Mehmet Şevki Yazman (1896-1974)
Dr. Volkan Yaşar
Tarih, “insanların zaman ve mekân içinde geçirmiş oldukları
gelişmeleri, bu insanların psiko-fizik hareketlerini, bu hareketlerin
sebep-netice münasebetlerine dayanan ortak değerlerini araştırır,
tasvir eder.” Burada tasvir etmek ortaya koymak olup psiko-fizik
hareketler tarihin kendisidir. Çünkü tarihi insanlar meydana getirir.
Edwart Hallett Carr şöyle söylüyor: “Tarihin olguları bize hiçbir
zaman ‘arı’ olarak gelmezler, çünkü arı bir biçimde var olmazlar ve
var olamazlar: Her zaman kayıt tutmanın zihninden kırılarak yansırlar.
Bundan çıkan sonuç ise, bir tarih eseri ele alınca, ilk
ilgileneceğimiz, içindeki olgular değil, onu yazan tarihçi olmalıdır.”
Sadık K. Tural “Şahsiyet, kazandığı değer ve davranışlarla
yapılandırdığı duyguları ile düşünceleri arasında, anlamlı ve sürekli
diyalog kurabilen, kendinden beklenenleri elinden geldiği ölçüde
yapan, kendinden beklenmeyenleri hiçbir şart altında yapmayan, kendi
içinde bütünlüğe kavuşmuş insandır.” diyor ve şahsiyetleri askerî,
idarî, siyasî, dinî/tasavvufi, edebî, ilmî, fikrî/felsefi, sanat
alanlarından birine ait olan, eğitimci ve ticari olmak üzere 10 ana
grupta değerlendiriyor.
Şahsiyetiyle belirginleşen bir insan, bu onlu sınıflamaya göre, en az
bir boyutuyla öne çıkıp toplumu yönlendirdiğinde, bir millî lider
oluyor. Üçten fazla yönü ile öne çıkan şahsiyetler ise, “Uluslararası
Boyutlu Lider” sayılıyor.
Osmanlı devletinde aydınların ve de bürokratların -öğretmenler ile
askerlikten ve vergiden muaf olan medreselilere saymazsanız--
neredeyse tamamı asker idi. “Tarihteki olayları durumları
biçimlendiren, şartlara ve imkânsızlıklara yön veren şahsiyetlerdir;
biz tarihçiler şahsiyetlerden yola çıkarak geçmişi yeniden inşa
ediyoruz.” diyen hocam ve doktora yöneticim Mehmet Akif Tural’ın
isteği ile bir ışıklı şahsiyeti projektörlerin önüne getirdim.
Türkiye Cumhuriyeti’nin yakın dönem tarihine tanıklık etmiş olan
Mehmet Şevki Yazman, 1896 yılında Elâzığ Germili (Bugün Yedigöze
Köyü)’de dünyaya gelmiştir. Çocukluk ve gençlik yıllarında yetişmiş
olduğu çevre şartları, esasen Osmanlı Devleti’nin idarî çürümenin
yaygınlaştığı, yeni bir kimlik arayışı içerisinde olduğu yıllardır.
Aydınların (asker -sivil) bu dönemde öncelikli gayesi devleti
yıkılmaktan kurtarmak idi. Mehmet Şevki Yazman, orta öğrenimini
Erzincan Askeri Rüştiyesi ve Askeri İdadisi ve ardından İstanbul
Kuleli Askerî Lisesi’nde tamamlamıştır. 1914’te mezun olduktan sonra
Harbiye Mektebi’ne başlamıştır. I. Dünya Savaşı’nın (1914-1918)
başlamasıyla Çanakkale, Galiçya ve Filistin cephelerinde çarpışmıştır.
Ardından Millî Mücadele’nin (1919-1922) tüm safhalarında savaşmıştır.
I. Dünya Savaşı’ndan harp madalyası, gümüş iftihar madalyası,
Avusturya üçüncü sınıf muharebe liyakat-i askeriye nişanı ve istiklal
madalyası sahibidir.
1931’de İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi bölümünden Yüksek Makine
ve Elektrik Mühendisi olarak mezun olmuştur. Millî Savunma Bakanlığı
dâhilinde II. Dünya Savaşı (1939-1945) devam ederken, 1941 yılında
tedbir amaçlı Konya’ya nakledilen Kuleli Askerî Lisesi’nde öğretmenlik
yapmıştır. 30 Ağustos 1945’te Albaylığa yükselen Yazman, Temmuz
1946-Şubat 1947 tarihleri arasında Çalışma Bakanlığı Bursa Bölge
Çalışma Müdürlüğü görevini yürütmüştür. Türkiye Büyük Millet
Meclisi’nde 1950-1954 IX. Dönem ve 1954-1957 X. Dönem Demokrat Parti
milletvekilliği yapmıştır.
I. Dünya Savaşı ve sonrasında Millî Mücadele’ye ait birinci elden
kaynak niteliğinde değerlendirilebilecek tarih, anı, hikâye ve roman
türünde kitaplar yazmıştır. Bu eserler, en hareketli, değişimler ve
acılarla biçimlenen dönemine ait Türk savaş tarihi ve edebiyatı ile
ilgili önemli bir yere sahiptir.
Akşam ve Ulus gazeteleri başta olmak üzere Dünya, Son Posta, Vatan,
Cumhuriyet, Yeni İstanbul, Vakit, Tan ve Zafer gibi gazetelerde köşe
yazıları yazmıştır. Ayrıca Kadro Dergisi, Konya Halkevi Dergisi, Hayat
Tarih Mecmuası, Yeni Tarih, Varlık ve Savaş gibi dergilerde çeşitli
yazıları bulunmaktadır. Bunlardan ayrı Franz Babinger, Otto Liman von
Sanders, A.D. Mordtmann ve Reinhard Stewig gibi önemli Alman
yazarların onlarca kitap ve makale çevirilerini yaparak Türkçeye
kazandırmıştır.
Cumhuriyet dönemi sonrası yeni bir kimlik inşa etme süreci idi. Bu
süreci ön saflarda yaşamış birisi olarak Yazman’ın eserlerinde,
dönemin genel bakış açısını ve yeni rejimin eski rejime bakışındaki
resmî anlayışı yansıttığı görülür. O, askeri, idari, siyasi, edebi,
ilmi, fikri ve eğitimci bir şahsiyettir. Bu çerçevede danışmanım Prof.
Dr. Mehmet Akif Tural yönetiminde tamamladığım “Mehmet Şevki Yazman’ın
Faaliyetleri (1914-1974)” adlı doktora tezim ile insanımızın ve
toplumumuzun yakın dönem tarihini anlamak ve anlatmak imkânı buldum.
Şimdi ise, tezimi Öncü Bizim Ayvalık gazetesinde tanıtmaktan mutluluk
duyuyorum.
Mustafa Kemal Paşa (Atatürk) “Nutuk” adlı eserinde Millî Mücadele’nin
başlangıcında Ayvalık Cephesi’nde bulunan ve 172’nci Alay Komutanı
olan Ali (Çetinkaya) Bey’den bahsediyor. Buradan bir şahsiyetin Türk
milletinin ve devletinin tarihinin akışının değişmesinde hangi ölçüde
önemli olduğu anlaşılmalıdır.
5 bölümden oluşan tezde yararlanılan kaynakların başında Mehmet Şevki
Yazman’ın kendi kaleme aldığı eserleri ve yazılarını neşrettiği süreli
yayınlar gelmektedir.
Nutuk, Anı, telif tetkik eserler ve Millî Kütüphanenin yanında
Başkanlık Cumhuriyet Arşivi, T.B.M.M. Zabıt Cerideleri, Askeri
Stratejik Tarih Etüt Dairesi Başkanlığı (ATASE) Arşivi, T.B.M.M. Arşiv
ve Kütüphanesi, Türk Tarih Kurumu Arşivi ve Kütüphanesi, T.C. İçişleri
Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ve T.C. Millî Savunma
Bakanlığı Yönetim Hizmetleri Genel Müdürlüğü başlıca kaynaklar
olmuştur.
Tezimizin giriş bölümünde, şahsiyet çalışıyor olmamızdan kaynaklı
tarih ve insan unsuru üzerinde değerlendirmelerde bulunduk. Dönemin
konjonktürel gelişmelerine değindik. Birinci bölümde Mehmet Şevki
Yazman’ın ailesi, eğitim hayatı, askerlik hayatı ve mesleki hayatını
işledik. Askerlik hayatını aktarırken I. Dünya Savaşı’nın
başlangıcından Millî Mücadele’nin sonuna kadar olan zaman dilimini bir
süreç halinde işledik ve dönemin yaşanmışlıklarına açıklık getirmeye
çalıştık.
İkinci bölümde ilk olarak Türkiye’nin demokrasi gelişmeleri ve II.
Dünya Savaşı sonrasında Türkiye’de ve dünyada yaşanan önemli
gelişmeleri ve dönemin genel özelliklerini aktarmaya çalıştık. IX. ve
X. Dönem milletvekilliği (1950 ve 1954 Genel Seçimleri) süresince
Mehmet Şevki Yazman’ın T.B.M.M’nde söz alma, takrir ve önergelerinin
tamamını tasvir ettik.
Üçüncü bölümde Mehmet Şevki Yazman’ın gazetecilik ve dergicilik
faaliyetlerini ele aldık. Ciddi sayıda gazete yazısı tespit etmemizden
dolayı incelememizi konu başlıklarına göre tasnif edip örnekler vermek
suretiyle oluşturmayı uygun gördük. Dergi yazılarında ise doğrudan
incelemelerde bulunduk. Son bölüm olan dördüncü bölümde ise Mehmet
Şevki Yazman’ın geriye bıraktığı kitap, hikâye, roman, deneme ve
çeviri gibi yazılı eserlerini değerlendirdik.
Modern tarih araştırmalarında bilgi edinme konusunda kullanılan önemli
kaynaklardan birisi de sözlü kaynaklardır. Bu bağlamda söz konusu
şahsiyet veya onun yakın çevresi ile yapılmış olan görüşmeler (yazılı
ve sözlü röportajlar) önemli bir yere sahiptir. Araştırmacı, verileri
toplamak istediği kişilere sorular sormak suretiyle aradığı bilgilere
ulaşmaya çalışır. Ancak bu noktada bilginin bize nakli, vasıtasız
bilgi özelliği taşımaz. Çünkü haberlerde nakledenin veya yazıya
geçirenin bazı küçük değiştirme ve müdahaleleri söz konusu olabilir.
Bu bakımdan bu tür haberler esas kalıntılardan sonra gelir.
Araştırmalarımız dâhilinde Mehmet Şevki Yazman’ın torunu Ahmet Turgut
Yazman ile yapmış olduğumuz görüşme ve yazışmalar bize tez
çalışmamızda önemli bilgi ve belgeler edinmemize imkân sağlamıştır.
Bir olayı gören veya yaşayan kişilerin verdiği sözlü bilgiler, tarihî
bilginin ilk kaynağıdırlar. Dolayısıyla bu doğrudan bilgilerin yazılı
olandan da önce gelmesi tabiidir. Mehmet Şevki Yazman’a ait birçok
özel fotoğraf, pasaport, nüfus kayıt bilgileri, Ahmet Turgut Yazman’a
ait alt/üst soy belgesi ve Mehmet Şevki Yazman’ın oğulları Cüneyt
Yazman ve Turgut Yazman’ın babalarına dair kaleme aldıkları hatıralara
bu sayede ulaşabildik.
İnsanlığın binlerce yıldır düşünce ve davranış ile kurumlaştırmalar
bakımından değişme ve gelişmeler geçirdiği bir gerçektir. Hem tek tek
kişilerin hem de topluluk ve toplumların benliğini, kimliğini ve
kişiliğini kuran veya geliştiren unsurlardan birisi şahsiyetler ise,
diğeri de kitaplardır. Kitaplar vasıtasıyla şahsiyetleri, şahsiyetler
vasıtasıyla kitapları ele alarak insanımızın ve toplumumuzun profilini
çıkarabiliriz. Kültürümüzü, şahsiyetlerin ve kitapların aracılığı ile
anlamak ve anlatmak çalışmamızın temel amacı olmuştur.
Volkan Yaşar, Mehmet Şevki Yazman’ın Faaliyetleri (1914-1974), Ankara
Hacı Bayram Veli Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Türkiye
Cumhuriyeti Tarihi Ana Bilim Dalı Yayımlanmamış Doktora Tezi, Ankara,
2024.