YRP MKYK Üyesi Av. İbrahim Gök: 'Elazığ da Afet Bölgesi İlan Edilmeli'

14 Temmuz 2021 tarihinde Rize'de meydana gelen sel felaketi neticesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Bakanların ve ilin milletvekillerinin talebi doğrultusunda Rize'yi afet bölgesi ilan ettik' sözlerini hatırlatan Yeniden Refah Partisi MKYK Üyesi Av. İbrahim Gök, Elazığ'ın da depremler nedeniyle ağır yaralar aldığını ve afet bölgesi ilan edilmesi gerektiğini söyledi.

YRP MKYK Üyesi Av. İbrahim Gök: 'Elazığ da Afet Bölgesi İlan Edilmeli'
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Kahramanmaraş merkezli şiddetli derpemler nedeniyle 10 il Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi ilan edildi. Ancak depremden etkilenmesine ve yıkım ile can kayıplarının yaşanmasına rağmen Elazığ bu kapsama alınmadı.

Elazığ'da bu duruma tepkiler gelmeye devam ediyor. Konuyla ilgili Yeniden Refah Partisi MKYK Üyesi Av. İbrahim Gök de açıklamalarda bulundu. Yakın geçmişte afet bölgesi ilan edilen yerleri örnek gösteren ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “Bakanların ve ilin milletvekillerinin talebi doğrultusunda Rize'yi afet bölgesi ilan ettik” sözlerini hatırlatan  Av. Gök, acilen Elazığ'ın da Afet Bölgesi ilan edimesi gerektiğini belirtti.

YRP MKYK Üyesi Av. İbrahim Gök'ün açıklamasının tamamı ise şu şekilde:

İlimiz 24 Ocak 2020' de 6.8 şiddetinde ki depremde 41 kişi vefat etmiş deprem anında onlarca bina yıkılmış ve binlerce hasarlı bina geriye bırakmıştı. Hemen akabinde 27 Aralık 2020' de 5.6 şiddetinde ki depremde ise önceki depremde hafif ve orta hasarlı yüzlerce binanın ağır hasar almasıyla vatandaş çetin kış şartlarında çadırlarda ve konteynerlerde yaşamak zorunda kalmıştır yaşadığımız bu iki büyük deprem sonrası halkımız, esnafımız maddi, manevi ve psikolojik anlamda yıpranmış ve tükenme noktasına gelmiştir K.Maras'ta meydana gelen iki yıkıcı deprem nedeniyle 10 il OHAL kapsamına alınmış ama ne yazık ki ciddi derecede  etkilenen Elazığ yine kapsam dışı kalmıştır oysa burada da son olarak yapılan ihbarlar neticesinde 228 ağır hasar bina tespit edilmiş, en işlek caddelerinde acil yıkımlar başlamış yüzlerce binanın ise yıkım kararı alınmış ve 2 vatandaşımız ise enkazda hayatını kaybetmiştir.

Nihayetinde vatandaşlarımız 3 yıldır ciddi olarak maddi, manevi sosyal ve psikolojik anlamda çok zora girmiştir bu travmalardan dolayı ilimizin her anlamda ciddi bir destek alması ve diğer iller gibi ya OHAL kapsamına alınması yada afet bölgesi ilan edilmesi zaruridir elzemdir. Burada da ilimiz dinamikleri olarak başta iktidar Milletvekilleri ve yerel yöneticileri ile STK ve siyasi parti temsilcilerinin kolektif bir şekilde hareket ederek bu hakkın ilimize de tanınması için inisiyatif almaya davet ediyorum.

Yakın zamanda Ülkemizde Afet bölgesi ilan edilen bölgelere baktığımızda;

✓ 2021 Düzce'nin yayakbaşı ilçesinde 5.2 depremi afet bölgesi ilan edildi.

✓ 2021 de selden etkilenen Düzce, Rize ve Artvin'de bazı bölgeler "afet bölgesi" ilan edildi;

✓ 2022 Düzce'nin Gölyaka ilçesinde 5.9 Depremi can kaybı yaşanmazken,  "Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi" ilan edildi.

✓ 2022 de Bartın, Bolu, Düzce, Karabük, Kastamonu, Sinop ve Zonguldak illerinde meydana gelen sel-su baskını, heyelan ve kaya düşmesiyle, "Genel Hayata Etkili Afet Bölgesi" ilan edildi.

Hatırlayalım! ilimiz Ocak 2020 ve Aralık 2020 depremlerinin ardından gündeme gelen afet bölgesi kapsamına alınması konusunda iktidar milletvekilleri, ilimiz siyasetçilerini ve STK temsilcilerini yasaları bilmemekten kaynaklı cehaletle suçlamış ve devleti tanımamakla itham etmişlerdi dolayısıyla afet bölgesi talepleri milletvekilleri tarafından ciddiye alınmadığı gibi bunu talep edenleri de hainlikle suçlamışlardı.

Oysa Rize'de yaşanan sel felaketinden sonra Sayın Cumhurbaşkanı'nın bir açıklaması olmuştu. “Bakanların ve ilin milletvekillerinin talebi doğrultusunda Rize'yi afet bölgesi ilan ettik.”Demek ki doğal afetlerin olduğu yerlerde o ilin siyasilerinin talepleri ile afet bölgesi ilan edilebiliyormuş.

2020 yılında ki depremde ilimize koordinasyon toplantıları için gelen Çevre, Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile İçişleri Bakanı Süleyman Soylu' nun afet bölgesi taleplerini dile getiren STK başkanları ve yerel siyasileri azarladığı da halen hafızalarda tazeliğini korumaktadır. 

Maalesef iktidarın Elazığ'a yaklaşımı budur ben yaptım oldu siyaseti ile millete tepeden bakan, çalım satan ve çantada keklik görerek hizmet götürsek de götürmesek de nasıl olsa bu millet bize oy vermeye mecbur şımarık tavırlar sergileyerek hizmet noktasında yanlış ve eksik giden işlerin düzeltilmesi ile ilgili taleplerin de karşılanmadığı her konuda Elazığ bir mağduriyet bölgesi olmuştur.

 Elazığ ne Ohal nede afet bölgesi değil ilk ve tek olarak "sahipsiz Elazığ mağduriyet bölgesi ilan edilmiştir." 
Kamuoyuna saygılarımla