Tarımı bitirdiler sözü, özellikle muhalif kesimler tarafından iktidar eleştirisi yapmak adına sıkça kullanılan bir algı operasyonudur.
Gerçekte durum nasıl? Gerçekten tarım bittimi?
Bu soruların cevabını merak ederek araştırma yapma ihtiyacı duydum. Ve gördüğüm tablo hiçte söylenildiği gibi değil.
Detaya inmeden önce birkaç tane genel rakam vererek başlamak daha doğru olacaktır.
Birincisi, tarımsal hasılada Avrupa'da birinci olan ülkemiz, dünyada 7'nci sırada bulunmaktadır.
İkincisi, tarım ihracatı 2021'de bir önceki yıla göre yüzde 22,2 artışla 29 milyar 737,6 milyon dolara çıkmış. Tarım sektörü, böylece tüm zamanların en yüksek ihracatına imza atmıştır.
Üçüncüsü, tarım ihracatının, toplam ihracatımızın içindeki payı yüzde 13,2'sini oluşturuyor.
Dördüncüsü, Tarımsal hasılada Avrupa birincisi olan Türkiye'nin tarımda kendi kendine yeterlilik oranı da yüzde 136 oranında. Bu oran Çin'de yüzde 46, Almanya'da yüzde 78 ve ABD'de yüzde 8.88'dir.
Biraz daha detaya girersek tüm dünyada, ürettiğimiz bazı ürünlerin sıralaması şöyledir.
Dünya'da ;
Kiraz, Antep fıstığı, fındık, incir, kayısı üretiminde birinci,
Karpuz, nohut üretiminde ikinci,
Domates, biber, mandalina üretiminde üçüncü,
Salatalık, ıspanak, Patlıcan, elma, üretiminde dördüncü,
Armut üretiminde beşinci,
Kuru fasulye, üzüm üretiminde altıncı,
Arpa üretiminde sekizinci,
Portakal üretiminde dokuzuncu,
Havuçve turp üretiminde onuncu,
Buğday üretiminde onbirinci,
Lahana üretiminde onikinci,
VS. VS. VS...
Bu sıralamadada görüldüğü üzere ülkemizde Tarımsal üretimde iddia edildiği gibi tükenmişlik söz konusu bir yana genel rakamlarda belirttiğimiz gibi Avrupa'da birinci dünyada yedinci sıradayız.
Türkiye'nin ürünlerini en çok ihraç ettiği ülkeler arasında Rusya,İtalya, Almanya, Hollanda, Amerika, Fransa, Belçika, İngiltere, İsveç, İsviçre, Kanada, Güney Kore, Birleşik Arap Emirlikleri, İspanya ve Japonya yer almaktadır. Bunların dışında farklı ülkelere de ihracat gerçekleştirilmektedir. Nerede ise Avrupaya besleyen Türkiyenin tarımsal üretimidir.
Türkiye'nin ihraç ettiği tarım ürünleri ise ağırlıklı olarak; fındık, üzüm, tütün, domates, kayısı, limon, incir, yumurta, mercimek, portakal, mandalina, kiraz, zeytin, pamuk, biber, tavuk eti, haşhaş tohumu, salatalık, nohut, buğday, ceviz, elma, Antep fıstığı, soğan, ayçiçeği, çilek, şeftali, kabak, mısır, patates ve kestanedir. Görüldüğü gibi birçok sebze, meyve ve bakliyatın ihracatı yapılmaktadır. İhraç edilen ürünlere her yıl yenileri eklenebilmektedir.
Ülkemizde sıkça söylenen bir yalanda tohum üretiminde dışa bağımlı olduğumuzdur.
TSÜAB Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Gençer,yakın zamanda yaptığı açıklamada, tohumda kendi kendimize yettiğimizi,90'dan fazla ülkeye de tohum ihraç ettiğimizi söyledi.
Açıklamanın devamında, "Biz tohumu üretiyoruz, ıslah ediyoruz, geliştiriyoruz ve hem ülkemiz çiftçisine hem de 90'dan fazla ülkeye tohum ihraç ediyoruz. Yaklaşık bir buçuk milyon tona yakın sertifikalı tohum üretim rakamlarımız var. 90'dan fazla ülkeye de 200 milyon dolara yakın tohum ihracatımız söz konusu."
Yine Yıldıray Gençer açıklamasında şunlarıda kaydetti.
"Yanlışların başında şu geliyor: Yurt dışından mı getiriyorsunuz İsrail'e mi bağlıyız? Böyle bir şey yok. Biz kendi tohumumuzu kendimiz üretiyoruz, ülkemizdekiler kendimiz tarafından üretilen tohumlar. Tohum ithalatı belli üründe var; ama artık dünya global. Düşünün Almanya araba üretiyor; ama Japonya'dan araç ithal ediyor. O zaman Almanya araba konusunda kötü bir ülke mi oluyor? Ama maalesef algı bu şekilde kuruluyor."
Birçok insan ülkemizde 2010 yılında açılan tohum gen bankasından habersizdir.
Türkiye Tohum Gen Bankası, dünyanın üçüncü büyük tohum gen bankasıdır.
250 bin örnek kapasiteli bankanın kapasitesi ileri ki aşamada 300 bin çeşide kadar çıkarılabilecek.
Dünya da, Çin ve ABD'den sonra üçüncü büyük tohum gen bankası dır.
Şu an burada 62 binden fazla hohum numunesi bulunmaktadır.
Sadece bu olay bile, ülkemizin tarımsal alanda yaptıklarının en güzel örneğidir.
Algı yapılan bir başka konu ise buğday konusudur.
Türkiye buğday iç tüketimi yaklaşık 18 milyon tondur. Üretimi ise 2019 yılında 19, 2020 yılında 20.5 milyon ton olarak gerçekleşmiştir.
İthal edilen buğdayların işlenerek un, makarna olarak ihraç edilmektedir.
Türkiye, dünya un ihracatında yaklaşık 3 milyon tonla 1. sırada, makarna ihracatında ise 1.2 milyon tonla 2. sırada yer alır. Bunun yanında 262 bin ton bulgur, 80 bin ton irmik ve 467 bin ton büskivi ihraç eder.
Türkiye son 18 yılda 59 milyon ton buğday ithalatına karşılık 73 milyon ton karşılığı mamül madde (un, makarna, bisküvi, irmik, bulgur vs.) satmıştır. Dış ticaret fazlası net 12 milyar dolar'dır.
Tüm bu verilere bakıldığında, ülkemizde tarımın bittiği söylemlerinin kocaman bir yalandan ibaret olduğu görülmektedir.
Burada hemen şu sorunun sorulduğunu biliyorum. Bu kadar üretim yapan bir ülkede, tüketiciler tarım ürünlerini neden pahalı tüketiyor?
Bu sorunun cevabı başka bir yazının konusu.
