Sükût, Sükûnet, Sabır, Sadakat, Tahammül, Vakar…
İnsanı içten dışa doğru kuşatan mükemmel ahenk!
Kamil insanlar ne diyorlar;
“Yol ikidir; ya sükût etmektir (susmaktır) veya sadıktır (doğru söylemektir)”
Ecdat, “söz gümüşse, sükût altındır” der.
Sükût bazen sabrımızın ‘mihenk taşı’ olabiliyor.
Bazen bizleri koruyan, ‘sessiz çığlık’ hükmünde de değerlendirilebilir.
Allah’ın Resulü (sav), “Kim Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsa;
Ya hayırlı söz söylesin ya da sussun!”
Hadis, “susan kişi kurtuluşa erer!”
Hayırlı sözlerde, ‘edep dersi’ tebessüm ederek susma da, ‘vakar dersi’ vardır.
Bizler kâinatı büyük bir sükûnet içerisinde görürüz.
El- Hac Suresi 18 ayette ne buyruluyor;
“Görmedin mi ki, muhakkak Allah’a göklerde olanlar da ve yerde olanlar da;
Ve güneş, ay, yıldızlar da, dağlar, ağaçlar ve bütün hayvanat da
Ve insanlardan birçoğu da secde ederler!”
Sükûtla zikredenler, tesbih edenler, rükû edenler, secde edenler…
İç huzurun ana kaynağı sükûttur.
***
Bir sevdiğinize yürekten nasıl seslenmek istersiniz?
“Utanarak gözlerini aç, yüreğini gözlerinden okuyayım bari!
Özümde seni sadece dinlemek değil, feryatlarınla kederlenmek isterim!”
Aliya Izzetbegoviç, “Bizi toprağa gömdüler ama tohum olduğumuzu bilmiyorlardı!”
Ecdat, ‘toprak gibi mütevazı ol’ Onda, ‘dirilişin hikmet çağlayanı’ vardır!
Söz ustası Necip Fazıl Kısakürek ne diyorlar;
“Payımıza sükût düştüğünden beridir,
Kalbimizin sesini daha bir güzel duyar olduk!”
Ne derler, “marifet konuşmaktan çok sükûtta bulunur!”
Anadolu insanının en büyük özelliği nedir, ‘vakarlı duruşu ve sükûnettir’
İstiklal Marşı Şairimiz Akif, “Sükûtu…” şöyle yorumlayacaktır;
“Konuşmak bir mana ise susmak bin bir mana.
Herkes konuşmasına konuşur lakin sükût yürekli olana…”
Sanatkârın en önemli özelliği/ farkındalığı nedir?
“Söz yazar, sükût çizer!”
Mimar Sinan’dan Itrilere, ‘sükûnet dersi’ alırım!
Bizim Yunus’un, “Çağırayım Mevlam Seni!” şiirinden,
“Dağlar ile taşlar ile
Çağırayım Mevlâm seni
Seherlerde kuşlar ile
Çağırayım Mevlâm seni”
Şemsi Tebriz’i, “Sükûtun da sesi var ama onu anlayacak yürek,
Duyacak kulak lazım!”
Yunus gibi, Hak erenleri, Allah dostları o manevi sırra vasıl oluyorlar!
Hz. Mevlana, “Suskunluk yaranın kanamasıdır.
Suskunluk dününü öldürmenin yasıdır.
Suskunluk insanım diyenlerin sahteliğine lal kalınmasıdır!”
Şehitlerimizin yakınları için yazdığımız bir şiirimizden;
“Gün sensiz doğdu/ Gecem sensiz geçti…
Rüzgârlar bile, / Sensiz sükût etti!
Ay yüzünde de belliydi hıçkırık!
Artık geceler üstüme, /Örtü değil…
Ağla Ey Vatan; sükûtun isyan vaktidir!
Sabır taşının çatladığı!
Tahammül okunun, /Kırıldığı gündür!”
Feridüddin Attar şöyle derler;
“Nefsi ancak dört şeyle terbiye etmek mümkündür;
Sükût hançeri, açlık kılıcı, yalnızlık mızrağı,
Ve uykusuzluk silahı!”
Her birinde, ‘iç dünyanızın terbiye hamlesi…’ görülür!
Adaletiyle anılan büyük Sahabe Hz. Ömer şöyle diyecekler;
“Sükût, insanın en nefis elbisesidir.
Rahat ve huzur on kısım ise dokuzu susmaktır!”
Sükûtta, istirahat hali vardır! Vücudun dinlendiği haldir!
Sükût, insanın bir bakıma; ‘incelik, zarafet, vakar elbisesidir!”
İnsan hayatında mutluluğun sırları arasında;
“Tebessüm (gülümseme) ve Sükûtu (susmak) okuyabiliriz.
Söz, sükût edende, “gönüller yangında…”
Ne çığlığı, ne feryadı duyulmaz!
Var mı böyle bir yürek denginde;
Anadolu’m, sevdasına doyulmaz!
Dil, sükût etti!
Kalbin çığlığına kandı
Ve yıkandı
Hakk’ı andı…
Allah dostları, ‘sükûtu tercih etmişlerdir’
Hak için teslimiyet, Hak için sabır, Hak için tahammül…
***
“SÜKÛT NEDİR” mısraların diliyle anlatalım;
Sükût nedir, düşündüm ömür boyu!
Aynaya baktım, rengime kopkoyu!
İçimdeki fırtınalara sordum?
Hevesim, akıl almaz dipsiz kuyu!
Sükût nedir, yayından çıkmamış ok!
Benliğimin duvarında, sözüm çok!
İçimdeki fırtınalara sordum?
Her dem günah işlemeye azmim yok!
Sükût nedir, deryalarda yaşamak!
Deryalarda, döne döne ışımak!
İçimdeki fırtınalara sordum?
Sırrını, hikmet kabında taşımak!
Sükût nedir, özü bal ile çalmak!
Gönül gözüyle, âlemden ders almak!
İçimdeki fırtınalara sordum?
Cihadı, nefsi terbiyede bulmak!
O nefis, hem dostum hem de düşmanım!
Beni kurtaracak, ‘sade imanım’
İçimdeki fırtınalara sordum?
Sükût nedir, Hak dostudur dermanım!
