Ya Tersi Olsaydı?

Geçmişte İl Başkanlığından istifa sürecini; " CHP'deki belli guruplar, ben onlara leş kargası diyorum. Bunlar aşağılık insanlar. Bunlar partiyi elinde tutmak için her türlü entrikaya giren insanlar. Parti 30 yıldır bu halde. Ben il başkanı olarak bir türlü bunları değiştiremedim. Seçimler olur partinin yanına gelmezler, başka partilerde gidip görünürler, başka partiden nemalanırlar ama CHP'de bunların aylık kazançları var. Bunlar CHP'nin parasıyla evini geçindiren insanlar. Bunu yapan alçaktır, bunu yapan şerefsizdir. Ben bunlar için mücadele ettim ama size şunu söyleyeyim. Ben CHP ile beraber hareket ettim. Ama bu leş kargalarıyla CHP'nin bir yere gitmesinin imkânsız olduğunu gördüm. Ben bu yüzden CHP'yi bu leş kargalarına bırakıyorum.” cümleleriyle değerlendiren Karatepe’nin Ak Parti’ye geçişini itibarsızlaştırmak isteyen CHP’li yetkililer, “zaten görevden alınmıştı” diyerek bu olayı küçümsüyorlar.

Partiler arası geçişler her zaman olur. Geçmişte CHP İl Başkanlığı yapmış ve istifa gerekçelerinin sadece bir bölümünü yukarıya aldığımız sebeplerle partisinden ayrılmış bir ismin CHP’nin içinde yaşananları  hem iddia hem  de  ifşa ederek Ak Parti’ye geçmesi elbette önemlidir ve dikkate değer bir gelişmedir.

Siyasi mahfillerde millet ittifakının zaferi ve Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanlığı üst perdeden seslendirilirken, CHP’li bir eski il Başkanının Ak Parti’ye geçmesi, aslında halkın ortak hissiyatının da bir tecellisidir.

Vatandaş, Ak Parti’nin bazı yanlışlarına karşın CHP’yi umut görmek yerine Erdoğan’ın ülke liderliğinin devamından yana bir tavır ortaya koyuyorlar.

CHP İl Başkanı Coşkun Çağlar Duran’ın önemsiz gibi göstermeye çalıştığı bu geçişin bir de tersini düşünelim. Ya eski bir Ak Parti İl Başkanı CHP’ye geçmiş olsaydı.  Nasıl bir propaganda yapılacağını ve bunun nasıl da köpürtüleceğini varın siz düşünün.