* Yüreklerimiz titriyor, imanımız artıyor ve Rabbimize güveniyor muyuz? “Müminler o kimselerdir ki, Allah’ın adı anıldığında yürekleri titrer, kendilerine Allah’ın âyetleri okunduğunda bu onların imanlarını arttırır. Onlar yalnızca rablerine güvenirler.”(Enfal Suresi 2.Ayet)
* Kötülüklere karşı aktif olun, direnç gösterin. Ne kadar iyi olursanız olun eğer kötü ve kötülüğe karşı bir tavrınız yoksa Allah katında kıymetiniz olmayacağı gibi, gelecek musibet ve sıkıntılardan da kurtulamazsınız. “Hem öyle bir fitneden sakının ki, (geldiği zaman) içinizden sâdece zulmedenlere dokunmaz (umûmî olur)!” (Enfal Suresi 25. Ayet).
* “Biliniz ki, mallarınız ve çocuklarınız birer imtihan sebebidir ve büyük mükâfat Allah'ın katındadır.” (Enfal Suresi 28. Ayet).
*Allah’tan bağışlanma dilemek-istiğfar etmek; manevi kalkandır. “Onlar bağışlanma dilerlerken de elbette Allah azab edecek değildir.” (Enfal Suresi 25. Ayet)
* Çekişmeyin, gücünüzü kaybedersiniz… “Allah ve Resûlüne itaat edin, birbirinizle çekişmeyin; sonra korkuya kapılırsınız da kuvvetiniz gider. Bir de sabredin. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.” (Enfal Suresi 46. Ayet)
*Bir toplum kendilerinde bulunanı (güzel ahlâk ve meziyetleri) değiştirmedikçe, Allah onlara verdiği nimeti değiştirmez. (Enfal Sures/53)
* “Hazır ol cenge, eğer ister isen sulhu salâh.” Haklı olduğunuz kadar, güçlü de olmak zorundasınız. Barışı-huzuru korumak ve sağlamak için, güçlü ve hazırlıklı olmalısınız. Zulmetmek için değil, zalime engel olmak ve ondan hesap sormak için hazırlıklı olmalısınız...
İyi ile kötünün, adalet ile zulmün, iman ile küfrün mücadelesi kıyamete kadar sürecektir. Savaşın ve zulmün olmadığı bir dünyayı hayal edebiliriz, fakat bunu hayal ederken tedbir almamak gerçekçi olmaz, safdillik olur... Düşmanlarımıza karşı caydırıcı olmak ve üzerimizde emelleri olanlara korku - gözdağı vermek için her an hazırlıklı olunmalı savunma sanayiine gerekli yatırımlar yapılmalı, düşmana bağımlılıktan kurtaracak her adım desteklenmelidir.
Enfâl Suresi, 60. Ayette: "Onlara (düşmanlara) karşı gücünüz yettiği kadar kuvvet ve cihad için bağlanıp beslenen atlar (techizat-donanım) hazırlayın, onunla Allah'ın düşmanını, sizin düşmanınızı ve onlardan başka sizin bilmediğiniz, Allah'ın bildiği (düşman) kimseleri korkutursunuz. Allah yolunda ne harcarsanız size eksiksiz ödenir, siz asla haksızlığa uğratılmazsınız." buyurulmaktadır.
* Kur'ana göre din bağı, kan bağından önce gelir... Aynı soydan gelmek değil, aynı inanç ailesine mensup olmak önemlidir. Biri kaderdir, diğeri ise tercih. İnsan; kendi iradesiyle elde etmediğinin değil, tercihinin karşılığını görecektir.
-“Ey îmân edenler! Eğer îmâna karşı küfrü (tercîh edip) seviyorlarsa, babalarınızı ve kardeşlerinizi (dahi gerçek) dostlar edinmeyin! Artık içinizden kim onları (o hâlde iken gerçek) dost edinirse, işte onlar zâlimlerin ta kendileridir.” (Tevbe Suresi 23. Ayet)
- Hiçbir şeyin sevgisi Allah’tan, peygamberinden ve O’nun yolunda cehd ve gayretten daha ileri olmamalıdır. “De ki: Eğer babalarınız, oğullarınız, kardeşleriniz, eşleriniz, hısım-akrabanız, kazandığınız mallar, durgunluğa uğramasından endişe ettiğiniz ticaretiniz ve hoşlandığınız meskenler size Allah’tan, peygamberinden ve O’nun yolunda cihaddan daha sevimli ise, artık Allah buyruğunu (kıyameti) gerçekleştirinceye kadar bekleyin. Allah günaha saplanmış kimseleri hidayete erdirmez.” (Tevbe Suresi 24. Ayet)
* Ruhban sınıfı oluşturarak Allah’ın dinini sermayeye dönüştürmeyin. Dinin kaynağına insanların doğrudan ulaşmasına engel olarak, mevcut konumlarını devam ettiren, din ve değerler üzerinden "komisyon" alarak Allah'ın kitabındaki gerçekleri hurafelerle örten ve dini, gelir getiren bir sektöre dönüştüren istismarcı yahudi ve hristiyan din adamları gibi yapmayın.
-"Ey iman edenler! (Biliniz ki), hahamlardan ve râhiplerden birçoğu insanların mallarını haksız yollardan yerler ve (insanları) Allah yolundan engellerler. Altın ve gümüşü yığıp da onları Allah yolunda harcamayanlar yok mu, işte onlara elem verici bir azabı müjdele!" (Tevbe, 34. Ayet)
- “(Bu paralar ve kazandıkları) cehennem ateşinde kızdırılıp bunlarla onların alınları, yanları ve sırtları dağlanacağı gün (onlara denilir ki): İşte bu kendiniz için biriktirdiğiniz servettir. Artık yığmakta olduğunuz şeylerin (azabını) tadın!"(Tevbe Suresi, 35. Ayet)
*Münafık-iki yüzlü tipler bedavacıdır. Zahmetin ve emeğin olduğu yerde bulunmaz, lezzetin ve menfaatin olduğu yerde toplanırlar. (Tevbe Suresi/42)
*İnsanları razı etmek ve beğenilerini kazanmak yerine Allah’ın rızasını kazanmayı esas tutunuz. (Tevbe Suresi/62)
*Şakalaşırken, fıkra anlatırken dini değerleri kullanmayın. “De ki: Allah ile, O'nun âyetleriyle ve O'nun peygamberi ile mi alay ediyordunuz?” (Tevbe Suresi/65. Ayet).
*Ömür boyu İslama ve değerlerine karşı duranların ve böylece ölenlerin cenaze namazını kılmayın, onlar için dua etmeyin. “Onlardan ölen kimsenin namazını sakın kılma, mezarı başında da durma! Çünkü onlar Allah'ı ve peygamberini inkar ettiler, fasık olarak öldüler.” (Tevbe Suresi/84. Ayet).
-Medine'de ölen münafıkların lideri İbni Selül, Peygamberimizin gömleğiyle kefenlenmeyi ve cenaze namazını Peygamber Efendimizin kıldırmasını vasiyyet ediyordu. Münafıklar-iki yüzlüler imana değil, imaja-görüntüye yatırım yapar. Mü'minler ise imaja değil, imana yatırım yapar. Çünkü Allah insanın imanına bakar.
-"Allah sizin suretlerinize-şekillerinize ve mallarınıza bakmaz, fakat sizin kalplerinize ve yaptıklarınıza (inancınıza ve davranışlarınıza) bakar." diyordu Allah'ın Rasulü. Salât ve selam Ona olsun. (Müslim, Birr, 33; Ibn Mâce, Zühd, 9)
Hayatta olanları uyarmak için gönderilen Kur’anın; toplumsal hayata yönelik ilke ve düzenlemelerinden bir kısmını, Enfal ve Tevbe Suresindeki ayetleri esas alarak, ayetlerden anladıklarımızı ve ayetlerin işaret ettiği hakikatleri ifade etmeye çalıştık. Allah-u Teala hepimize Kur’anı anlamayı, yaşamayı ve hesap gününde de Kur’an ahlakına sahip Peygamber Efendimiz Hazreti Muhammed Aleyhisselam ile bereber olmayı nasib etsin. Vahyin bereketinden istifade etmek dileğiyle Allah’a emanet olunuz…
