Bakınız bu memleketin üç harflileri kimler bir inceleyelim mi?
Elbette başta zincir marketler gelmektedir. Avrupa'da zincir marketlerde %30 gibi imalat serbestliği verirken %70 toptancıdan alma zorunluluğu getiriyor. Bizim marketler de ise %80 gibi kendi ürünlerini üretip hala bizim nakliye, dışa bağımlılık gibi bahaneler ile kendini savunan zihniyetlerin oluşumuna kim izin verdi ise şimdi ellerini başının arasına sıkıştırsın…
Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortasında tarife uygulamaları alt alta iyice artış gösterirken asgari ücreti %40 çoktur diyen muhteremler bakınız geçen sene ödediğim 866 TL’lik araç sigortasını 2.580 TL’ye yaptırdım. Bir yılda bu artışa göz yuman zihniyet nedense ücret zamlarında nereyi kısayım diye arayışta ilginç değil mi?
Domatesi yerinde 5 TL’ye alıp sebze halinde 9 TL’ye tezgâhta 15 TL’ye ve markette 25 TL’ye getiren zihniyetin kendisini sorgulaması gerekmez mi?
Merkez Bankası %9 faiz oranlarını düşürmelerine karşın halka yüksek oranda kredi veren bankalara ses çıkarma zamanı gelmedi mi?
Doları mana edip artış gösteren uyanık esnafa müsaade eden zihniyet elbette indiğinde kontrolü nasıl yapacak diye insanın aklına gelmez mi?
Hayvancılık ile övündüğümüz canım ülkemizde daha bir yıl öncesi 5 TL kilosu olan sütte gelinen nokta 15 TL…
200 bin ile 300 bin arası satılan evler 2 milyon ile 3 milyon arasına getiren zihniyetlere sormak lazım neren büyüdü?
Hülasa, mesele üç harfli marketlerle sınırlı olsa sineye sığdıracağız da ah ah;
Mesele kanı bozuk zihniyetlerde…
Mesele, vatanım deyip haksız kazanç peşinde koşan sütü bozuklarda…
Mesele, ‘hükümette adamım var zaten bu ihaleyi alırız’ diyerek ülkeyi zarara sokan şeref noksanlarında…
Mesele, ‘bende birini nasıl tokatlarım’ diye gece plan yapıp sabah uyananlarda…
İşte tablo net!
Ya bu meseleleri çözecek çare olacaksınız ya da çaresizliğinizi ortaya koyacaksınız velhasılıkelam…
