Şehre Bakan, İdris Alan…

Kanal Fırat ekranlarında Gündem Özel programında Zeki Akbıyık'ın konuğu olan ETSO Başkanı İdris Alan'ı izleyince 'tam milletvekili olacak isim' demekten kendimizi alamadık. Bizi bu duyguya iten cümlesi şu oldu: 'Milletvekili olsam gecenin 2'sinde 3'ün de cumhurbaşkanını  arar ve şehrimizin böyle önemli bir sorunu var derim.'

Şehre Bakan, İdris Alan…
TAKİP ET Google News ile Takip Et

İdris Alan bunu yapabilir mi? Elbette yapar. Zira yaptıkları var. TOBB başkanlar kurulunda Başbakan Binali Yıldırımın kürsüdeki konuşmasını kesip gerekçelerini bir bir sayarak  “ilimiz teşvikten neden faydalanmıyor?” sorusunu soracak kadar öz güven ve medeni cesaret gösteren bir yönetici İdris Alan.

Temsil ettiği ve özelliklede vekâletini aldığı insanların duygu, düşünce ve beklentilerine ilgisiz ve kayıtsız kalan, daha da önemlisi halkın yüzde yüzünün beklediği bir afet kapsamı yasası konusunda direkt görüşmeler yerine ikinci hatta bunların özel kalemleriyle görüşmek gibi bir tavır ve duruşun yanında ETSO başkanı İdris Alan’ın duruşu ve bizzat yaptığı hamleler arasında dağlar kadar fark var.

Elazığ,  bugünden sonra çok da kibar, nazik ve teamüllere takılıp kalan, nezaketle sorunları çözen bir vekil profili istemiyor. Elazığ, talebini en üst perdeden üst yöneticilere ileten merhum Ali Rıza Septioğlu, Ahmet Cemil Tunç, Kamer Genç gibi ya da tuttuğunu koparan Prof. Dr.Abdulbaki Türkoğlu gibi vekiller istiyor. Vekil dediğin biraz da gözü pek, yüreği pek ve isteyince alabilecek bir inatçılığa sahip olmalı. Bir bürokratın iki cümlesine inanıp pes etmeyecek, şehrin yükselen taleplerini bizzat cumhurbaşkanına iletecek bir cesarete sahip olmalı. 

Muhalefet partisine mensup bir milletvekili şehrin en önemli sorununu rahatlıkla cumhurbaşkanına iletebiliyor ve olumlu yanıt alabiliyorsa, kendi parti milletvekilleri neden yardımcılarla ve özel kalemleriyle zaman öldürsün ki?