Yine İlaç Yazdırma Kavgası

Elazığ’da Doğukent Mahallesinde bulunan aile sağlık merkezinde çalışan Doktor ile ilaç yazdırmak isteyen bir kadın hastanın yakını arasında tartışma yaşanmış.

Bizlere sağlık ve şifa ulaştıran doktorlarımıza saldırılar, sebebi ne olursa olsun kabul edilemez. Sonuçta sağlık personeli bizim için fedakârlık gösterip bizlerin sağlını, huzurunu ve mutluluğu için çaba sarf ediyorlar.

Ancak şu ilaç yazdırma konusunda biraz dertleşmek istiyoruz. Hepimizin evinde, yakınlarında yaşlı, yatağa ve eve bağlı hastalarımız var. Ve bunların sürekli kullanmak zorunda oldukları ilaçlar var. Dahası geçmişte hastanelere gidip uzun tahlil ve tetkikler sonrası uzman doktorun yazıp sürekli kullanmasını istediği ilaçlar var.

Hem sağlık ocağına gidemeyecek kadar hasta ve yaşlı olanlar için hem de geçmişte uzman doktorun kendisi ya da yakınına sürekli kullanması için yazdığı bir ilacın mahalledeki sağlık ocağından yazdırmak isteyen insanlara karşı biraz daha empatili yaklaşmak gerekmez mi?

Elbette bunu suiistimal eden ve iyi niyeti kötüye kullanan kişiler olabilir ama genelde ilaç yazdırma hadiselerinin ana kaynağı bazı yeni atanmış doktorların “hastayı görmeden ilaç yazmam” cümlesi oluyor.

Sağlık ocaklarımızda çok anlayışlı ve halden anlayan aile hekimlerimiz var. Ancak kendilerine sadece ilaç yazdırma misyonu yüklenmesinden rahatsızlık duyan doktorlarımız da var.

Aslında bu konuda bir suiistimal de yok. Sadece hastaneyi yeniden meşgul etmeden ve yatalak hastayı da sağlık ocağına getirme gibi hem hastaya hem de yakınına yük olacak bir olayı, doktorun anlayışına sığınarak iyi niyetle çözme gayreti ve amacı var.

Bu konuda şahsen benim tüm meslek erbaplarına, doktorlarımıza, toplu ulaşım araçlarını kullanan şoförlerimize, kasiyerlerimize, banka memurlarına tavsiyem şudur. Sizden bir şey soran, sizden mesleğinizle ilgili bir talepte bulunan kişileri kendi babanız, anneniz ve kardeşiniz gibi görün ve ona göre davranın.

Bu formül uygulansa inanın ne kavga ne de problem kalır.