E.Eren KURNAZ

TERMİNATÖRLER

E.Eren KURNAZ

Sahasında Giresunspor’u ağırlayan Elazığspor, rakibini 2-0 yenerek üst üste ikinci iç saha galibiyetini alarak taraftarlarını sevindirdi. Eksiklerinin fazlalığı ve kadro derinliğinin kısıtlı olmasının verdiği tedirginlik dışında, umutla baktığımız Giresun Spor maçından alınan üç puan; dağılan kara bulutların geriye bıraktırdığı bahar havasının getirdiği rüzgar ile camianın kenetlenmesine sebep oldu.      Kenan, Mesut ve Binya’nın sakatlıları, Berk’in cezalı, Ümit’in formsuzluğu sebebi ile oldukça eksik bir kadro ile maça çıkan Ogün Hoca; kalede Çağlar’a, savunmada, Ali Fırat-M. Yiğt- M. Kalkan ve Onur’a, orta sahada, Çağrı- M. Kayalı- Traore- Tom ve Hakan Bilgiç’e tek forvette de Ömer Yıldız’a forma vererek yine doğru tercihler ile maça damgasını vurdu. Ali Fırat’ı sağ beke çekerek Hakan Bilgiç’i sol öne sürerek, haftalardır formsuz olan Ümit’in yerine Ömer Yıldız’ı tercih ederek doğru hamleler yapan Ogün Hoca, en önemlisi Çağrı-Traore-M. Kayalı üçlüsü ile dinamik bir orta saha yaratarak takımın çıkış yakalamasında önemli işlere imza attı. Çağrı’nın defansın hemen önünde tek ön libero olarak savaşan bir yapıda mücadele etmesi, Traore ve M. Kayalı’nın hemen Çağrı’nın önünde ileri geri iyi işler yapması son maçların en göze çarpan oyun taktiği idi. İskeleti oluşan takımımızda her değişen oyuncunun oturan takımda sırıtmadan tempoya ayak uydurması ciddi teknik başarıdır. Ali Fırat ve Ömer Yıldız’ı bu tespitimize örnek olarak gösterebiliriz. Sağ önde tek başına hücum yapan Tom’un arkasında sadece savunma yapan bir Ali Fırat görmek hiç de garibimize gitmiyor. Sol önde çok fazla yaratıcı olmamasına rağmen temposu ve oyun bilgisi ile doğru işler yapan Hakan Bilgiç, her zaman ki gibi takımın kurtarıcı jokeri gibi bir rol alıyor. Kadro derinliği çok fazla olmayan Elazığ Spor’da birden fazla mevkide oynayabilen oyuncu sayısının fazla oluşu en önemli artımız diye düşünüyorum. Zira Hakan Bilgiç, Çağrı, M. Kayalı, Traore, Mesut, Binya, M. Kalkan gibi oyunculara sahip olan Ogün Hoca, bu isimleri en ekonomik ve en doğru şekilde oynatarak verim almayı başarıyor.      Ömer Yıldız, hava toplarındaki başarısı, rakip savunmaya uyguladığı pres,  kazandığı topları olumlu kullanması ve duvar olabilme özellikleri ile göze batan bir performans sergiledi ve  Ümit Tütünci’nin neden haftalardır eleştirildiğini herkese gösterdi. Çekinmeden cesaretli bir şekilde Ömer Yıldız’a, Ali Fırat’a, hatta Görkem’e şans veren Ogün Hoca ve ekibini tekrar tebrik ediyorum.      Maçın ilk 20 dakikasını tempolu ve disiplinli bir şekilde oynayan her iki takım, izleyenlere futbol dersi verdiler. Savunma oyuncularını öne çıkararak oyunu daraltan, dar alanda sürekli pres yapan her iki takım taktik anlamda güzel örnekler verdiler. İlk hatayı yapan takımın aleyhine devam edecek maçta; Hüsamettin Tut, Tom’a güzel bir asist yapınca maçın dengesi değişti.  Kısa düşen topu ustaca filelere gönderen Tom, 33’üncü dakikada takımımızı 1-0 öne geçirdi. 41’inci dakikada M.Yiğit’in güzel pasını daha güzel bir vuruşla tamamlayan Traore maçı 2-0 a getirerek maça damgasını vurdu. Takımımızın iki vurucu timi, Terminatörü Tom ve Traore skora etki eden performansları ile izleyen herkesi adeta büyülediler. İki farklı yenik duruma düşmenin verdiği stres ile Onur’a dirsek atan Abwo kırmızı kart ile oyun dışı kalırken Elazığ Spor’un ekmeğine yağ sürdü. İlk yarıda rakibine oranla daha iyi oynayan takımımız Tom ile net bir gol fırsatından daha yaralanamadı. Direkten dönen top, beklide tarihi farkın önüne geçti. Tabi Elazığ Spor’un rakibinden daha iyi görünmesinde ki en önemli sebep de, Giresun Spor Hoca’sı Mustafa Kaplan’ın tercih ettiği kadronun de etkili olduğunu söyleyebiliriz. Elazığ gibi zor bir deplasmanda dört hücumcu ile maça başlamak ciddi bir hataydı. Rakibini hafife almış ki Mustafa Kaplan, Abwo-Recep Aydın-Volkan Okumak ve Özgürcan dörtlüsü ile maça başladı ve orta sahayı Elazığ Spor’a kaptırdı. M. Kayalı ve Traore’ye oldukça fazla boş alan bırak Giresun Spor bunun faturasını ağır ödedi.      İkinci yarıda rakibine oranla daha iyi oynayan Giresun Spor, on kişi olmasına rağmen daha iyi pas yaptı. Net gol pozisyonu bulmasa da Elazığ Spor’a oranla daha diri göründü ve daha doğru işler yaptı. 2-0 önde olmasının verdiği rahatlıkla maçı rolantiye alan takımımız, hafta içindeki kupa maçının da yorgunluğu ile oyundan düştü. Maçta ki tek eksiğimiz ikinci yarıdaki düşük tempomuzdu. Tom ve Hakan Bilgiç ile net pozisyonlar bulsak da farkı arttıramadık. Elazığspor’ geldiği günden beri en rahat maçını oynayan Çağlar, kalesinde bir iki cılız şut dışında tehdit yaşamadı ancak yan toplardaki hataları gözümüzden kaçmadı.      Hafta içi kulüp lisansı alan Elazığspor’da, eski yabancı oyunculardan kaynaklı problemlerin çözüldüğü haberleri ile şehre güven veren yönetim, önemli işler başardı. Olası -3 puan silme ihtimali alınan lisans ile ortadan kalktı. Bilica ile olan problemlerin çözülmesi de olası -6 puan silme cezasını ortadan kaldırarak geleceğe umutla bakmamıza sebep oldu. Serdar Gürler’in eski takımı ile varılan mütabakat da ise olası küme düşme tehlikesi de ortadan kalktı diye düşünüyorum. Sadece Serdar Gürler’in ödenmeyen yetiştirme bedeli yüzünden sıkıntı yaşadığımız haberleri kulağımıza gelse de kesin bir kararın olmaması sevindirici gibi görünüyor. Bu ciddi yönetim başarısını da belirtmeden geçmemek gerekiyor. Emeği geçen herkesi tebrik ederken alınan üç puandan dolayı teknik heyet ve futbolcularımızın da kocaman bir alkışı hakkettiğini söyleyebilirim. SAYGILARIMLA

Yazarın Diğer Yazıları