omurların kırılmasına bağlı olarak sinir hasarları olabilir.Göçükten kurtulan kişiler en yakın sağlık kuruluşuna götürülmelidir.Sağlık kuruluşuna gitmeden önce hemen damar yolu açılmalı hastaya uygun sıvı verilmelidir.Sağlık kuruluşuna getirilen hastanın rutin olarak fiziki muayenesi ve radyolojik tetkikleri ile tarama yapılarak kırıklar çıkıklar ezikler tespit edilmelidir.Buna yönelik tedaviye başlanmalıdır kan ve idrar tahlili yapılarak kişinin üresi,kreatin,karaciğer fonksiyon testleri gibi hayati organları etkileyecek bir takım kan değerleri gibi kimyasal tetkiklerin yapılması gerekiyor.Bu durumda hastalara psikolojik desteğin sağlanması hastanın sakinleştirilmesi gerekmektedir.Bu konuda dikkatli şekilde davranılması son derece önemlidir. Hastaların kas yıkımı sonrasında 2 aya kadar uzayan kas enzim yükseklikleri olabilir.Bu açıdan böbrek ve karaciğer fonksiyonlarının en az 6 ay boyunca periyodik olarak izlenmesi gerekmektedir. Hastanemize depremden sonra yaklaşık olarak 110-120 ortopedik vaka geldi. En çok ortopedi ve travmatoloji bölümüne yatış oldu”dedi.

Bakmadan Geçme