CHP'nin Elazığ Seçim Koordinasyon Merkezi Yoğun Katılımla Açıldı

CHP’nin Elazığ seçim koordinasyon merkezi yoğun katılımla açıldı. Açılışa CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol da katıldı. Erol burada yaptığı konuşmada Elazığ’da milliyetçilik duygusunun sömürüldüğünü, kutsal değerlerin siyasete alet edildiğini söyledi. Milletvekili Erol, CHP Adayı Av. Coşkun Çağlar Duran’ın seçilmesi halinde Elazığ’ın sosyal belediyecilik anlayışı ile buluşacağını ve bunun kazanımlarının neler olacağını anlattı. 

“NEDEN HAYIR DEMEDİNİZ?”
Elazığ’da milliyetçilik naraları atılmasına rağmen bunun somut karşılığının gösterilmediğine dikkat çeken Erol, “CHP’nin Bu şehir bugüne kadar hep yalan dolanla idare edilmiş. Ne yapılmış? Elazığ sokaklarında milliyetçilik diye, kutsal değerlerimizi siyasete alet ederek palavra atıp gezin. Peki o kadar babayiğitseniz parlamentoda niye İsveç’in NATO üyeliğine “hayır” demediniz? Bunu Elazığ sokaklarından sizlere soruyorum.” dedi.

“BİZE BİR ŞANS VERİN”
Milletvekili Erol, Elazığ halkının kendisine olan güveni boşa çıkarmadığına vurgu yaparak belediyecilik konusunda da şu sözlerle destek istedi: “Sevgili hemşehrilerim, 31 Mart’ta yeni bir sandık önünüze gelecek. Şehrin yeni seçilecek belediye başkanına siz karar vereceksiniz. Sizlerden bir istediğim ve ricam var. Şimdi size soruyorum: Eğer ben Elazığ’dan milletvekili seçilmemiş olsaydım, siz sosyal demokrat CHP’li bir milletvekilini tanıma şansına sahip olacak mıydınız? O Milletvekilinin bu şehir için neler yapabileceğine şahitlik edebilecek miydiniz? Edemeyecektiniz çünkü seçilmeyen bir milletvekilinin neler yapabileceği konusunda bir kanaate varma şanısınız olmayacaktı. Ama siz beni seçtiniz. Günü geldi 2020 depreminden sonra bu şehirde yaşanan bütün olumsuzlukları parlamentoya taşıdım. Sayın Cumhurbaşkanı ile görüştüm. Bakanlarla görüştüm. Buradaki vatanaşlarımızın mağduriyetlerini aradık, vatandaşlarımızın hak mağduriyetlerinin arkasında durdum, bu şehirde yaşanan her soruna sahip çıkarak sizin bana kattığınız bir isme layık oldum: “Elazığ’ın Sesi.” Elazığ’ın sahibi olarak beni tanımladınız ve ben bu görevi yapmanın mücadelesi içerisinde oldum.”

“ELAZIĞ’I SOSYAL BELEDİYECİLİK İLE TANIŞTIRACAĞIZ” 
Sosyal Belediyeciliğe dair önemli konulara değinen Erol: “Şimdi önümüzde yeni bir dönem var. Belediye başkanlığı seçimi bize bir fırsat. Sizi yeni bir belediyecilik anlayışı ile tanıştırmak istiyoruz. Nedir o, sosyal belediyecilik. Belediyenin görevi yalnızca asfalt dökmek, park bahçe yapmak, yol yapmak, bina yapmak değildir. Bu her belediye başkanının işidir. Biz size uçuk kaçık projelerle gelmeyeceğiz. Elazığ’a metro yapacağız, teleferik yapacağız, şunu yapacağız, bunu yapacağız demiyoruz. Bunları zaten teknik olarak yapılması gereken şeyleri belediye başkanlığını aldıktan sonra uzmanlarla planlayacağız. Biz başka bir şey yapacağız. Sosyal belediyecilikle Elazığ’ı tanıştıracağız.” şeklinde konuştu.

SOSYAL BELEDİYECİLİK NEDİR?
Gürsel Erol, sosyal belediyeciliğin kazanımlarını ise şu açıklamayla özetledi:
“Nedir sosyal belediyecilik? Sosyal Belediyecilik bütün hemşehrilerimizin hayatına dokunan, onların yaşam standartlarına katkı sunan, geçimlerini, günlük yaşantılarını düzenleyen bir belediyecilik anlayışıdır. Sosyal belediyeciliğin Türkiye’de birçok başarılı politikaları var. Emeklilerimiz, açlık sınırının altında yaşıyor. Eskiden emekliler çocuklarına yardım ederdi. Torunlarına harçlık verirdi. Şimdi ne yazık ki emekliler ailesinin torunlarının çocuklarının yardımı olmadan aylık geçimlerini sağlayamaz hale geldiler. Biz belediye bütçesinden emeklilere her ay 2 bin lira sosyal yardım katkısı sunacağız. Bu hayali bir proje değil. Bunun gerçekleştiren belediyemiz var. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mansur Yavaş’ın bu uygulamasını alacağız ve Elazığ’da yaşayan bütün emeklilerimize katkı sunacağız. Onların hayatlarına ve geçimlerine destek vereceğiz. Başka ne yapacağız? Annelerimiz için en büyük sorunlardan bir tanesi. Kreş. Sabah işe giden anne, çocuğumu nereye bırakacağım diye düşünüyor. Eğer annesi varsa çocuğunu bırakır ama yoksa bu sorunu yaşar. Belediye kreşleri açacağız. Çocuklar okul öncesi eğitimi alacaklar.”

PROJEYE DESTEK
“Bir vatandaşımız bana döndü dedi ki, “Yahu Sayın Milletvekilim, inanın ki bu kreş projesi var ya o kadar doğru bir proje ki ben çocuğumu annemin yanına bırakırdım. Akşam ne yaptıklarını sorduğumda “anne dizim ağrıdı, başım ağrıdı, belim ağrıdı” diye cevap verirdi. Anneanne, babaanne yanında hastalıklarından bahsedince çocuğun aklında kalan da bu, akşam annesine anlattıkları da bu.”

“HALK EKMEK, SÜT VE SU” 
“Ayrıca bu şehirde halk ekmeği kuracağız. Halk sütü kuracağız. Halk suyu kuracağız. Kamu ihalelerini şeffaf yapacağız. Belediyenin hizmetini herkese adil ve eşit götüreceğiz.”

“LİYAKAT”
“Şuradaki şu topluluğa desem ki “kimin evinde işsiz çocuğu var?” inanın buranın yüzde doksanının evinde işsiz çocuğu ve genci var. Her evde mutlaka bir gencimiz işsiz. Peki soruyorum size; Elazığ’da güçlü bir dayın yoksa, arkan sağlam değilse, Elazığ Belediyesi’nde çocuğunu işe aldırabilir misin? Kamu kuruluşlarında çocuğunu işe aldırabilir misin? Tabi ki hayır. Biz belediyeciliğimizde kimseyi ayırt etmeyeceğiz. Siyasi bir tek referansla belediyeye işçi almayacağız. Hak edeni, liyakatına göre fakir fukaranın çocuğunu alacağız. O belediye Cumhuriyet Halk Partisi’nin belediyesi olmayacak. O belediye halkın belediyesi olacak, Elazığ Belediyesi olacak ve Elazığ Belediye Başkanı Adayımız Coşkun kardeşime söyledim. Dedim ki; “makama oturacağın zaman yapacağın çok önemli bir şey var. Makam odasının kapısını söküp at. Orası halkın odası olacak, orası halkın makamı olacak, orası halkın belediyesi olacak. Protokolü kaldır at. Protokol olmayacak. Biz sokaklardan geldik, bizim de ailemiz fakirlik gördü. Biz de çaresizliği umutsuzluğu yaşadık. O kapıdan giren herkese umut olacaksın. Adil olacaksın, şehirdeki herkesin Belediye Başkanı olacaksın” dedim. Adayımız Coşkun Çağlar kardeşim çok güzel bir düşüncesini ifade etti. Dedi ki, “her aday Elazığ’a partisinin bayrağını asacağını söylüyor. biz Elazığ Belediyesini aldığımızda CHP bayrağını asmayacağız, biz Elazığ Belediyesine Türk Bayrağı asacağız.”

“HER PARTİDEN BİR BAŞKAN YARDIMCISI”
“Her partiden bir belediye başkan yardımcısı yapacağız. Milliyetçi Hareket Partisi’nin eğer grubu varsa MHP’li bir başkan yardımcısı olacak. YRP’nin grubu varsa bir başkan yardımcısı olacak. Ak Parti’den bir belediye başkan yardımcısı olacak. Çünkü o belediyede kimse kendisini dışlanmış hissetmeyecek. Kimse “ben oy vermedim, oraya gidemem, benim sorunum çözülemez” diyemeyecek. Elazığ Belediyesi halkın belediyesi olacak. Biz sosyal belediyecilik anlayışıyla vatandaşın hayatına dokunacağız. Belediye bütçesini çar çur etmeden, müteahhitlere peşkeş çekmeden sosyal konutlara ve halkımıza kullanacağız.”

“RESMİ BAYRAMLAR ESKİDEN OLDUĞU GİBİ COŞKUYLA KUTLANACAK”
“Birçok hemşehrimiz hatırlar ki eskiden resmi bayramlarımız Gazi Caddesi’nde Fener Alayıyla kutlanırdı. Ama şimdi nerede kutluyoruz? Hani Milliyetçiyiz, yurtseveriz, vatanseveriz, hani devletçiyiz ya (!) nerede kutlanıyor bizim resmi bayramlarımız? Kapalı salonlarda, otellerde kutlanıyor. Biz Elazığ’ı uzay çağına götürmeyeceğiz, biz Elazığ’ı tarihimize geri götüreceğiz.”

“ELAZIĞ’I GEÇMİŞE GÖTÜRECEĞİZ”
Biz Elazığ’ı geçmişimize götüreceğiz, bundan sonra Elazığ’da her resmi bayram Gazi Caddesi’nde fener alaylarıyla, coşkuyla kutlanacak. Cumhuriyetimizi de Atamızı da Mustafa Kemal Atatürk’ü de coşkuyla anacağız ve coşkuyla kutlayacağız. Elazığ’ın öyle bir kültürü ve o kadar da komşuluk ilişkileri var ki, medeni ve insani ilişkileri gelişmişti ki bizim eskiden çay bahçelerimizde, parklarımızda kadınlara özel etkinlikler olurdu. Vatandaşlarımız o parklara aileleriyle gider zaman geçirirdi. Elazığ geçmişte olduğu gibi doğunun Paris’i yapacağız. Herkes bu şehre inanacak. Bize güvenin ve inanın, bakın çok partili sisteme geçtiğimizde o tarihten bugüne kadar, yaklaşık 70-80 yıldır burada Cumhuriyet Halk Partisi hiçbir dönem belediyeyi alamamışız. Sizler CHP’li bir belediye dönemini hatırlayamazsınız, çünkü yok. Ama şimdi CHP’li bir belediye başkanına fırsat verirseniz, biz size burada ayrıcalıkları yaşatma şansına sahip olacağız. Burada bizim farkımızı yaratmış oluruz. Sevgili hemşerilerim beni seçmeseydiniz, beni denemeseydiniz Cumhuriyet Halk Partili bir vekilin Elazığ’daki varlığından haberdar olacak mıydınız? Siyasette yarattığım farklılığın farkına varacak mıydınız? Varamazdınız, şimdi sizden yeni bir yetki istiyoruz. 70 yıldır bizim yönetemediğimiz bu şehrin yetkisini bize verin, bizlerde farklılığı yaratalım. Size hizmet edelim, çocuklarınıza sahip çıkalım. Bu kente adil bir belediyeciliği getirelim adamı olanın işi görüleni değil. Tam tersine hak edenin işinin görüldüğü bir belediye yaratalım. Elazığ belediyesinin yaptığı işleri görüyorsunuz, iyi işler de yapıldı. Bunlar tek başına yeterli değil, insan hayatına dokunan insanı önceleyen bir belediyecilik anlayışını geçmişten günümüze kadar Elazığ’da uygulanmadı. Bizlere fırsat verirseniz, Çağlar başkanı Elazığ Belediye Başkanı seçerseniz inanın ki beni seçtiğinizden nasıl pişman olmadıysanız Çağlar başkanın seçilmesinden de pişman olmayacaksınız. Eğer size verdiğimiz sözleri tutamazsak, sizleri mahcup eder yalan söylersek sizlere söz veriyorum bizi bu sokaklarda gezdirmeyin. Bizlere “sizlerde diğerleri gibi çıktınız yalan söyledin bak belediye ne halde” deyin. 

“ELAZIĞ’DA DEĞİŞİM İÇİN BİZE OY VERİN”
“Bizlere çocuklarınızın, bu şehrin geleceği için bir fırsat verin bu dönemde bize oy verin bizi deneyin diyorum. Sevgili hemşerilerim, sizden değişim için gelişen ve değişen bir Elazığ için, sosyal belediyecilik için, adil bir hizmet için herkesin belediyesi olması için 31 Mart günü belediye başkanlığına oy istiyorum. Ben Çağlar başkana kefilim, bizim siyaset dilimiz, devletçiliğimiz, milliyetçiliğimiz, vatan severliğimiz, inançlara olan saygımız verdiğimiz değer aynı. Ben neysem Çağlar başkanda o biz yol arkadaşıyız, bu yola birlikte çıktık, birlikte yürüdük. Bize destek verirseniz Elazığ’ı siyasetini değiştireceğiz Elazığ Belediye Başkan adaylığını başkanlıkla taçlandıracağız. Herkesin belediyesi yapacağız, ben bugün burada bu coşkuyla bizi karşıladığınız için hepinize canı gönülden teşekkür ediyorum.”