Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Elazığ Ticaret Odası…

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Elâzığ Ticaret ve Sanayi Odası her bakımdan fonksiyonel bir kurum/ kuruluştur.
Günümüz teknoloji anlayışı/ birikimiyle kendi altyapı donanımlarını/ kendisini sürekli yenileyerek; Elâzığ Şehrinin iktisadi kimliğinin de yansımasıdır.
Elazığ Ticaret ve Sanayi Odasının ilk resmi Oda Seçimlerinin 10 Mart 1926 tarihinde yapıldığını ve bu seçimlerde, “Hacı Saitzade Sait Efendi’nin Başkanlığa Seçildiğini…” biliyoruz.
Arşiv çalışmalarında, ETSO’nun kuruluşunun 1884 tarihlerine kadar uzandığını kayıtlardan öğreniyoruz. “Sena Kerim Efendi- Başkan, Mamurat’ül Aziz Ticaret Odası- 1884) “
İmparatorluktan Milli Devlete doğru uzanan bir kadim tarih… Kuruluşundan günümüze, 138 yıl geçmiş!  ETSO’nun tarihi yolculuğuna baktığımızda, Elâzığ Basını ile kesiştiğini görmekteyiz. Mamurat’ül Aziz Gazetesi’nin ilk çıkış tarihi, 1883 tarihi…
Elâzığ Şehri, “Doğunun Paris’i…” olarak anılırdı. Şehrin ticari hayatında, “Ahilik Kültürünü…” yıllarca büyük bir moral, ihlas, yüksek bir ahlakla yaşadık…
Elâzığ Ticaret ve Sanayi Odasında, 1980’lerde Başkan olarak Rahmetli Ünal Akbay’ın ticari olduğu kadar ahlaki ve kültürel birikimini yakından bilirim. Uzun yıllar ETSO Başkanlığını yapan Suat Öztürk’ün Elâzığ 1. Ekonomi Kurultayı ve onunla eş zamanlı olarak gerçekleştirilen, “Ticaret ve Sanayi Fuarı…” bu şehirde; “değişimin Milat’ı…” olacaktı. 
2014 Tarihine gelindiğinde,  Vali Ömer Faruk Koçak’ın öncülüğünde Elâzığ Kalkınma Kurultayı yapılacaktı… Bu kurultayda dönemin ETSO Başkanı Ali Şekerdağ’dı… 
2015-2018 yılları arasında ETSO Başkanlığına, “İdris ALAN…” seçileceklerdi. İdris Alan’ın bu dönem en önemli katkıları Elâzığ’ın 6. Bölge Teşvik kapsamına alınmasıydı!”
2018-2022 Tarihleri arasında, “Asilhan Arslan’ı ETSO’nun başında görmekteyiz… “
Asilhan Arslan’ın gayretli çalışmaları oldu. Özellikle de, “24 Ocak 2020 Depremi ve sonrasındaki Pandemi Dönemi…” şehrin ekonomik yapısını çok yıpratmıştı! Depremin ağır izleri/ sarsıntıları karşısında, Asilhan Arslan’ın tarihi çıkışları ile birlikte, ‘ortaya koydukları vizyon çok önemliydi!”
Kendilerini ve ekibini tebrik ediyoruz.
12 Kasım 2022 günü Elâzığ TSO yarışmalarında 14 farklı meslek gruplarında bir seçim yarışı yaşanacaktı!  4 bin 626 üye 14 farklı meslek grubunda seçime gittiler. 
  Oda tarihinde belki de bir ilk yaşanacaktı.14 Meslek Grubunun 12.sini İdris Alan’ın ekibi kazanacaklardı. Bir bakıma 41 üyeden oluşan meclisin 36.nı İdris Alan ve Ekibi oluşturacaktı!
Elazığ TSO Meclis Başkanlığına, Meclis Üyelerinin Oylarıyla Sedat Karataş seçilecekti…
Elâzığ Şehrinin ilk on aylık İhracatı; “319 milyon 793 bin Dolar!” Bu ihracatın, ‘yüzde 85’lerini Maden Ürünleri (274 milyon 536 bin Dolar) oluşturuyor.  Yüzde 7’lerini de Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri (22 milyon 935 bin Dolar) oluşturuyor.
23 Sektör üzerinde, ‘Genel Bir Çalıştay Yapılmalıdır’ 
Elâzığ Şehrinden 96 Ülkeye İhracat Yapılıyor… 
Bu ne demektir? Elâzığ TSO, Elâzığ Şehrimizden 96 Ülkeye; “İktisadi ve Kültürel Köprü…” anlamına gelir. Elâzığ Şehrinden yurt dışına yapılan ihracatta ilk sırayı, ABD alıyor. Onu, İsveç, Çin, Japonya, Hollanda, Gürcistan, Irak takip ediyor.
Yeni Yönetimden en büyük beklentimiz, “Yılda Bir Milyar Dolar İhracat Hedefi…” konulmalıdır.
Özellikle de, “Tarım ve Hayvancılıkta Endüstrileşmenin İvme Kazanması…” şarttır.
Elâzığ Şehrinde, “Meslek Okulları Çalıştayı…” yapılabilir. Yeni metotlar formüle edilebilir. 
Sıklıkla vurgusunu yaptığımız, “Elâzığ Anadolu Tarım Meslek Lisesi…” açılması yolunda da, yeni yönetim katkılarda bulunabilirler.
Yıllarca çağrısını yaptığımız, “Doğal Gıda Ürünleri Fuarı…” profesyonel bir anlayışla gerçekleştirilebilir. Maden, Baskil ve Keban’da bulunan ‘yer altı kaynaklarının değerlendirilmesi’ bağlamında da, Fırat Üniversitesi ile işbirliğine gidilerek önemli mesafeler alınabilir.
“Coğrafi İşaretli Ürün Tescili…” çalışmalarına belli bir hız verilmesi dileğimizdir.
Elazığ TSO, 4 bin 600’leri aşan üyesiyle şehrin ekonomisine yön veren çok önemli bir kurumdur.
Elazığ Şehrindeki, birçok iktisadi, kültürel ve Sosyal Projeler; “Elâzığ Valiliği, Elâzığ Belediye Başkanlığı, Fırat Üniversitesi Rektörlüğü ve Elazığ Ticaret ve Sanayi Odasının marifetiyle Şehir Projesine dönüşmüştür. 
Her şeyden önce, “niyet, amel, gayret, azim ve irade…” göstererek geleceğe yürümektir.

MUŞ ALPARSLAN ÜNİVERSİTESİ’NDE ELÂZIĞLILAR GECESİ
Muş Alparslan Üniversitsi’nin kuruluşundan itibaren çok önemli mesafeler aldığını görmekteyiz.
Şunu rahatlıkla ifade edebilirim, ‘sağduyuyla geleceğe baktığımızda…’ Müştak Baba’nında makamının bulunduğu Muş Alparslan Üniversitesi, “doğunun parlayan yıldızı…” olabilir!
Geçtiğimiz gün ( 23 Kasım 2022 Çarşamba Günü Saat, 19.00) Muş Alparslan Üniversitesi’nde görev yapan Elâzığlılar biraraya gelerek bir sohbet faslı oluşturmuşlardı.
Hemen burada şunu ifade edebilirim. Bizim tarihten günümüze/ bugünlere taşıdığımız güzel/ erdemli geleneklerimiz var. Muş İlimizde bu sohbetlere, “Divan…” diyoruz. Elâzığ Şehrinde, “Kürsübaşı Sohbetleri” olarak anıyoruz. Bu sohbetlerin bizim dilimizde adı, “Muhabbettir…” Bu kavramın kökünde, “Sevgi, Dostluk, Kardeşlik Hukuku, Yarenlik…” vardır. 
Diyarbakır’da bu sohbetlere, “Velime…” Urfa’da, “Sıra Geceleri…” Sivas, Tokat, Gümüşhane’de,  “Herfene…” Gaziantep’te, “Barak Odası…” Erzurum da ise, “Bar Odası…” olarak bilinir.
Azeri Şair Nebi HEZRİ bir şiirinde;
 “Muhabbet sonsuzdur, ömürse kısa
 Ne olur, sadakat ebedi kalsa!
Kimin yüreğinde bir tel kırılsa,
Benim yüreğimdir, benim yüreğim
Muş ile Elâzığ İlimiz arasında o kadar kalbi, hasbi, içten köprüler kurulmuş ki, “bizim sözümüz sadece sağlık ve esenlik içerisinde…” o köprülerin daim olmasıdır.
Muş Alparslan Üniversitesi Sosyal Merkezde yapılan Elâzığ Gecesine, Muş Alparslan Üni. Rektör Yrd. Prof. Dr.Ulaş Çaydaş, Eğitim Fak. Dekanı Prof. Dr. Esin Kaya, Spor Bilimleri Fak. Dekanı Alper Karadağ ile birlikte birçok saygıdeğer akademisyenler katıldılar. 
Organizasyonu büyük bir özveriyle Muş Alparslan Üniversitesi Öğretim Görevlisi Rıfat Murat Ertaş ile Selahattin Aslan yapıyorlar… 
Yunus Emre’nin güzel bir sözü var; 
“Gelin tanış olalım
İşi kolay kılalım
Sevelim sevilelim!”
Şehirle bütünleşen bir Üniversite… 
Yaşadığı Şehre, ‘dost olan yüzler…’
O yüzler biraradaydı… Her biri coşku doluydu… Hayat doluydu…
Elâzığ Şehrimizden Meşk Grubu geceye ayrı bir çeşni kattılar…
Onların da isimlerini burada yâd edelim;
Klernette Murat Çaka, Cümbüşte Mert Çaka, Ritim Sazda Alperen Kalmaz ve Def, Öner Katılmış… 
Bizim Musikimizi anlatırken gözlerim kâh Harput Kalesi’ne, kâh Muş Kalesi’ne gitti…
Malazgirt’ten Harput’a doğru yol aldım…
Murat Nehri o kadar coşku ile akıyor ki…
Akşam Vaktinde, Kale’nin burçlarından Ovayı süzmek…Murat Nehri ile Karasu’nun iki kadim dost gibi ince bir yay çizerek akışı… O kadar muhteşem bir tablo ki…
Bizim Musikimiz, “Her makamda bir ayrı hoyrattır!”
Bizim musikimiz, “Her makamda Deli gönlüme hayrattır!”
Bizim musikimiz, Hz. Davut’tan almış ilhamı
Yetmiş bin âlemle paylaşır gamını, sevincini…
Bizim musikimiz, Kuşların cıvıltısı, suların şırıltısı, arıların vızıltısı, yaprakların hışıltısı kadar kâinatla konuşur…
Bizim musikimiz, Hekimlerin ilacı, zamana utacı olur…
Bizim musikimiz, Asırların içli nağmesi, feryadıma yâd olur…
Bu yazıyı, “Öğretmenler Gününün arifesinde…” kaleme alıyorum!
Bayrak Şairimiz Arif Nihat Asya, “Hocalar!” şiirinde şöyle seslenir;
“Her konuya tat veriniz/ Adsızlara ad veriniz
Bir gün küçüklere, bir gün/ büyüklere not veriniz!”
Arif Nihat Asya’nın, “Alparslan” şiiriyle sözğmğze nokta koyalım.
Bir önemli teklifimiz de şu olacaktır;
O ki, bu millete 2053’leri, 2071’leri Hedef Gösteriyoruz…
Şehrin Meydanına da, Arif Nihat Asya’nın bu şiiri yakışır vesselam;
“Torunlarım dört yana, kol kol, gitsin;
Malazgird'den İstanbul'a yol gitsin!
Gelip sana çarpan gücü, yavaştan
Anlamazsa, haritadan sil, gitsin!

Şehidlerim, Tanrı'ya, al al, gitsin,
Yaralıma su verene bal gitsin!”
 

Yazarın Diğer Yazıları