Global bir kriz sonrasında elbette toparlanmak zor olsa gerek. Hatırlarsanız önce dünyayı tehdit eden virüs, akabinde Rusya-Ukrayna savaşı ve ambargolar derken iflas eden firmalar ha birde iflas eden ülkeler!
Aslında ülkemizde yaşanan ekonomik krizlerini global açıdan bakmadan reelden uzak bir şekilde doğrudan; ‘global diye bir şey yok asıl beceriksizlik hükûmetin’ serzenişleri de aslında işin membasını inkar etmektir. Elbette bu krizi yönetmek ve üstesinden gelmek hükümetin işi olsa da önce var olan bir gerçeği unutmamak gerekir…
Seçimler öncesi aşağı doğru gösteren ekonomik grafikler Sayın Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in koltuğu oturmasıyla birlikte tedbir babında sert rüzgârları iyiden iyiye estirmeye başlattı. Elbette zam yağmurları ile birlikte amaç kasayı normal seviyeye getirmek olsa da asıl mevzu Sayın Şimşek’in izleyeceği bir yolda kamudaki israf!
Benim bir kaç önerimi paylaşmak isterim;
*Mesela kamuda taşıt kiralanması… Bu konu ile ilgili müthiş bir israf görülürken ve defalarca söylenmesine rağmen ısrarla bu tabloyu Sayın Şimşek’ten sonlandırmasını umut ediyorum.
*Diğer israf boyutu ise; tören, ağırlama ve tanıtım giderleri gibi harcanan lüzumsuz harcamalar…
*Kamu sosyal tesisleri ile ilgili de önceden başlatılan ve işletmelere kiralama konusunu tekrardan gündeme getirmelidir. Burada kamu sosyal tesislerinin işletmeleri özele verilerek kiralama metodu ile devletin hem yükünü ortadan kaldıracak hem de gelir elde edilecektir. Ayrıca personel servis kiralama konusunu tekrardan masaya yatırılmalıdır.
*Ve son öneri başlığım ise kamu ihalelerinde yap-işlet-devret modelinde garantörlükten çıkılmalı ve hazırda devam eden bu gibi verilen yerlere denetleme getirilerek yapılan sözleşmeler tekrardan gözden geçirmelidir.
Hülasa; elbette devletimizin ayakta durabilmesi ve güçlü kalması için vergi ile birlikte yapılan zamlar baş ile göz üzerine lakin samimiyetinizi öncelikli olarak membanın kamu harcamaları olarak söylemek isterim ki burada tasarruflarınızdan göstermeniz lazım velhasılıkelam