Bu haftaki Külliye TV’de yaptığım programımda konuğum İş Sağlığı ve Güvenliği Federasyonu Başkanı Mehmet Şeyhmus Ensari idi. Kendileri ile birlikte özellikle deprem sonrasında ciddi anlamda tehlike saçan asbest konusuydu. İnsan hayatının risk altında olduğunu vurgulaması elbette dikkate almamız gereken bir konu olduğunu söylemek istiyorum. Bu konuda yetkili kurumların önlem aldığını ve bu konu karşısında duyarsız kaldığını sanmıyorum ama hani ben yine söylemiş olayım…!
Asbest nedir?
Asbest (amyant), beyaz toprak olarak da bilinen, ısıya, aşınmaya, kimyasal maddelere oldukça dayanıklı, yapısal özellikleri açısından esnek, lifli yapıda bir mineraldir. Peki nerede kullanılır derseniz, Tekstil endüstrisi (lifler, kumaşlar, ipler), Çimento endüstrisi (saç, boru), İnşaat malzemeleri endüstrisi (çimento ürünlerinin işlenmesi), Kimya endüstrisi (boya dolgusu, dolgu materyalleri, sentetik reçine kompresyon kalıp materyalleri, termoplastikler, kauçuk ürünleri)..vs
Kısacası hayatımızın her alanında görmemiz mümkün olan ve tehlikesi de bir o kadar ciddi olan asbestleri doğru kullanmayı ve tedbirleri yerinde uygulamayı elbette işin ehli kişilerden öğrenmemiz elzemdir. Ev içinde sıvanın dökülmesi, ev dışında ise doğa olayları nedeniyle sıvanın ya da çatının bütünlüğünün bozulması sonucu havaya karışan asbest liflerinin solunması sonucu asbeste maruz kaldığını düşünürsek deprem sonrası olayın vahametini ortadır.
Havaya saçılan liflerin solunmasıyla solunum yollarına ulaşan liflerin bireysel faktörlere bağlı olarak akciğer dokusunda zarar verdiğini söylemek isterim. Kıymetli konuğumun vurguladığı; akciğer zarında sıvı birikmesi, akciğeri saran zarın kalınlaşması ve kireçlenmesi, akciğer dokusu içerisinde asbest liflerinin birikmesi (asbestozis), akciğerleri ve karın boşluğunu saran zarın kanseri (mezotelyoma) ve akciğer kanseri gibi hastalıklardan bahsetmesi elbette önlem alınmasının elzem olduğunu ortaya koymuştur.
Özellikle deprem bölgesinde yaşayan vatandaşlarımızın maske konusunda tedbirlerin alması gerekmektedir. Yine bölgede çalışan emekçilerimizin de iş elbisesinden tutunda eldivenine kadar tam donanımlı çalışması gerekli olduğu söyleyelim. Bu arada yıkımda ihale alan firmalara uyarımdır ki; depremde insanların ölümüne sebep olan müteahhitler gibi sizlerde çalışanlarınızın ölümüne sebep olmayın derim ve bu işin vebali çok büyük. Tabi devletimizin yetkili kuruluşları da deprem bölgesindeki denetimlerinin bu paralelde olmalıdır.
Asbest ile mücadele edilmediği takdirde insan sağlığının ciddi anlamda sorunlar yaşayacağı aşikârken bu konuda duyarsız kalmamız gerekmektedir. Özellikle bölgeye ciddi manada maske tedariki sağlanmalıdır. Yine halkı bu konuda işin uzmanları tarafından eğitimlerle bilinçlendirilmelidir. Bunun içinde yerel yönetimlerin bu tip organizasyonların içerisinde yer alması gereklidir.
Hülasa, insan sağlığını tehdit eden Asbest ile ilgili mücadele topyekûn başlatılmalıdır ve halk bu konuda bilinçlendirilmelidir aksi takdirde keşkelerin bir anlamı kalmayacaktır velhasılıkelam…
