Cengiz GÜLAÇ

Mehmet Ağar ve 28 Şubat

Cengiz GÜLAÇ

                Sanırım içinizde “Cambaza bak” deyimini duymayan yoktur. Yine de kısaca ne anlama geldiğini hatırlatalım…

                Eskiden kalabalık sokaklarda veya caddelerde halkı eğlendirmek için apartmanlara ip gerilirmiş ve üzerinde cambaz isimli kişiler çeşitli gösteriler yaparmış. Cambazın bu tehlike dolu gösterisinin heyecanına kapılan halkın arasına hırsızlar girer ve insanların değerleri eşyalarını el hüneriyle soyarlarmış. Bazen de cambazlar bu hırsızlarla ortak çalışırmış…

                Sonraları “Cambaza bak” deyimi farklı anlamlarda kullanılmaya başlamış: “Bazen insanlar kendilerine sunulan meselelere odaklanırken aslında perde arkasında çok farklı amaçlar güdülmektedir…”

                                                  *****

                1960 Darbesinde cambaza baktık. Bu ülkenin biri Başbakan olmak üzere 3 değerli ismi idama yürüdü.

                Cambazın sunduğu oyunu izlerken aslında kötüye giden Türkiye ABD ilişkisini ve Türkiye Rusya yakınlaşmasını görmedik.

                Belki görmek istemedik veya göremedik…

                1980 Darbesinde cambaz bize başka bir oyun gösterdi. Üç vakit sonra Yunanistan’ın NATO’ya girmesine onay verdik.

                Ve daha bir sürü şey…

                Sonra cambaz 28 Post Modern Darbesini sahneye koydu.

                Cambaz, “İrtica geliyor, laiklik abdestimiz bozuldu!” dedi…

                Biz kafamızı kaldırıp cambazı izlerken, az sonra sokağa cambazın iş tuttuğu Kemal Derviş girdi!

                Cebimizi yoklasa razıydık. Ara ara pandik de atıyordu!

                Gerçi o günlerde yediğimiz pandiğin hafif bir keyfi var gibiydi ama meselenin aslını öğrenince!...

                Neyse…

                Son anlattığım 28 Şubat isimli cambaz oyununda bence hep bir şeyi eksik tartıştık.

                Evet, kabul ediyorum. 28 Şubat’ın bir numaralı mağduru rahmetli Erbakan’dır,…

                Evet, kabul ediyorum. Adı post modern de olsa meşru hükümet bir darbeyle yıkılmıştır…

                Peki ama 28 Şubat’ın taşları cambazlar tarafından örülürken o dönemin en çok saldırıya uğrayan ismini neden 28 Şubat Darbesinden ayrı konuşuyoruz?

                Sayın Mehmet Ağar.

                Mesela ben bu ilişkiyi çok merak ediyorum.

                Susurluk kazası adı altında 28 Şubatın cambazları hiç mi bizi manipüle etmedi?

                O dönem PKK ile mücadele ne aşamadaydı, sonraları hangi evreye döndü?

                Tamam, Sayın Mehmet Ağar tüm kariyeri boyunca “Bakın konuşurum haa!” dememiş diye,

                Tamam, Sayın Mehmet Ağar Ahmet Davutoğlu gibi vukuatsız kabadayı edasıyla “Konuşursam neler neler olur!” demiyor diye,

                Tamam, Sayın Mehmet Ağar ABD ve FETÖ sufleli, Arap kucağında cilveli, botokslu hikayeler anlatmıyor diye,…

                Bu 28 Şubat cambazları her bir şeyi kötü yaptı da, Sayın Mehmet Ağar’a yaşatılanlarda hiç mi rolleri yok diye sormayacak mıyız?

                Ben olsam sorardım…

                                                 *****

                Bugünü mü merak ediyorsunuz?

                Aslında tek bir soruyla çok şey anlatmak mümkün.

                Düşünün, mesela Sayın Mehmet Ağar bugün altılı masanın ortasında, kenarında, köşesinde bir yerde oturuyor…

                Acaba o durumda, bugün saldıranlar ne derdi?

                ………………………..!

                Sizinle aynı fikirdeyim!

                 

               

                 

Yorumlar 1
Serkan 31 Ağustos 2022 12:35

Cengiz bey çok güzel bir yazı olmuş. Vizyoner bakış açınızla geniş kapsamlı bir sürü vakayı bu kadar net ve özet anlatabilmek her yazarın harcı değildir. Kaleminize sağlık

Yazarın Diğer Yazıları