EVET'TE HIZLI YÜKSELİŞ

16 Nisan'da yapılacak ve 18 maddenin halkoyuna sunulacağı referandum çalışmalarında ilginç gelişmeler yaşanıyor

EVET'TE HIZLI YÜKSELİŞ
TAKİP ET Google News ile Takip Et

16 Nisan’da yapılacak ve 18 maddenin halkoyuna sunulacağı referandum çalışmalarında ilginç gelişmeler yaşanıyor. Şimdiye kadar “hayır” kanadına kendini yakın hisseden seçmenlerin “Neden Hayır?” sorularına tatmin edici bir cevap bulamadıkları için önce kararsızlar sonra da evet tarafına geçtiği gözlemleniyor.

“HAYIR”CILARIN GEREKÇELERİ YOK

Referanduma hayır cephesinin en büyük itirazı “tek adam ve diktatör oluşur” yönünde oluşmuş durumda. Ancak geçtiğimiz gün Kılıçdaroğlu’nun “Evet’i’’  eleştirdiği radyo programında verdiği örnek ne yazık ki ana muhalefet partisinin ya da en büyük hayır bloğu temsilcisinin bile referandumun ne getirdiğine dair ciddi bilgisi yok.

 

“HAYIR”CILAR ŞAŞKIN

Referanduma sunulan ve yönetimi çift başlılıktan kurtararak tek çatı altında birleştiren anayasa değişikliğinde başbakanlığın kaldırıldığından habersiz olan Kılıçdaroğlu, başta kendi partilileri olmak üzere her kesimden hayırcıları büyük bir şaşkınlığa ve hayal kırıklığına düşürdü.

“KÖRÜ KÖRÜNE Mİ HAYIR”

Önceki gün konuk olduğu radyo programında tarihi bir gafa imza atan Kılıçdaroğlu, her kesimden insanın alay konusu oldu.  Bu konuda Hürriyet’te bir yazı kaleme alan Ahmet Hakan'a göre bu gaf değil alanen cehalet. İşte Ahmet Hakan’ın Kılıçdaroğlu’nu yerin dibine soktuğu yazısı.

 

GÜLER MİSİN AĞLAR MISIN DURUMU

"CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, bir radyo programında aynen şöyle demiş: Diyelim ki yeni sistemi kurduk. Cumhurbaşkanı başka partiden, başbakan başka partiden... Ne olacak? Nasıl anlaşacaklar?

Hahahahaha! Komik, gerçekten komik... Ağzını her açtığında “tek adam”, her kapattığında “tek adam” diyen Kemal Kılıçdaroğlu...

Yeni sistemi resmen “iki adam” üzerinden tarif ediyor.

Gerçi ben gülmeyi tercih edenlerdenim ama durum aslında tam bir “güler misin, ağlar mısın” durumu... Peki Kemal Bey’in bu yaptığına “gaf” denebilir mi?

Sözlükler şöyle tarif ediyor “gaf”ı: “Yersiz, beceriksiz, zamansız söz veya davranış, patavatsızlık, pot...” Kemal Bey’in söylediği söz... Yersiz bir söz değil ki... Beceriksiz bir söz değil ki... Zamansız bir söz değil ki...

"GAF YAPSA YİNE İYİYDİ ASLINDA"

Ayrıca ortada ne patavatsızlık var ne de pot. Doğru kelime “gaf” değildir burada. Doğru kelime “cehalet” kelimesidir. Alenen cehalet. Resmen cehalet. Gaf yapsa yine iyiydi aslında.

Hiç değilse CHP’lilerin... “E sizin lideriniz de gaf yapıyor, ne var yani?” falan diyerek topu çıkarma imkânı olurdu. Oysa bu topun çıkarılma ihtimali sıfır. “CHP iyi gidiyor” falan diyorduk ya...

Galiba nazar değdi. Kemal Bey siz en iyisi acilen bir kurşun döktürüverin."

 

“EVET”HIZLA YÜKSELİYOR

Kılıçdaroğlu örneğinde olduğu gibi hayır cephesi neden hayır diyeceklerine dair hiçbir ciddi gerekçe ortaya koyamadıkları, hatta yaptıkları konuşmalarla kendi eleştirdikleri sorunların bugün uygulanan yönetim sisteminden kaynaklandığını bir nevi itiraf etmeleri, “evet” oylarının yükselmesini sağlıyor.

“HAYIR”DA KAFALAR KARIŞIK

Referanduma sırf Ak Parti ve Tayyip Erdoğan karşıtlığı üzerinden hayır vermeyi düşünen önemli bir kesim Kılıçdaroğlu’nun bu beyanından ve kendi vicdanlarında hayır oyu verecek geçerli bir gerekçe bulamadıkları için kafalarının karışık olduğu sandık gününe kadar bu kararsızlık halinin önemli oranda “evet”e çevrileceği ifade ediliyor.

 

AVRUPA ÜLKELERİ DE “HAYIR”CI

 Kararsızların dalga dalga “evet” safına geçmelerinin en önemli sebeplerinden biri de Bazı Avrupa ülkelerinin Türk bakanlara karşı son günlerdeki tutumları oldu. Teröre karşı  aleni destek veren, PKK’yı yıllardan beri bünyelerinde barındıran ve mühimmat desteği veren Almanya, Hollanda, Belçika ve diğer Avrupa ülkelerinin bu tavırlarının  Türkiye ve Türk halkı açısından kabul edilebilir bir şey olmadığını düşünen ve bu ülkelerin açıkça “evet” e karşı olduğunu gören kararsız vatandaşlar, Avrupa’ya anlamlı bir cevap için “evet”e  yöneliyorlar hatta aktif olarak seçim çalışmalarına katılıyor.