Boşa Heyecan Yapmayın!
Elazığ olarak bizler her ne kadar var olan, mevcutta olan ve ciddi bir potansiyel halinde bizlere bakakalan tarihi ve turistik değerlerimizi değerlendiremesek de şehrin dört bir köşesinden tarih ve medeniyet fışkırmaya devam ediyor.
Bugüne kadar elde edilen objeleri sergileyecek bir müzemiz olmasa ve eserlerimiz depolara bırakılarak terk edilse de Elazığ şehir merkezine 14 kilometre uzaklıkta bulunan Salkaya köyünde tesadüfen bulunan ve üzerinde çeşitli desenlerin yer aldığı mozaik desenli yapı yeni bir heyecana sebep oldu.
Bulunan mozaik üzerinde Kültür ve Turizm Bakanlığı koordinesinde Elazığ Müze Müdürlüğü tarafından kazı ve kurtarma çalışmaları başlatılmış, yapılan kazı ve kurtarma çalışmaları neticesinde mozaik alanı genişletilerek 84 metrekareye kadar yayılmış. Salkaya ve civarı bu bulgulara birlikte âdete bir açık hava müzesine dönmüş durumda.
Harput da böylesi bir özelliğe sahip olmasına rağmen Elazığ Belediyesi dışındaki tüm ilgili kurum ve kuruluşların uzaktan bakıp edebiyatını yaptıkları, buzluk mağarasını dahi ziyarete açamayan bir mantıkla bu eserler nasıl turizme kazandırılır merak etmiyor değiliz.
Bu köşelerden yıllardan beri yazdık, çizdik. Sadece eleştirmeyip önerilerde de bulunmamıza rağmen başta valiler olmak üzere tüm ilgili kurumlar derin bir sükûta bürünmekle kalmayıp muhacir inadına bürünüp ısrarla kılını bile oynatmadılar.
Vali Çetin Oktay Kaldırım dışında hiç bir valinin gündeminde Elazığ turizmi ciddiyetle yer almadı. İşin daha da garip tarafı bunu dert edinen bir bürokratlarımız da olmadı. Tabi sonuçsuz ve göstermelik toplantıları saymazsak. Neymiş Salkaya’da tarihe ışık tutmakla birlikte turizmimize katkı sunacak önemi bir mozaik bulunmuş. Valla mozaik değil, kral hazineleri de bulunsa, Göbeklitepe misali önemli kalıntılara da ulaşılsa yetkililerin bununla uğraşacak zamanı ve heyecanı yok. Şehir olarak boşa heyecan yapmayalım…
