Hankendi'de 'Şaşırtan' Deprem

24 Ocak ve 27 Aralık 2020 tarihlerinde 2 şiddetli depremle sarsılan Elazığ, henüz bu büyük depremlerin etkisini atlatamamışken 6 Şubat 2023'te başlayan deprem fırtınasıyla birlikte yeniden deprem gerçeğiyle yüzleşmiş oldu.

Hankendi'de 'Şaşırtan' Deprem

Kübra Kabukçu/24 Ocak 2020 tarihinde saatler 20.55’i gösterdiğinde geçmişte sürekli uzmanlar tarafından dile getirilen ve beklenen büyük Elazığ depremi gerçekleşti. Doğu Anadolu Fay Zonu’nun Sivrice’de yer alan yaklaşık 40-45 km’lik bir bölümünün kırılması sonucunda Elazığ 22 saniyelik dehşeti yaşadı ve o 22 saniye yıllar boyunca silinmeyecek izler bırakarak Elazığ ve Malatya toplam 41 vatandaşımızı aramızdan kopardı. 

Depremin üzerinden 1 yıl daha geçmeden bu kez Elazığ’ farklı kaynaklara göre 5.6-5.9 aralığında gösterilen yeni bir deprem daha yaşadı. Uluova (Elazığ) Fayı üzerinde gerçekleşen bu deprem can kaybına neden olmasa da yüzlerce yapıda hasar oluşmasına neden oldu. Yaşanan bu depremlerin ardından bu kez 6 Şubat 2020 tarihinde başlayan deprem fırtınasıyla karşı karşıya kalan Elazığ’da 2 vatandaşımızı kaybettik ve yeniden ciddi bir yapı hasarıyla karşı karşıya kaldık.
Bu depremlerin ardından dün gece Hankendi’de meydana gelen ve şiddeti küçük, etkisi büyük deprem hem şaşırttı hem de tedirgin etti.

Hankendi'de 'Şaşırtan' Deprem

HANKENDİ’DEKİ DEPREM VATANDAŞLARI ŞAŞIRTTI

Yaşanan depremlerin ardından Elazığ’da vatandaşlar tedirginliklerini gizleyemiyor. Özellikle dün gece saat 03.00’te meydana gelen ve Kandilii’nin merkez üssünü Hankendi olarak açıkladığı 2.4 şiddetindeki deprem ise yeni bir tedirginliğe neden oldu. Özellikle Sürsürü, Abdullahpaşa, Ataşehir ve Hankendi çevresinde ciddi bir şekilde hissedilen sarsıntı vatandaşları şaşırttı. Birçok vatandaş depremi en az 4-5 şiddetinde hissettiklerini belirterek sosyal medyadan paylaşımda bulundu.

DEPREM ELAZIĞ FAYINDA MEYDANA GELDİ

Hankendi’de meydana gelen bu depremi Fırat Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Aksoy’a sorduk. Aksoy depremin Uluova (Elazığ) Fayı’nda meydana geldiğini, bu tarz depremlerin normal karşılandığını, şiddetli bir şekilde hissedilmesinin nedeninin ise fay hattına olan yakınlıktan kaynaklandığını söyledi. Prof. Dr. Aksoy aynı zamanda Elazığ’ı tedirgin edecek depremlerin kendisine uzaktaki kentlerde olabilecek depremler olacağı konusuna dikkat çekerek kentimizin yaşadığı depremlerden sonra riskinin azaldığını ama deprem gerçeğiyle yaşamayı öğrenmemiz gerektiğini vurguladı.

Hankendi'de 'Şaşırtan' Deprem

İşte Prof. Dr. Ercan Aksoy’un Uluova (Elazığ) Fayı ile ilgili aktardığı bilgiler:

“ELAZIĞ’DA KIRILAN BÖLÜM İÇİN RAHATIZ”

Bir yerin güvenli olup olmaması sadece o yerden geçen fayların kırılıp enerjisini boşaltmasına bağlı değil. Son depremde bunu net bir şekilde gördük. Bizden yüzlerce kilometre uzakta olan Pazarcık ve Elbistan depremlerinde Elazığ’ın ne kadar sallandığını gördük. 2020 depremindeki az ya da orta hasarlı olan binaların ne kadar büyük hasar aldığını ve ağır hasara dönüştüğünü hepimiz gördük. Dolayısıyla kırılan bölüm için rahatsız. 

2020’DE KIRILAN ALAN

202’de neresi kırıldı? Çevrimtaş Köyü’nün Sivrice’ye olan bölümü ile Doğanyol’a doğru olan bölümüyle Doğu Anadolu Fay Zonu’nun Pütürge Segmenti dediğimiz alandaki 40-45 km’lik bir bölüm kırıldı. Yeni bir depremin olabilmesi için burada belirli bir süre enerji birikmesi lazım. Yani yeterli enerji birikmeden tekrar deprem olamaz. 

“AYNI YERDE KISA ARALIKLA DEPREM OLMAZ”

Bunun örneklerini eskilerden görüyoruz. Aletlerin olmadığı dönemde mesela deniyor ki 1874’te Sivrice’de deprem meydana geldi, 1875’te tekrar bir deprem meydana geldi. Bu kesinlikle aynı yerde olamaz. Peki, neden böyle söyleniyordu? Çünkü aletsel dönem olmayınca hasar nerede meydana geldiyse deprem orada oldu zannediliyor. Bunun örneğini 30 Ekim 2020 İzmir depreminde yaşadık. Sisam Adası’nda bir deprem meydana geldi ama oradan 70 km uzaktaki İzmir’in Bayraklı semtinde zeminin kötü olmasından kaynaklı yıkımlar meydana geldi. Aletler olmasaydı biz ne söyleyecektik? İzmir’de deprem meydana geldi, İzmir’in içerisinden geçen Bornova Fayı kırıldı diyecektik. 

“ÇEVREMİZDEKİ DEPREMLER BİZLERİ DE ETKİLER”

Bu örnekler bize şunu da gösteriyor; depremin merkez üssüne uzakta olan örneğin Bayraklı’da 70 km, Elbistan ve Pazarcık’ta o alanlara kilometrelerce uzunluktaki alanlardaki yıkımı düşündükçe dolayısıyla çevremizdeki depremlerin bizleri de etkileyeceğini görüyoruz. 

Hankendi'de 'Şaşırtan' Deprem

“27 ARALIK DEPREMİ ULUOVA FAYI ÜZERİNDE MEYDANA GELDİ”

Doğu Anadolu Fayı bir kuşak. Birbirine paralel, birbirini kesen ve ayrılan daha sonra tekrar birleşen bir sürü fay var. Biz bunun da örneğini yaşadık. 24 Ocak 2020’de Elazığ’da bir deprem meydana geldi. O zaman da ‘aynı bölgede tekrar deprem meydana gelmez’ dedik. Ama 2020’nin yani aynı yılın Aralık ayında 5.7-5.9 şeklinde belirlenen bir deprem daha meydana geldi. Ancak bu deprem nerede meydana geldi? Uluova Fayı’nda yani 24 Ocak depreminin merkez kırığının kuzeyinde. Biz bunu da hissettik çünkü bize yakındı. 

“BÜYÜK DEPREMLER SONRASI YAKINLARDAKİ FAYLAR TETİKLENEBİLİR”

Demek ki büyük depremler sonrası yakındaki faylar da tetiklenebiliyor. Bunun en son örneğini Kahramanmaraş depremlerinde de yaşadık. 9 saat aralıklarla 2 büyük deprem meydana geldi. Böyle bir şey olacağını öngöremezdik. Neden? Çünkü bakıyoruz 1513’te Pazarcık’ta yine deprem meydana gelmiş, Elbistan’daki deprem 32 sene sonra 1545’te meydana gelmiş. Elazığ’da 1874’te Sivrice, 1875’te Uluova üzerinde yani şimdiki şeker fabrikasının olduğu yerde bir deprem meydana gelmiş. 

“BİNGÖL’DE BİR YEDİSU GERÇEĞİ VAR”

Bingöl’de bilinen bir gerçek var. Yedisu çok uzun zamandan beri kırılmamış ve deprem üretme aralığını geçmiş. Neresi Yedisu? Karlıova ile Erzincan arasındaki alan. Erzincan’da 1939 depremi var ama batıya doğru kırarak ilerlemiş. 1992 depremi var. Bu depremde de Karlıova’ya doğru olan bölüm kırılmış. 1966 Varto depremleri var. Belirli bir bölümü kırmış Varto’ya doğru ve Karlıova’dan yine batıya doğru, Erzincan’a doğru bir bölüm kırılmış. Arada kırılmayan bir bölüm var o da Yedisu olarak adlandırılıyor. Burada olabilecek 7’ye yakınlık bir deprem bizi yine rahatsız edecek. Palu ile Bingöl arasında kırılmayan bir bölüm var bu da yine kırılırsa Elazığ’ı rahatsız edebilecek bir deprem.

“ULUOVA FAYI DİRİ FAY OLARAK KABUL EDİLMİYOR”

Uluo’va Fay Zonu’da MTA tarafından diri fay olarak kabul edilmiyordu. Benim bir yüksek lisans öğrencim bu konuyu çalışmıştı. 2020’den sonra burası çalışmaya başladı. MTA yüzey kırığı üretmiş fayları çizmektedir. 2 bin 500 yıldan beri yüzey kırığı üretmemiş olanları diri fay olarak kabul etmemişlerdi. Mesela Malatya’daki hasarın en büyük etkisi Elbistan depremi ama depremi Elbistan’da olmuş gibi düşünmeyelim. Biz orada 10 gün boyunca arazideydik. Çardak Köyü’nden Yeşilturt’a kadar takip ediliyor yüzey kırığı. Özellikle Doğanşehir’den sonra Yeşilyurt’a doğru gidiyor. MTA haritasında bu fay da yok ama bu yeni bir fay demek değil. Zaten orada muhtemel faylar var ama daha önce yüzey kırığı görülmemiş. O fay oradan Kale’ye doğru yani bizim Uluova Fayı’na doğru geliyor. 

ULUOVA (ELAZIĞ) FAYI NERELERDEN GEÇİYOR?

Uluova Fayı dediğimiz bölüm Kavaktepe’de 27 Aralık 2020’de olan deprem ve batıya doğru ilerlerseniz Gözeli’nin oralardan Pincirik dediğimiz yerleşim yerlerinin hemen sol tarafından Kömürhan’a giderken fayın topoğrafyasını görebiliyorsunuz. Hankendi’de dün gerçekleşen deprem de tam Hankendi değil zaten. Yani Hankendi’ye bağlı olduğu için öyle geçiyor. Yani Uluova Fayı’nın parçaları ve kolu üzerinde meydana geliyor. 

ULUOVA (ELAZIĞ) FAYININ ÜRETTİĞİ DEPREMLER

Doğu Anadolu Fayı bir fay zonu ve irili ufaklı buna bağlı fay var. Yani buradaki fayın kırılacak kısmının uzunluğu depremin büyüklüğünü belirleyen en önemli faktör. Dolayısıyla bunun ne kadarlık bir bölümü devam ediyor, ne kadarlık bir bölümü deprem üretiyor bu belirsiz. Burada ana kırık Gözeli tarafında, Hankendi’nin arkalarından İçme’ye doğru uzanan hattın küçük parçaları. Buralarda deprem olması normal. Uluova fayında 1875’te bahsettiğimiz şeker fabrikasının oradaki deprem ve 27 Aralık 2020’deki deprem ve 1905’te Kale yakınında olan bir deprem var. 

ULUOVA (ELAZIĞ) FAYI YENİ BİR DEPREM ÜRETİR Mİ?

Kale’de olan deprem kesin olarak bilinmemekle beraber büyük ihtimalle Uluova Fayı üzerinde olmuş ve gerek Elazığ gerekse de Malatya’da hatta Adıyaman’da büyük bir yıkıma neden olmuş. Dolayısıyla bu bölümün kırılmış olması gerekiyor. 2020’de bizim Elazığ tarafına olan, Uluova’yı kontrol eden havalimanının düzlüklerini kontrol eden alanlarda çok büyük bir enerjinin olmaması lazım. Tabi ki kayıtlar doğruysa. Neden kesin diyemiyoruz çünkü aletsel döneminde dışında olan depremler. Her zaman yıkımın olduğu yer merkez üssü olmuyor. Ancak 1974 ve 1975’teki iki deprem ve 2020’de art arda gelen 2 deprem ile son yaşadığımız Elbistan ve Pazarcık depremleri bizlere depremlerin tetikleye tetikleye gittiğini gösteriyor. Dolayısıyla ben Uluova Fayı’nda büyük bir deprem olacağını düşünmüyorum. 

ELAZIĞ’DA RİSK AZALDI AMA…

Elazığ’ı tedirgin edecek depremler uzağımızdaki depremler olacak. Yedisu, Bingöl, Malatya Fayı dediğimiz Arapgir’in oradan Kemaliye ve Ovacık’a doğru giden faylar olacak. Bunların da ne kadar tedirgin edeceği büyüklüklerine bağlı olacak. Ne kadar bir bölüm kırılacak? Elazığ’da 6.8’lik bir deprem yaşadık ama çok büyük bir yıkım olmadı. Özellikle 2020’deki depremlerle hasar alan binaların yenilenmesi ve son Kahramanmaraş depremlerinde hasar alan binaların boşaltılması ve yıkımının yapılması ve yenilenecek olması riski azaltmış oluyor. Dolayısıyla risk daha az ama yine de tedbirli olmak gerekiyor. Hiç yıkım olmasa bile bunun bir psikolojik etkisi var. Yani bir deprem kültürü oluşturmamız gerekiyor. Her konuda olduğu gibi “bize bir şey olmaz” mantığından kurtularak deprem gerçeğine göre yaşamamız gerekiyor.