İlhami BULUT

Mutluluğun Şairi

İlhami BULUT

Türk Edebiyatında, Türk Şiirinde mutluluğun tepeden tırnağa tek bir şairi vardır. Bu Şairimiz de Nedim’dir.

Başka da yok denecek kadar azdır, Vuslat Şairi, Vuslat Şairi neden yoktur; biz biliyoruz ki; mutluluğun havuzu olmaz; ne demek bu? Sevgilinle gittin balayına, gönlünce estirdin. Bunun neresini yazacaksın, mutluluk yaşandı sabun köpüğü gibi söndü gitti, olabildiğince mutlulukla geçirilmeli hayat, farklı anlaşılmasın, demek istediğimiz şu; mutluluk şiir umdesi taşımaz. Yaşanan yaşanır zaten.

Ama ayrılıkta, hicranda duygu birikimi olur, gönlü bir havuza teşbih edecek olursak, gönül doluyor; öğle değil mi! salacağı da açınca şiir, olur, roman olur, başka sanat olur; olur da olur.

Merhum Nedim Şairimiz:

Lale Devri ruhunun şiirdeki en güçlü seslendiricisidir. Şair Nedim bir bakıma; şiirimizdeki mühim bir boşluğu doldurur.

1681 – 1730 tarihleri arasında hayatını ikmal eden Şairimiz;

Nur içindi uyusun; bu şairimizin şiirlerindeki ana tema, kadın güzelliğidir; öğle bir anlatır ki, başka türlü anlatılamaz, insan elindeki işi gücü bırakıp, gidip aşık olası gelir, bu muhal tabi de, gerçi, Şeyh Galip; aşk aramakla bulunmaz ama, bulanlar da hep arayanlar olmuştur der.. Nedim’in şiirlerine biraz göz atalım.

*

Şivesi nâzı edası handesi pek bi-bedel

Gerdeni püskürme benli gözleri gaayet güzel

Sırma kâkül sîm gerden zülf tel tel ince bel

Gül yanaklı gülgûli kerrâkeli mor hâreli

*

Şair; belki böyle binlerce mısralarla; sevgilisinin fiziki özelliklerini çok latif bir şekilde anlatmaktadır. İşte bu mısralarda; kadın değer buluyor, Sevgi zebercetleşiyor. Şimdiki gibi parklarda ağaç debine serilmiyor.

Hayatın, gönlün, şiirin, sevmenin her şeyin ekstra bir değeri oluyor. Şiir çok önemlidir, şiir gibi yaşam, şiir olmadan olmaz.

Şiirlerini örneklemeye devam edelim.

*

bir safâ bahşedelim gel şu dil-i naşada

gidelim serv-i revânım yürü sa'd-âbâd'a

işte üç çifte kayık iskelede âmâde

gidelim serv-i revânım yürü sa'd-âbâd'a

*

(bu günkü konuşa diline iz düşümü)

şu kederli gönüle gel bir neşe bağışlayalım.
yürü ey servi boylum sa'dâbâd'a gidelim
işte üç çifte kayık iskelede hazır bekliyor
yürü ey servi boylum sa'dâbâd'a gidelim.

*

bir sen ü bir ben ü bir mutrib-i pâkîze-edâ
iznin olursa eğer bir de nedîm-i şeydâ
gayrı yârân bugünlük edib ey şûh fedâ
gidelim serv-i revânım yürü sa'd-âbâd'a

*

(bugünkü konuşma diline iz düşümü)

bir sen, bir ben bir de temiz edalı çalgıcı
eğer izin verirsen bir de aşk çılgını nedim ile
ey baştan çıkarıcı, diğer dostlarımızı bugünlük feda ederek
yürü ey servi boylum sa'dâbâd'a gidelim.

*

(farklı bir şiirinde)

Bu şehr-i Sitanbul ki bi misl ü behâdır
Bir sengine yek pâre Acem mülkü fedâdır
Bir gevher-i yekpare iki bahr arasında
Hurşîd-i cihan-tâb ile tartılsa sezâdır

(Günümüz Türkçesiyle)

Bu İstanbul şehri ki, paha biçilmez ona
Tüm İran mülkü feda olsun tek bir taşına
Öyle tek bir incidir iki deniz arasında
Yeridir dünyanın güneşi ile tartılsa

*

....Şu beyitlere bakın....

Leblerin mecrûh olur dendân-ı sîn-i bûseden
Lâ’lin öptürmek bu hâletle muhâl olmuş sana

Yok bu şehr içre senin vasfettiğin dilber Nedîm
Bir perî-sûret görünmüş bir hayâl olmuş sana

*

Bir güzele ancak bu kadar değer atfedilir, özlemi duyulur, hasreti çekilir. Bir kadın ancak bu değerle; sevgi, önem ve itibar makamına oturtulur.

Zaten kadının yeterince değer bulduğu bir yerde; toplumda yaşam herkes için güzeldir.

Merhum Şairimiz Nedim; kendi döneminde çok şık giyinen, zarif ve dilinden şiir damlayan bir şairimiz.

İnanın bu zarif insanları o kadar çok arıyoruz ki.

Yazarın Diğer Yazıları