ASIL SORUN BÜROKRASİ

24 Ocak depremi ve ardından pandemi sürecini yaşayan ilimizde birçok alanda hayat durmuş gibi. Şehrin yeniden ayağa kalkması ve günlük hayatın normale dönmesi için en önemli görev kamu kurumlarına düşüyor. Ancak kurumlar, şehrin ve şehir halkının sorunlarını çözme yerine işleri daha da zora sokmak ve vatandaşın mağduriyetine yeni mağduriyetler eklemekten öte herhangi bir işlem yapmıyorlar.

ÇÖZÜM DEĞİL SORUN ÜRETİLİYOR

Mağdur olan insanların sorunlarını çözüp devletin şefkat yüzünü göstermesi gereken kamu kurumları ile bunların yöneticilerinin, bu görevi yapma yerine işleri daha da zora sokup güçlük çıkardıklarını belirten vatandaşlar, kurumların bu  tavırlarıyla sorun çözmek yerine yeni sorunlar ürettiklerini ifade ediyorlar.

DENETİM YOK

Kurumların, hem yaptıkları işler hem de personelin tavır ve davranışlarını denetleyip performanslarını ölçen bir mekanizmanın olmaması ve üst yetkililerin de böyle bir görevi kendilerinde görmemeleri sebebiyle iyice rahatlayan ve sorumsuzlaşan kurumların, devlete olan güveni de zedelediğine dikkat çeken vatandaşlar, herhangi bir kamu kurumuna gitmekten korkar ve çekinir olduklarını ifade ediyorlar.

BALIK BAŞTAN KOKMUŞ

Kamu kurumlarındaki keyfiliğin ve işlevsizliğin sebebinin genelde uzun süreden beri aynı kurumda tepe yöneticisi olan idarecilerden kaynaklandığını ifade eden vatandaşlar, uzun süre aynı görevde kalan idarecilerin tecrübelerini kullanarak sorun çözeme yerine, bu işlerden bıkma ve usanma duygusunun verdiği psikoloji ile hizmet heyecanlarını yitirdiklerini, bunun da başarısızlık ve halkta memnuniyetsizlik olarak tezahür ettiğini belirtiyorlar.

TAZE KAN ŞART

Kurumların kaybettikleri itibar ve güveni yeniden kazanmaları için hizmet anlayışı ve felsefesinde köklü değişikliklerin yaşanması gerektiğine dikkat çeken vatandaşlar, bunun yolunun da taze ve yeni kandan geçtiğini, bu değişimin hem resmi işlerde hem de vatandaş memnuniyetinde kendisini kısa süre içerisinde göstereceğini belirtiyorlar.

Uzun süreden beri aynı görevde bulunan bürokratların, kendi kurumunu geliştirmek ve hizmetlere yenisini eklemek yerine, kendi konumunu koruyacak ve aynı görevde kalmasına katkı verecek siyasiler, üst düzey bürokratlar ile Genel Müdürlere özel hediyeler ve etik olmayan jestler yapmaya başladıklarını belirten vatandaşlar, bu konuda medyaya yansıyan örneklerin şık ve hoş olmadığını belirtiyorlar.

SİYASİLER SADECE İZLİYOR

Halkta, bürokrasiyle ilgili oluşan kötü algı ve başarısızlıkların faturasının siyasete ve siyasi kişilere çıkacağını ifade eden vatandaşlar, birçok şeyin konuşulduğu ya da konuşulmasa bile birçok kişi tarafından bilinen yığınla olumsuzluklara rağmen siyasilerin bu konuda tavır alamaması ve adım atmaması da farklı dedikodulara sebep oluyor.

Birçok il müdürünün siyasiler için de özel hediyeler ve kendi kurum imkanları ile tahsis ve satış önceliklerini siyasilerin lehine kullandırdıkları için herhangi bir adım atılamadığını ifade eden vatandaşlar bu konuda Ak Parti İl Başkanı Şerafettin Yıldırım’ın inisiyatif alarak bu tür dedikoduların önüne geçmesi gerektiğini belirtiyorlar.