Kılıçdaroğlu, dünyaya parmak ısırtan, efsane, 'Adalet Yürüyüşünden sonra… Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın karşısına, Yalovalı Gariban Muharrem’i çıkararak 2’nci bombasını patlattı.
Buda yetmedi, 50 yıldır Milletvekili çıkaramayan Elazığ’a Gürsel Erol’u göndererek harcanması(!) için Elazığ‘dan aday gösterdi.
Yani CHP, partisinin tozunu dumanını yutmuş tırnaklarıyla bir yerlere gelmiş, aynı zamanda Tunceli‘nin kanat önderlerinden Diyap Ağa’nın torunu Gürsel Erol’u seçilmeyeceğini tahmin ettiği için Elâzığ‘dan aday olarak gösterdiği iddia edilirken,
Birden ibre tersine döndü.
Gürsel Erol, Elazığ ‘da karşılık görmeye başladı.
Anarşizm ve maddecilik bu partinin kanadında geliştiğinde ve nümayişlere destek verdiğinde artık bu millet CHP’yi iktidara taşımaz ve bir daha iktidar olmaz, bu böyle biline.
Şimdii…
Gürsel Erol ‘u 26 yıl önce den yani CHP‘nin Gençlik kolları başkanlığı ve Elazığ il Başkanlığından tanırım.
Gürsel Erol ‘un hayatında hiç yalan görmedim.
Kimse ile inatlaşmadı.
Rica etsen boynunu kılıcın altına verir ama inatlaşırsan asla boyun eğemez. Siyasette hazıra konmadı. Gençlik kolları başkanlığından Milletvekilliğine kadar hep tırnaklarıyla kazıya kazıya gelmiş, dinle barışık, başörtüsü ve din eğitimi gibi konularda demokrat ve özgürlükçü bir tavır sergilemiş, hem ahlaki hem siyasi sorumluluğunu bilen ender CHP’lilerden biridir.
CHP’yi hep eleştiren bir yazar olarak bunları nasıl kaleme alıyorsun diyenlere,” Gürsel Erol Devlettin üniter yapısına sahip çıkan, hem ahlaki hem siyasi sorumluluğunu bilen biri” diyerek cevabı yapıştırırım.
Çünkü Gürsel Erol konuşmalarında ne diyor?
"Ben Diyap ağanın torunuyum. Cumhuriyetin değerlerine ülkenin üniter yapısına sahip çıkmak benim aileden gelen, hem ahlaki hem siyasi sorumluluğumdur. Biz Devlet geleneklerine bağlı bir aileyiz. Ülkemiz sıkıntılı dönemden geçerken, Bize düşen görev bu süreçte Türkiye’nin üniter devlet yapısı bozulmadan Cumhuriyetin temel yargılarına hiçbir şekilde taviz vermeden bu sorunun çözümüyle ilgili fikir ve düşünce üretmektir. PKK işi silahla çözülmez. Masum insanların canı daha fazla yanmamalı, Şehitler gelmemeli.” Diyerek adeta ezber bozuyor.
Bakınız; Gürsel Erol PKK nın ölüm listesine aldığı birkaç siyasetçiden biri.
Şimdi,
Elazığ ‘da birkaç güruhun montajlı görüntüleriyle Gürsel Erol’un PKK ile ilintili söylemleri ortaya atılsa da bunun hiç mi? hiç karşılığı yok.
PKK ya karşı Tunceli gibi bir yerde telin mitingi yaptıracaksın, PKK karşı söylemlerin olacak, şehit edilen Necmettin Öğretmen için adeta ağıtlar yakacaksın, sonrada Gürsel Erol'a PKK ile ilintili diyerek, Sinema artisti Sırrı Süreyya’nın montajlı deli saçması sözleri kabul görecek bu şehirde öyle mi?
Yemezler…
Tunceli’de ve Elazığ ‘da HDP’nin PKK hiç sevmediği isimlerden biri olan Gürsel Erol ‘u artık anlatmaya gerek var mı? siz söyleyin.
Elazığ ‘da ki seçim çalışmaları sırasında ise;
“Siyaseti tatlı rekabete çevirmek istiyoruz.”
“Ben iyiyim sen kötüsün mantığı iyi değil.”
“Milletvekilliği maaşımı bağışlayacağım.”
“Siyasette farklılık getirme iddiasındayız.”
“Şehrin çözülebilir sorunları var” diyerek, çözüm odaklı dil kullanan Gürsel Erol’u PKK lılarla aynı kefeye bırakmak, Sinemanın artisti Sürrrreyaanın (!) PKK ya şirin görünmek için ettiği lafların montajlanmış hallinin Elazığ ‘da sık sık servis edilmesini çok ahlaki olarak görmediğimi ifade etmek istiyorum. Çünkü PKK’nın ölüm listesine aldığı Devlettin can güvenliği olmadığı gerekçesi ile koruma tahsis etiği kişiyi adeta PKK’lı gibi göstermek şehir insanına yakışmıyor.
CHP ye oy vermeyen biri olarak hakkı teslim ediyorum.
Bilmem anlatabildim mi?
Şehride kahramanlık taslayarak Gürsel Erol’a karşı orta çağ zihniyetli kişilerin başlattığı saldırıların hiçbir karşılığının olmadığını, hele Elazığspor gibi güzide bir kurum üzerinden Gürsel Erol’u yıpratmaya çalışmanın kabul görmediğini belirtmek istiyorum. Siyasetin bu kadar çamur at izi kalsın şeklinde yapılmaması, bu aziz şehrin siyasetinin bu seviyelere düşünülmemesi gerekir.
Selam ve Dua ile.
