Adnan Üstün

Kendimizi Temize Çıkarmak Veya Cenneti Garanti Görmek...

Adnan Üstün

Tertemiz - günahsız geldiğimiz şu dünyada, temiz kalmak ve temiz gitmek en büyük meseledir. İnsanın; Allah'ın huzuruna temiz bir kalp, eziyet etmemiş bir el,  kirlenmemiş bir dil,  haram geçmemiş bir boğaz ve başını öne eğdirmeyecek bir yüz vs. ile varmak gibi bir hedefi olmalıdır. Fakat bu, pek de kolay bir iş değildir. Ciddiyet ister, gayret ister, sakınmak ister, tevbe ister...

* Bugün kendimiz ve iyi bildiğimiz kişiler hakkında cenneti garanti görmek veya görür gibi davranmak şeklindeki ruh halimiz;   rehavet, tembellik ve ahirete yönelik işlerimizdeki ciddiyetsizliklerimizin belki de asıl sebebidir.

* Öyle ki, insanın bu kadar rahat davranmasının sebebi; ya istismar ettiği "Allah'ın rahmeti" veya ümitsizlikten koruması gerekirken  lakaydlığa-gevşekliğe sevkeden "Allah'ın merhameti"dir. 

Bu konuda aldanılmaması için Rabb'imiz bizi uyarır: "şeytan sizi Allah (ın affı, bağışlaması) ile aldatmasın." (Lokman Suresi 33-Fatır Suresi 5. Ayet)
Yani, Allah bağışlayıcı diye, günaha-isyana devam etmeyin. Allah'ın bağışlayıcı olması sizi ümitsizlikten korusun, tevbeye yöneltsin.

*  İnsanı rehavete sürükleyen bir başka husus ise, şayet varsa; yarım yamalak davranışınlarına-amellerine ve yaptığı iyiliklere güvenmesidir. 

 Allah'ın rahmetinin de ötesinde, O'nu da geçerek; bu dünyada olduğu gibi birilerinin kendisini kurtaracağı anlayışı da, insanoğlunun cenneti garanti ve kazanılmış bir hak gibi görmesine sebep olur. 

Böylece dünya hayatı boyunca; ahiret işlerini erteleyen, samimiyetten ve ciddiyetten yoksun, helal-haram ve kul hakkı bilincinden mahrum olarak ömrünü sürdürür gider...

* Oysa Rabbimiz gönderdiği mesaj ve peygamberler ile, bizden temiz olmamızı ve temiz kalmamızı isterken, Necm Suresinde ise; "Kendinizi temize çıkarmayın." (53/32) buyurmuştur. Temiz olun, temiz kalın ama gırtlağınıza kadar haram ve günaha batmışken temizmiş gibi davranmayın "öyle görünmeye çalışmayın" öyle olun mesajını vermiştir.

"İnsan kendini temize çıkarınca, hata ve kusurunu görmeyince temiz olamaz!" Öncelikle kendi kusurunu görmeli ki, arınabilsin... 

* Kendini temize çıkaran, cenneti garanti  gibi görür. Böylece; günah ve isyan dalgalarında savrulur durur. Yaptığı ibadeti, Allah'a lütufta bulunmuş gibi sunar. Çiğnediği hak ve hukuku görmezden gelir... Bir gönül kırdıysa titremez, bir haksızlık yaptıysa üzülmez... 

Sanki cennet ona garantidir! Dünyada işleri nasıl yoluna koyduysa, adamını nasıl bulduysa, ahirette de elbette bir yolunu bulacağını zanneder. Günahını küçük, cenneti de garanti görür!

Oysa Peygamberimiz; "Ben Allah’ın peygamberi olduğum halde bana ne yapılacağını bilmiyorum.”buyurur.

* Medine’ye hicret eden müminler, orada  misafir edilmeleri için evlere alınmış, Osman b. Ma’zûn isimli sahâbî  misafir kaldığı evde hastalanmış ve âhirete göçmüştü.

 Cenaze kefenlenmiş halde iken Hz. Peygamber onun kaldığı eve gelmiş, evin hanımı O'na ölen kişi hakkındaki kanaat ve duygularını şöyle ifade etmişti:

 “Allah’ın rahmeti üzerine olsun ey Osman! Sana şahitlik ederim ki, Allah’ın ikram ve ihsanına nâil oldun.”

 Peygamberimiz bunu söyleyen hanıma: “Ona Allah’ın ihsanda bulunduğunu nereden biliyorsun?” diye sorunca kadın kendine geldi, “Bilmiyorum ey Allah’ın Resulü” dedi. 

Peygamberimiz de şöyle buyurdu: 
“O, Rabbinden gelen şüphe götürmez gerçekle karşı karşıyadır, ben onun için hayır umuyorum.
Ben Allah’ın elçisi olduğum halde, hakkımda ne yapılacağını bilmiyorum.”

 Kadın da dedi ki: “Vallahi ben de bundan sonra hiçbir kimseyi (‘Onun günahı yoktur, makamı cennettir’ diyerek) tezkiye etmem” (Buhârî, “Cenâiz”, 3).

Burada şöyle bir soru akla gelebilir: Peki, cennetle müjdelendiği aktarılan kimselerin durumu nasıl açıklanabilir?

Ahkâf suresi, 9. Ayette Rabbimiz şöyle buyurmaktadır: (Ey Peygamber) "De ki: Ben, peygamberlerin ilki değilim. Bana ve size ne yapılacağını da bilmem. Ben sadece bana vahyedilene uyarım. Ben sadece apaçık bir uyarıcıyım."

Bu ayet ve ilgili hadislerden sonra ancak şunu söyleyebiliriz: Hadislerde müjdelenen hususlar, sahabenin yaptığı ameller-hayırlı işlerdir...

"Peygamberimizin, sahabeden bazılarını cennetle müjdelemesi, onların cennete girme garantileri olarak değil, iyi durumlarını değiştirmedikleri müddetçe, Allah’ın izni ile cennetlik olacaklarının bir müjdesidir."

Rabbimiz bizlere; temiz ve günahsız geldiğimiz bu dünyadan temiz bir şekilde gitmeyi, kendini temize çıkaranlardan değil, temiz olmaya ve temiz kalmaya çalışanlardan olmayı nasib etsin. Hata ve kusurumuzu affeylesin...

Yazarın Diğer Yazıları