Menajer zorbalığı
Psikolojide fiziksel, duygusal, sözel, sosyal, siber ve akran zorbalığı duyduk ama yürütücü zorbalığını ilke kez duyuyoruz.
Olayın sadece ağaç meselesi olmadığını kendileri de söylemişti ama başta o dönem Cumhurbaşkanı olan Abdullah Gül bile anlayamamıştı bu güruhun Gezi eylemlerindeki asıl amaçlarının ne olduğunu.
Sözde park ve ağaç hassasiyeti ile başlayıp, Üçüncü köprü ve İstanbul yeni havaalanı gibi önemli projelerin durdurulması gibi ağaç ve parkla ilgili olmayan taleplerini yetkililere aktaran Gezi eylemlerinde boy gösteren sanatçılar, meğer bağlı oldukları menajer firmasının telkinleri hatta tehditleri ile bu eylemlere katılmışlar.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında Ayşe Barım'ın gözaltına alınmasının ardından Gezi Parkı olaylarına katılan ünlü isimlerden Halit Ergenç ve Dolunay Soysert de ifade verdi.
Sektörde, kendisiyle çalışmayan isimlerin önünü kestiği iddia edilen Ayşe Barım, kendisinin meşhur ettiği sanatçılara da kendi ideolojileri yönünde eylem ve gösterilere katılmaları yönünde zorbalıkta bulunmuş.
Ayşe Barım'ın bazı oyuncuları Gezi Parkı olaylarına katılması için yönlendirdiğinin tespit edilmesi üzerine bu oyuncular da ifadeye çağrılmaya başlandı.
Bu isimler arasında Halit Ergenç ve Dolunay Soysert var.
Ayşe Barım ile arasında bağ tespit edilen bir başka isim de Memet Ali Alabora idi.
Gezi Parkı olaylarında "Mesele ağaç değil, sen hala anlamadın mı?" diyerek herkesi sokağa davet eden Memet Ali Alabora, daha sonra yurt dışına kaçmıştı.
Her ne kadar bu eylemlere katılan sanatçıların da güçlü ve kalkınmış bir Türkiye konusunda alerjisi olsa da Barım’ın bunu kurumsal olarak organize etmesi ve Türkiye Cumhuriyeti hükümetini yıkmaya yönelik projelerin piyonu ve aparatı olarak kullanması elbette cezasız kalmayacak, kalmamalı.