İYi'de Beklenen Oldu

Kurulduğu günden beri ilimizde bir türlü dikiş tutturamayan İyi Parti'de beklenen oldu ve İl Başkanı Servet Gürgözeler, Merkez İlçe Başkanı Aygün Akgül ve yönetim kurulu üyeleri partideki görevlerinden toplu istifa ettiler.

İYi'de Beklenen Oldu
TAKİP ET Google News ile Takip Et

İYİ Parti Elazığ teşkilatı tarafından istifayla ilgili yapılan kısa bir açıklamada; “İYİ Parti İl Başkanı olarak, yürüttüğümüz görevimizden gördüğümüz lüzum üzerine Merkez İlçe Başkanımız Aygün Akgül ve yönetim kurulu üyelerimiz ile birlikte istifa ediyoruz. Kamuoyuna duyurumuzdur” denildi.

Genelde bu tür istifalarda “büyük bir onur ve gururla yürüttüğümüz” ibareleri de açıklamalar içine yerleştirilir ve parti ile lidere yönelik aidiyet bağının devamına yönelik de bazı kelimeler metne serpiştirilir. Ancak istifa eden İyi Parti yönetimi, kendi elleriyle yazdıkları “kamuoyuna duyurumuzdur” şekliyle bitirdikleri açıklamalarda bu tür ibarelere, bile isteye ve kasten yer verilmemiş gibi.

Belli ki bir an önce görev bırakılmak istenmiş ve arkaya bakılmadan parti terk edilmiş. Ya da Genel Merkez “istifa edin yoksa biz sizi görevden alacağız” telkin ve tavsiyesiyle alelacele bu metinle istifa edilmiş ve siyaset sahnesinden çekilinmiş.  İster genel merkezin talimatı isterse kendi inisiyatifleriyle olsun ortada bir gerçek var ki İyi Parti Teşkilatı tümüyle görevi bıraktı.

Servet Gürgözeleri  zaman zaman bizler de bu köşelerde görevinden kaynaklı eleştirdik ama samimiyeti ve dürüstlüğüne halel getirecek herhangi bir sözümüz ve yorumumuz olmadı.

Servet Gürgözeler başkanlığında İl yönetim kurulu açıklandığında “emekliler partisi” dedik, seçimler öncesi ve seçim sürecinde teşkilat ve milletvekili adayları arasında bir koordine ve uyum sağlanamadığından söz ettik, dahası kitle partisi olma yerine kapalı ve klik kalmakla eleştirdik İyi parti teşkilatını. 

Halka inilemedi, halkın gönlüne girilemedi ve aday tespitindeki yanlışlıklar sebebiyle 14 Mayıs seçimlerinde de beklenmeyen bir yenilgi alındı. 

Alınan kötü sonuçlarda şüphesiz tüm kusur il teşkilatının değildi. İyi Parti genel merkezi ve özellikle Genel Başkan Akşener’in med-cezirleri, tutarsız açıklamalar ve parti tabanının bir türlü hazmedemediği üstü kapalı HDP ile ittifakı böyle bir sonuç ortaya çıkardı.

Akşener’in son açıklamalarıyla yerel seçimlere tek başına girileceği ve CHP ile ittifakı için “en büyük pişmanlığımdı”  diye tarif etmesi de gösteriyor ki İyi Parti yerel seçimler öncesi yeni bir sayfa açıyor ve kendi değerleri üzerinden büyümenin rotasını belirliyor.

Her ne kadar değişik etkenlerle olsa ve seçimlerde önemli bir başarı elde edemese de saygın kişiliği, beyefendiliği, nezaketi ve toparlayıcı olma özelliğiyle başkanlığını sonlandıran Servet Gürgözeler’den sonra il başkanı olarak kim atanır bilemiyoruz. Ancak kim atanırsa atansın iyi Partiyi zor ve meşakkatli günler bekliyor. 

Genel Merkezin bu yönde bir çalışması yanında yerelde parti adına olmasa da kendi adına il başkanı arama çalışması yapanları da biliyoruz. Ancak görüşümüz o dur ki atanacak il başkanı,  Genel Merkez’den etkili isimlerin teklifi ve desteği ile olur ve arkasında duracak bir irade gösterebilirse böyle bir atama hem etkili hem de başarılı sonuçlar doğurabilir. 

Şimdilerde herkes kendine yakın hissettiği ve ikincil planlar yaparak birilerini il başkanı yapmak isteyebilir ama bunun arkası boş, gücü ve etkisi olmayan kişilerden gelmesinin hiçbir kıymeti olmaz.

Genel Merkez, Elazığ’a zaman ayırmalı, anketler yapmalı mülakatlarla bunu pekiştirmeli ve ardından atadığı il başkanının da arkasında durmalı ki başkan da önce yerel ardından da genel seçimler için programlı bir çalışma içine girsin.