Bu başlık bir şiirin adı, şairi Zekeriyya Bican;
01.04.1955 Yılında Elazığ’da dünyaya gelen şairimiz; ilk ve orta öğrenimini aynı yerde tamamlayarak, yüksek öğrenimini de yine aynı şehirde; Elazığ Devlet Mühendislik ve Mimarlık Akademisi’nin, Makine Mühendisliği Bölümü’nden 1979 yılında mezun olur.
Elazığ Lisesi’nde iki dönem öğretmenlik yaptıktan sonra mühendislik hizmetlerine başlayan BİCAN, öğrenim hayatı sırasında tiyatro ile ilgilenerek; 1974 yılında “Elazığ Bağımsız Tiyatro Grubunu” kurarak 1979 yılına kadar başkanlığını yaparak, bu yıllar arasında 7 tiyatro eserini sahneye koyar.
Bu arada 1973’ten itibaren yerel ve ulusal basında birçok şiir ve hikâyesi yayınlanan şairin, tiyatro eserleri 1976 yılında Her gün Gazetesi’nde günlük olarak yayınlanır.
-“Bir Evcilik Oynadın Sen Gelincik” (şiir)
-“Yağmur Çiselerken Ağlamak Daha Kolaydı”(şiir)
-“Kırık Dökük Hatıralar”(şiir)
-“İzler”(şiir)
-“Harput’tan Çanakkale’ye Düşen Yıldızlar”(tiyatro eseri)
-“Azap Günlerinde Harput, Yemen Sarıkamış”(roman)
-“Sekizinci Şehir Elazığ’a Harput’tan İnciler”(araştırma)
-“Sekizinci Şehir İz Bırakanlar”(araştırma-2 Cilt)
Araştırmacı yazar yönüyle temayüz eden Zekeriyya Bican’ın ‘SEKİZNCİ ŞEHİR’ isimli eseri geniş bir araştırma ürünü;
81 ilin arasına 8. Şehir olarak Elazığ’ı ikame eden yazar; bilindiği gibi, merhum Ahmet Hamdi Tanpınar’ın “Beş Şehir “ isimli eserinde yer alan; Ankara, Erzurum, Konya, Bursa, İstanbul; Ahmet Turan Alkan’ın “Altıncı Şehir “ isimli eseri ile Sivas altıncı sıraya girerken; “Beş Şehir” isimli eser bu bağlamda serileşerek şehirler cevval yazarlarla sırasını bulurlar; “Yedinci Şehir” isimli çalışması ile Özkan Yalçın Amasya’yı yedinci sıraya alır.
Yazarımız Zekeriyya Bican; bu şehirler geçidine Elazığ’ı SEKİZİNCİ ŞEHİR OLARAK yetiştirir.
SEKİZİNCİ ŞEHİR (İz Bırakanlar) iki cilt olup; toplam 1500 sayfayı aşkın Elazığ’la ilgili, merhum İshak Sunguroğlu’nun dört ciltlik “Harput Yollarında” isimli eseri ile birlikte başvurulacak çok mühim bir kaynak.
Aynı minval üzere SEKİZİNCİ ŞEHİR (Elazığ’a Harput’tan İnciler) isimli eseri;
475 sayfa olup; 1890–2007 yılları arasında Harput ve onun devamı konumundaki Elazığ’da yaşanmış 34 hikâye içine, şehrin kültürü, sanatı, ticari ve ekonomik durumu sindirilerek anlatılmış ve konularda adı geçen gerçek kişi, yer ve mekân resimleri de temin edilerek resimlendirilmiştir.
Şairimizin son eseri İZLER ismini taşıyan şiir kitabı.
Bu şairimizle Elazığ Kitap Fuarında 2017 Ekim Ay’ında imza gününde birlikte kitap imzaladık, aynı minval üzere Ankara Tanıtım Günleri’nde de birlikte olduk.
Dolayısıyla bu şiir kitabı üzerine tatlı sohbetler kurduk.
Bu yazının da başlığı olan şiirin hikâyesini ibretle tatlı tatlı anlatır dururdu, bir gün alış veriş için bulunduğu markete elinde çocuğuyla bir bayan gelir, meyve reyonunda çocuğu ile söyleşerek; meyve alır, çocuğu bilgilendirmeye çalışır meyvelerle ilgili, meyve ağaçlarından yer yer bahseder anne.
Sonra ekmek sepetinin oraya varınca çocuk sorar.
Anne. ‘EKMEK HANGİ AĞAÇTA YETİŞİR’
Şair etkilendiği bu hikâyeyi manzum hale getirmeye çalışır.
Ekmek Hangi Ağaçta Yetişir
Bilmeli her insan buğday nedir;
Nerede ve kim yetiştirir…
Soframıza gelirken nerelerden geçer gelir,
Kaç el değiştirir ekmek oluncaya kadar.
Sonra sofradan kalkışta neden şükredilir,
Bilmeli her insan buğday nedir!
Neden yağmur duaları edilir?
Ellerini açıp dua eden kimlerdir?
Şehirli çocuk, neden sorar;
“Anne, ekmek hangi ağaçta yetişir”,
Peki, bu utanç değil de nedir?
Her evde en az bir kez ekmek yapılmalı,
Görmeli tüm çocuklar,
Unu suya karıştırıp hamur yaptırmalı,
Ve sonra yufka açıp, saca yatırmalı.
Çocuğun gözleri önünde yapmalı ekmeği,
Her çocuk bilmeli ekmeği,
Çocuklara kendi eliyle yaptırıp yedirmeli,
Yoksa yanılıyor muyum, ne demeli?
Ve hiçbir çocuk:
“Anne, ekmek hangi ağaçta yetişir?” dememeli.
Yazar ve şairimizi selamlıyoruz nice eserlerde imzasını bulmak üzere..
