Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

DEZENFORMASYON KAVRAMI

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Mutlaka bilmemiz, üzerinde ciddiyetle düşünmemiz gereken hayati kavram;

“Dezenformasyon…”

Dezenformasyon nedir; “haberin tahrifi…”

Üzerinde düşünülerek, kasıtlı olarak, ‘bilginin çarpıtılması…’

Millet olarak, “Televizyon başında en fazla vakit geçiren ülkeyiz!”

Gün içerisinde, ‘330 dakika’ Saat olarak da, ‘5, 5 saat…’

Yaklaşık olarak bir günün, ‘yüzde 23’leri…’

Şöyle bir düşünelim;

Yerküresinde, 200’ün üzerinde ‘Haber Ajansı…’

“Bir günde milyonlarca kelimeden oluşan yeni bilgiler yayınlanıyor!”

Ve sizler o bilgilere gün boyu sahip oluyorsunuz!

O bilgilerle boyanıyorsunuz!

O bilgilerle beyin jimnastiği yapıyorsunuz!

Günler, haftalar, aylar, yıllar… Korkunç bir beyin yıkama…

O sebepledir ki, “Dezenformasyon Kavramı” üzerinde durulmalıdır

Doğru bir zemin üzerinde… Doğru bilgiler üzerinde yürümeliyiz!

 

Dezenformasyon; ‘haber değil…’ Haberin tahrif edilmesi…

“Kasıtlı olarak yanlış bilgilendirme…”

Dezenformasyonun eş anlamlısı neydi, “Bilgi çarpıtma!”

 TDK sözlüğünde, “Bilgi Çarpıtma…” şöyle tarif edilir;

“Kişiyi veya kurumu herhangi bir konuda bilinçli olarak;

Gerçeği saptırarak yanlış bilgilendirme…”

Burada, ‘aleni bir kasıt…’ söz konusudur.

“Bilgi kirliliği…”

Bu kirliliğin hedefi ne olabilir;

“Doğru bilgiye ulaşımı zorlaştırmak…”

Medya diliyle ifade ederseniz;

“Bilinçli olarak kitleleri yanış yönlendirmek amaçlı yapılan eksik habercilik,

Veya yalan habercilik…”

Soğuk Savaş Dönemlerinde bunu yaşadık…

 “Kitleler Psikolojisinde…” dezenformasyon/ yanıltma haber etkileyici bir güçtür!

Ve günümüzde de maalesef yaşamaktayız!

Kasıtlı olarak bilgiyi çarpıtmak isteyenler nasıl bir yol takip ediyorlar;

“Doğrudan yalan bilgi üretiyorlar…”

“Bilgiyi yalan olan başka bir bilgi ile bütünleştiriyorlar…”

“Bilgiyi eksik sunuluyor… (gerçeklerin üzeri örtülüyor)

Gazeteciler için, ‘iyi ve doğru bilgi hayati önem taşır’

Ama büyük bir marifetle yapılan dezenformasyon’ ölümcül olur.

O sebepledir ki inancımız, “aldatan bizden değildir!” diyor

 

İlk dezenformasyon haberi, ‘şeytan Hz. Adem’e yapacaktır’

A’raf Suresi 17. Ayette şöyle buyrulur;

“Sonra elbette onlara önlerinden, arkalarından, sağlarından, sollarından sokulacağım

Ve sen onların çoklarını şükredenlerden bulmayacaksın.”

A’raf Suresi 20. Ayette ise şöyle buyrulur;

“Derken şeytan, kapalı olan avret yerlerini birbirine göstermek için

Onlara fısıldayıp kafalarını karıştırdı

Ve “Rabbiniz size bu ağacı sırf melek olursunuz

Veya ebedi yaşayanlardan olursunuz diye yasakladı” dedi”

Dezenformasyon haber karşısında Kuran bizleri uyarıyor;

Hucurat Suresi 6. Ayette şöyle buyrulur;

“Ey iman edenler! Şayet bir fasık (yalancı/ günahkâr) size bir haber getirirse,

Doğruluğunu araştırın. (Yoksa) bilmeyerek bir kavme kötülük eder de,

Yaptığınıza kesinlikle pişman olursunuz.”

Fetzer; dezenformasyon hakkında şu ifadelere yer verecektir.

“Daha geniş anlamda ise “eksik, yanlış ya da bir başka deyişle

İnandırıcı olmaktan uzak bilgilerin,

Belli bir kitleyi gerçekler hakkında yanıltmak amacıyla yayılmasıdır

Kasıtlı olarak yanlış bilgilendirmeye, ‘şeytani bir eylem…’ diyebiliyoruz.

İnancımız, “Bizi aldatan bizden değildir!”

İnancımız,  “Ne zulmediniz, ne de zulme uğrayınız!”

İnsanları aldatarak hayatınızı kazanamazsınız!

Kul hakkıyla, ‘cehennem yakıtını…’ ellerinizle hazırlamış olursunuz.

Dezenformasyonla içiçe bir kavram; “Bilgi Savaşları…”

İnsanlık tarihinin en amansız ve acımasız savaşları…

Bu savaşlar, ‘yalanı marifet olarak…’ nitelendirir.

Basının ilkeleri arasında neler vardır;

“Gerçek, Doğru, Tarafsız, Araştırmacı ve dürüst…”

Bu ilkeler, ‘samimi olarak korunursa…’

Gazetecilerin, ‘en önemli kalkanı…’ olur.

Özetle şunu ifade edelim;

“Dezenformasyon Kavramı…” iyi izah edilmelidir!

İyi anlatılmalıdır…

Anlatılırken de, ‘yakın tarihimizden örnekler…’ verilmelidir.

Gıybeti bir dörtlüğümüzde şöyle izah ederiz;

“Gıybet olur,

Her kem söz gıybet olur.

Yalanın adı, iftira;

Sızlatır, gıybet olur…”

Bizim inancımız, “Zannı da yasaklıyor!”

Ayet, “Hâlbuki onların bu hususta hiçbir bilgileri yoktur.

Sadece zanna uyuyorlar.

Şüphesiz ki zan ise haktan bir şeyi fayda vermez” (Necm, 28)

Zan, “kesin bilgiye dayanmayan şey!”

“Vehim ve kuruntu.”

“Yanlış bilgi veya tahmin.”

“Sanma, sezme, şüphe.”

Dezenformasyon Kavramı, “Asrımızın Kavramıdır!”

Bu kavram üzerinde, ‘sıklıkla çalışalım’

Hiç değilse, ‘tarihi veballerin de…’ önüne geçelim

19. yy’a gelindiğinde, ‘Haber Ajansları…’ yerküresini kuşatmaya başlayacak

Uluslararası düzeydeki ajanslar; ‘yerküresini aralarında paylaşacaklar’

Birbirleriyle irtibatlı olarak çalışmalar yürütecekler…

“Yapılanma, güç ve etkileme…” farkında olmadan evlerinize kadar girecektir.

Gün gelecek sizleri de etkileyecektir.  Ve etkilemektedir de…

İsra Suresi 72. Ayette şöyle buyrulur;

“Kim bu dünyada kör ise ahirette de kördür!”

Gözümüzü, gönlümüzü, ufkumuzu açacağız…

Bizlerde sıklıkla kullanılır; “Basireti bağlanmak…”

“İyi düşünemez, gerçeği göremez bir duruma düşmek”

“Dezenformasyonda ki hedef, ‘basiretin bağlanmasıdır…’

 

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları