Rüveyda Sadak

Bu Matematik Değil

Rüveyda Sadak

Her dönem gibi bu dönemin de bittiğini “Karne” ile görsele yansıtmıştı, geçen hafta. Karneler alındı ve sonrası hep bildiğimiz ritüellerden güzel bir gelenek, karne hediyesi gündeme gelmeye başladı. Hani hediye derken bu sadece sembolik bir kültür değer aslında, miktarı belirleyen yine ödüllendiren kişi oluyor. Amaç, tavan değil taban olmalı ki karneler kolayca ödüllendirilsin, arz karşısında üst bir talep değil. Böylece ödüllendirmenin önemli olduğunu belirtmekte fayda görüyoruz. Okul, ders, çalışma sempatisinin öğrenci için yeteneği tamamlayıcı işlevini de ekleyelim. Ekonomik hesaplamalar bireysel inisiyatif kapsamında tabiî ki. Şimdi ödüllendirme denince de akla hep uç’larda tahmin edilen meblağ göstergeler gelir. Yani çıta yükseldikçe yükselir. Bazen bir bilgisayar ve bazen de bir kitap, kalem ya da herhangi bir ürün ile öğrencinin çalışmaları karneden sonra aldığı ödül ile karşılığını bulmuştur. Buraya kadar her şey normal seyirlerde iyi gidiyor. Tercih serbest. Önemli olan çalışmanın önemini öğrenciyi ödüllendirerek taçlandırmaktı.

Eee… Peki ama iyiye de tezat var gibi. Nedir o? Birkaç gün önce bir detay düşündüren manşet, ‘Karne Hediyesi Et’ şeklinde bir görüntüydü. Bu ne olabilirdi ki? Ve derken, asparagas özellikli olduğu fark edildiğinde, fiyasko sonuç göstermesi de bir o kadar şaşırtıcı değildi.

Haberin öznesi, 8 yaşlarında bir çocuk. Karne hediyesi önceden belirlenmiş ve sabit. Herhangi bir sorun yok. Karne için hediye edilecek ürün, ‘Bilgisayar’

Et değil yani. Hem et, ne alaka öyle değil mi? Süslendirilerek (!) renklendirildiği zannedilen karne, öğrenci ve et ile neticelendirilen anlam verilemeyen türlü senaryolar…

Rutin olarak sürekli gidilen kasap ve doğal esprili diyaloglar. Arada içeriğe uyum sağlaması açısından denk gelebilmesi için çocuk öznenin bihaber yanılsamasına da dikkat etmeyen olmamıştır. Burada et fiyatları, maksimum, minimum değer çarpımı gibi hiçbir fiyat dengesi ve sistem matematiği söz konusu değil. Ve söz konusu olan, belirtilen neyin ifadesiydi? Acaba doğru neydi ki çünkü yanlış hep var. Bu kolektif ilerlemeyi (!) neye borçluyduk/borçluyuz?

Yazarın Diğer Yazıları