Yeni babayiğitler bulunmalı
Lübnan'da Hizbullah üyeleri dahil yüzlerce kişinin iletişim kurmak için kullandıkları çağrı cihazlarının eş zamanlı olarak patlatılması sonucu 9 kişi hayatını kaybederken, 200'ü ağır olmak üzere 3 binden fazla kişinin yaralanması yeni bir tartışmayı gündeme getirdi.
Korkulan ve tereddüt edilen şu ki kullandığımız cep telefonları da günün birinde patlatılarak bizleri de öldürebilirler mi?
Çok ütopik ve olmayacak bir konu değil. Zira teknoloji üretenler, bunun günün birinde farklı bir amaçla kullanılmasına yönelik gizli çalışmalar da yapıyorlar.
Hizbullahın kullandığı çağrı cihazlarını ve bunların pillerini üreten firmalar, bu pillerin içerisinde patlayıcı yerleştirmişler ve günün birinde İsrail’e destek olarak bunu bir düğme ile patlatarak onlarca kişinin ölmesine, binlerce kişinin de yaralanmasına sebep olmuşlar.
Olayın insani yönünü konuşup nefes tüketmeye gerek yok. İsrail canisinden merhamet ve vicdan beklemek oldukça saflık olur artık. Onlarla bir mücadele yapılacaksa aynı silahlarla silahlanmak lazım.
Yerli ve milli savuma sanayi ifadesi birilerini rahatsız etse de ne kadar stratejik bir konu olduğu bu olayla bir kez daha ortaya çıktı.
İslam ülkelerinin artık bugünden sonra zevk ü sefayı bir kenara bırakıp teknolojik işbirliği yaparak kendi iletişim ve güvenlik markalarını oluşturması lazım.
Bugün Türkiye yerli otomobilde önemli bir mesafe aldı. Hatta Elazığ’da kurulup ülkemize neşet eden HABAŞ, HONDA’dan aldığı kurulu fabrika ile ikinci yerli otomobil için kolları sıvadı.
Bugün Türkiye artık cep telefonu ve çip üretiminde de bir dünya markası olma konumuna gelmiştir. Sadece BAYKAR değil, bu konuda faaliyet yürüten diğer yerli firmalarımız da destelenmeli ve savunma sanayiinde olduğu gibi teknoloji alanında da kendi markalarımızı oluşturup Ortadoğu ve Türk dünyasına pazarlar hale getirmeliyiz.
Kim ya da hangi kurum ilgilenir bilmem ama Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın teknoloji ve iletişim teknolojisinde yeni markalar oluşturulması yönünde yeni babayiğitler bulması lazım.