Cengiz GÜLAÇ

ARSLAN VE DUMANDAĞ

Cengiz GÜLAÇ

Hafta sonunu hareketli geçirdik. Elazığ Ticaret Odası’nda ve Ticaret Borsası’nda seçim vardı. İki önemli seçimi kazasız, belasız, şehrimize yakışan şekilde yaptık.

            ETSO Başkanlığını Sayın Asilhan Arslan kazandı. Asilhan Beyi de, rakibi olan İdris Beyi de tebrik ederim. Her iki aday da seçim süresince elinden geleni yaptı. Sonuçta birisi kazanacaktı. Şehirde gerginliğe sebep olmadan, centilmence kampanyalarını yürüttükleri için her iki aday da teşekkürü hak ediyor.

            İki adayın da listelerinde çok değerli isimler vardı. İdris Başkanın da, Ali Şekerdağ’ın istifasından sonra yüklendiği başkanlık performansının beklenenden yüksek olduğunu söylemeliyiz.

            Ticaret Borsası başkanlığını ise yine Sayın Mehmet Ali Dumandağ kazandı. Seçim sonrası Sayın Dumandağ’ın rakibi Sayın Yavuz Oğuz kazananı tebrik etti, itirazlarını gayet seviyeli bir şekilde dile getirdi. İki adayın da demokratik tavrı çok hoşuma gitti. İtiraz eden kırmadan, nazik bir üslupla kazanana itirazlarını yöneltirken seçilen başkan son derece mütevazi bir şekilde gülerek karşılık verdi.

            Sayın Dumandağ demek ki bu alçak gönüllüğü sebebiyle yıllardır Ticaret Borsası Başkanı oluyor. Bu tür eleştirilere herkesin açık olması gerekir. Seçim demokrasi demektir.

            Gelelim ETSO Başkanı Sayın Asilhan Arslan’a yükünü hatırlatmaya…

            Arslan, neredeyse iki yıldır seçime hazırlanıyordu. Üyelerini kapı kapı gezip projelerini anlattı. Çıtayı çok yukarı çektiğinin farkındadır.

            Bu seçimin kaybedeni olmamıştır, kazananı Elazığ olmuştur diyebilmemiz için Arslan’ın ve ekibinin başarılı olması gerekiyor. Sandık sonuçlarına bakınca şehrin kendilerinden beklentisinin çok yüksek olduğunu kabul etmeliyiz.

            Asilhan Başkan, ki artık başkan dememiz lazım, “Erdemliler hareketi” sloganıyla yola çıkmıştı. Elazığ’da temsil kapasitesinin, vizyonunun yukarılara çıkması için yakalanan bu fırsat heba edilmemelidir.

            Şehrin sorunlarını dile getirme noktasında pek fazla icraatlarını görmediğimiz, şöhret açlığını gidermenin haricinde şehrin bir sorununu dile getirmeyen sivil toplum kuruluşları için de bu seçim milat olabilir.

            Artık her önüne gelen bu şehirde söz sahibi olmamalı. Konuk sıkıntısı çekiyorlar diye, televizyonlar vasıfsız insanları akil adam edasıyla ekranlara çıkartmamalı. Gazeteler sayfa dolduracağım diye, şöhret budalası insanlarla sayfalarını telef etmemeli.

            Asilhan Başkan temiz bir yüz. Beklentilere cevap verebilirse, bu şehrin vitrini ilerleyen yıllarda değişecektir.

            Tekrardan kazanan başkanları ve rakiplerini tebrik ederim…

            İnşallah kazanan Elazığ olmuştur diyelim…

DOĞRU DEĞİL

            Seçimden sonra Kanal Fırat’ta program yapan sevgili Zülfü Bal kendi sosyal paylaşım hesabından sitemli bir paylaşımda bulundu. Açıkçası çok rahatsız oldum.

            Zülfü seçim süresince Sayın İdris Alan’ı destekledi ve bu tavrını da saklamadı. Asilhan Başkan kazanınca bazı kişiler özelden Zülfü’ye mesajlar atmış. Hadi bu da normal diyebiliriz. Bu kadarcık sataşma da olsun…

            Ama seçim süresince Zülfü’yü patronuna şikayet etmek, ekmeğiyle oynamaya çalışmak da nedir?

            Her basın kuruluşunun bir yayın politikası vardır, eyvallah. Lakin her insanın da bir kişiliği vardır.

            Gazetelerde, televizyonlarda çalışan insanlar emir eri değildir. Ben Zülfü Bal’a ancak tatlı su kurnazlığı yapmayıp safını belli ettiği için teşekkür ederim.

            Zülfü birisini destekliyor diye ne karşı adaya hakaret etti, ne iftira attı, ne de yıpratmaya çalıştı.

            Zeki Akbıyık inanmayacak ama eğer kendisine Zülfü yüzünden bir baskı gelmişse ve de Zülfü’nün arkasında durmuşsa, kendisini tebrik ederim!

            Zeki’den beklediğimiz hareketler bunlardır, haberi olsun!

Not: Sayın Zeki Akbıyık, vallahi seni övdüm! Allah aşkına akşam haberlerine çıkıp bana saydırma! Bu kadar yüksek reytingin sorumluluğu inan üzerimde acayip baskı yapıyor!

Yazarın Diğer Yazıları