Mescitte Çözülen Kriz

Türkiye'de 14 Mayıs'ta yapılacak seçimlere sayı günler kala, 6'lı masada kriz üstüne kriz yaşanıyor.

Mescitte Çözülen Kriz
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Masanın kuruluşundan bu yana 12 toplantı gerçekleştiren muhalefet bloğu, ortak aday konusunda mutabakat sağlayamadı ve masa 3 Mart'ta, Meral Akşener tarafından dağıtıldı.

Beklediği desteği bulamayan Akşener, Kılıçdaroğlu'nun adaylığının resmi olarak duyurulduğu 13. toplantıya katılma kararı alarak, Millet İttifakı'na geri döndü.

Ancak Akşener'in masaya dönmesi var olan kavgayı bitirmeyip, yeni kavgalar meydana getirdi. 

Ankara kulislerinde yer alan iddialara göre yüz hatlarına göre adayın ilan edildiği dünkü toplantıda Akşener, masadaki tüm liderlerle tartışmış. 

İlk olarak CHP Lideri ile tartışan Akşener, Kılıçdaroğlu'nun yüzüne seçimi kazanamayacağını söyleyip "Senin seçimi  kazanamayacağını CHP'li belediye başkanların bana bile söylediler." ifadelerini kullandı.

Bu tartışmanın büyümesi sonrası araya Ali Babacan ve Gültekin Uysal girdi. Bu iki liderle de tartışan Akşener, ilk olarak Babacan'a sesini yükseltti. Babacan'a AK Parti dönemindeki faaliyetlerini hatırlatan İyi Parti Lideri, "Senin öncülük ettiğin özelleştirmeler yüzünden ekonomi battı." demiş. 

Daha sonra Demokrat Parti Lideri Gültekin Uysal'a yönelen Akşener, oyun kadar konuş imasında bulunup "Sen zaten partinin oylarıyla hesapta bile yoktun." diyerek Uysal’a tepki göstermiş. 

Bu tartışmalardan sonra sinirlenen Akşener, masadan bir kez daha kalkıp toplantı salonunu terk etti. Bu kez araya Gelecek Partisi Lideri Ahmet Davutoğlu girdi.  Akşener, Saadet Partisi'nin mescidinde Davutoğlu ile yaklaşık 15 dakika konuşup sakinleştikten sonra, masaya geri dönmüş. İddialar bunlardan ibaret. 

Akşener’in bu ikinci hiddet ve şiddetinin bir berat gecesi Saadet Partisinin mescidinde uhulet ve suhuletle son bulması ilk etapta bu gecenin bir bereketi gibi düşünebilir ama dışarda bekleyen coşkulu kalabalıkların “Türkiye laiktir laik kalacak” sloganlarının yansıması Saadet tabanında nasıl yankı bulur bilemiyoruz.

Tayyip Erdoğan kin ve nefreti her zıt kutuplardakilerde bir esneme ve ortada buluşmayı getirmesi demokrasi adına bir başarı sayılabilir belki ama Akşener’in tutumu ve sözlerinin yarınlarda yeni fay hatlarının oluşmasını da beraberinde getirebilir. 

Bir kesim, 8 başlı bir yönetimle ülke ne kazanır ne kaybeder bunu tecrübe etmek istiyor. Bu tecrübe ülkeye neye patlar ya da ne kazandırır ilk altı ayda belli olur. Ve belki bu 6 ay, 6’lı masanın tükenmesi, Ak Parti’nin ise yeniden bir umut olmasını getirebilir. Ama her halükarda bunu yaşayarak görmek istiyorsak takipte kalalım diyorum.