RUSYA'NIN CÜRETKÂR TAVRI

 Aslında bugün ki köşe yazımı milletvekillerimizin yeminlerini gerçekleştirmesinden ve aktif vekillik yaşamlarına başlamalarından ötürü vekillerimizden beklentilerimiz içerikli bir yazı yazmaktı. Gelin görün ki hemen sınırımızın yanı başında soydaşlarımız olan Türkmen kardeşlerimize yönelik Rusya, İran ve Esed güçlerinin saldırıları önceliğimi bu noktaya itti. Herkesin malumu üzere Suriye'deki iç savaş 5. yılını doldurmak üzere. Bizde ülke olarak 5 yıldır Suriye ile alakalı sürekli gündem oluşturmakta ve siyasi söylemler üretmekteyiz. Ara ara o bölgeye girip istikrarı sağlamayı ima ettiğimizde Avrupa'nın bir çok ülkesi girmemizin yanlış olacağını buna müsade edemeyeceklerini ancak girilirse bile sadece IŞİD'i hedef seçmemizi aksi durumda kendilerininde olaya müdahil olabileceklerini ifade ettiler. Yani resmen ve alenen aba altından sopa gösterdiler. Biz ülke olarak, ta en başından beri bu olaya yarı aktif şekilde müdahil olup söylemden öteye o bölgede hiçbir yaptırım ve kazanım elde edemez iken Rusya aniden ve dünya kamuoyunu bilgilendirmeksizin 4.000 askerini Suriye'ye yığdı ve fiili olarak Suriye'ye yerleşti. Daha düne kadar bize oraya girmemizin evrensel barışa ve hukuka aykırı olduğunu söyleyen dünya kamuoyu ve Avrupa birliği bu durum karşısında 3 maymunu oynuyor ve olaya kayıtsız kalıyor. Rusya tavrını en başından beri Esed'in yanında koymuş el altından silah ve lojistik destek sağlıyordu. Taki Esed'in düşmesi belirgin hale gelinceye kadar. Artık gizli olan hiçbir şey yok kartlarını açık şekilde oynuyor. Bizi çok yakından ilgilendiriyor olmasına rağmen bizde Rusya'nın bu kabul edilemez çirkin tavrını sadece izlemekle yetiniyoruz. Rusya girmesine meşruluk kazandırmak için '' Ben IŞİD ve terörizm ile mücadele etmek için giriyorum '' dese de bugün ne IŞİD nede terör ile alakası olmayan soydaşlarımız Bayırbucak Türkmenlerine acımasız ve orantısız güç kullanarak saldırıyor. Rusya bu cüretkar tavrının ucunun bize dokunduğunu çok iyi biliyor ve bu yaptıklarının Türkiye'nin sinir uçlarını tahrip edeceğini bile bile isteye isteye yapıyor. Sergilediği yaklaşım resmen Türkiye'ye meydan okumaktır. Hani eski dönemlerde mahdigerede kavga çıkar karşı taraf mazlum olana tokat atar '' Sen git ağabeylerin, büyüklerin gelsin '' der işte bu hadisede aynen bundan ibarettir. Besbelli Rusya artık gözünü Orta doğu'ya dikmiş ve yalnızda değil. İran, Suriye ve Çin'in de desteğini almış durumda. Rusya kendi gücünden emin. Türkiye her ne kadar bölgede yalnız görülmese, ABD, İsrail, İngiltere, Almanya müttefiklerimiz gibi davransa da güvenemeyeceğimiz sırtımızı rahat bir şekilde yaslayıp Orta doğu'ya gönül rahatlığı ile giremeyeceğimiz gün gibi aşikar. Çünkü bu dörtlü bizi defalarca PKK, Irak ve Suriye politikasında sattı. Rusya savaş sanayisinden, ekonomiye, teknolojiden iç barışına kadar bizden çok iyi durumda. Çok önemli Nükleer silah ve konvansiyonel güçlere sahip. Biz ise hala daha piyade tüfeğimizi, yerli tankımızı, yerli helikopterimizi yapmamızın gururunu yaşadığımız dönemlerden geçiyoruz. Rusya'da iç barış var ve ayrışma yok ama biz içeride ve dışarıda 20 parçaya bölünmüş durumdayız. Yıllarca içi boş işlerinden peşinden koştuk zaman kaybettik. Son 20 yıla bakın başörtüsünü, balyozu, Ergenekon'u, Cemaat yapısını, Anayasayı vb. şeyleri konuşarak dünyanın nereden nereye geldiğini gözden kaçırmışız. Bugün sesimizi gür şekilde çıkaramıyoruz. Şayet bugün ekonomisinden silah sanayisine, biliminden teknolojisine, eğitiminden tarımına kadar güçlü bir Türk-İslam birliğimiz olsa idi yine bu tavrımı takınırdık, yoksa '' Halep orada ise arşın burada '' Diyerek Rusya'nın karşısınamı dikilirdik? Vakıaya doğru bakalım doğru analiz yapalım, Rusya aslında Türkmenlere saldırmıyor Rusya aslında Türkiye'ye saldırıyor. Bizi savaşa davet ediyor. Umarım Türk-İslam alemi bu olup bitenlerden kendine pay biçer ve olası büyük bir savaşa karşı birleşir kenetlenir her alanda içeriği dolu bir ümmet ve soy birliğini kurar aksi durumda KURT KANUNUNDA DÜŞENİ YERLER. Bu bölgede bayrağın dalgalanıyor ve bu toprakları anayurt edindi isen her an her şeye hazırlıklı olacaksın. Er yada geç Türkiye bu ateşin içine çekilecektir önemli olan hazırlıklı yakalanmaktır...