04 Aralık 2025 Tarihi, Saat; 18.00’de, Muş Alparslan Üniversitesi
Kampüsü içerisinde yer alan “Rahve Toplantıları…” ismiyle anılan,
“Sohbet Toplantılarının yapıldığı mekândayız…”
Öyle bir mekân ki, sizleri derhal cezbeden, “bir çadır havası…”
Mekândan içeriye doğru adım attığınızda, ‘geniş, ferah, ışıklı ve
sıcak bir ortam…’ sizlere tebessüm ediyor. Girişin hemen karşısında,
‘bir kuzine ve onun yanı başında da çay ocağı…”
Muş İlimizde ilk defa hayata geçirilecek olan, “Muş Şiir ve Musiki
Akşamları…” adı altında, “Divan Toplantısı…” Biliyorsunuz, Anadolu’nun
dört bir yanında; ‘farklı isimlerle bu sohbetler…’ yapılıyor.
Elâzığ’da, “Kürsübaşı” Diyarbakır’da, “Velime” Sivas ve Gümüşhane’de,
“Herfene” Şanlıurfa İlimizde, “Sıra Geceleri…” ve Gazi Alparslan
ismiyle anılan Muş İlimizde, “Divan Toplantıları…”
Bu toplantıların ortak bir özelliği, “sesin, sözün, sohbetin,
muhabbetin, ikramın, izzetin, kaynaşmanın, bir ve beraber olmanın
erdemli duruşu…” Bütün bunlar, ecdadın bizlere bıraktığı en önemli
mirastır.
Ve de, ‘nesiller arası devam etmesi bir bakıma zaruri olan değerler…”
Muş İlimizde İlk defa, Muş Alparslan Üniversitesi Rektörlüğü ile Muş
Yazarlar Birliği bir araya gelerek böylesine muhteşem bir
organizasyona öncülük ediyorlar. 50 yıl basın hayatının içerisinde
bulunan ve yıllarda F.H.G.Cemiyeti Başkanlığı ile birlikte Elâzığ
Şehrimizde Edebi Mahfil olarak anılan MANAS YAYINCILIĞIN içerisinde
yer almanın verdiği birikimle, MAUN Rektörü Prof. Dr. Mustafa Alican’a
teşekkür ederim. Muş İlinde, Sivil hayata bir bakıma ufuk açacak olan
Muş Yazarlar Birliği Başkanı Bülent Polat ile birlikte bir önceki
Başkanı Mustafa Yıldız’a da, teşekkür ediyorum.
İnancımız bizlere, “içinizde hayırda yarışan bir topluluk bulunsun!”
Böyle bir yarış toplumun moral değerlerini yükselteceği gibi aklıselim
sahibi erdemli insanlarında ufuk açacak güzel işler yapmasına vesile
olacaktır.
Bizim şiir dünyamızda, “Piri Türkistan-i Ahmet Yesevi ’den beslenerek
sürekli çağlayan, bozkırlara can veren bir aşk nehri vardır…” 13.asrı
iyi okumalıyız. Bu asır bizleri, Yunusla, Hz. Mevlana, Ahi Evranla,
Hacı Bektaşi Veli, Şeyh Edebali, Ahmet Fakih, Enir Sultan ile
buluşturur… Her biri sohbet ikliminin kuşatıcı simalarıdır.
04 Aralık 2025 tarihi bizim hafızamızda sürekli yer alacaktır. Bugünün
saat, 18.00’inden 21.00’e kadar üç saat süren heyecanı o kadar önemli
ki… MAUN Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Talat Körpınar, Kültür ve Sosyal
İşler Şube Müdürü Fırat Aykan ve Üniversitemizden akademisyenler,
bizlerle birlikte oldular. O sıcak havayı teneffüs ettiler.
Bu nezih gecenin sunuculuğunu, Muş Yazarlar birliği Eski Başkanı Şair
ve Yazar Mustafa Yıldız yaptılar.
Bir Muş’lu şair ve yazar olarak da, ‘salona bütünüyle hâkim olmaları…’
çok önemli. Misafirlere isimleriyle birlikte hitap ederek hoş geldiniz
dediler. Özellikle de, sanatçılarımız, eserleri icra veya yorumlarında
gönülleri fethettiler. Akdeniz Teke ve Burak Teke şairlerimize
onların eserlerine o kadar güzel eşlik ettiler ki, ‘şiiri ve eseri
daha da güçlendirdiler…’ O eserlerin her birine deruni bir hava
verdiler. Burada şairlerimizin isimlerinden de söz edelim; “Bülent
Polat, Mustafa Yıldız, Şaban Teke, Cihat Kamak, Faruk Yiğit, Beyaz
Çağlayan, Fatma Şenkaya, Serkan Güresmer, Fırat Aykan, Tamella
Aliyeva, Efendi Sav ve fotoğraf sanatçımız, Kenan Demir… Tabi ki,
bizler emeği geçen herkese minnettarız. Salonu hazırlayan, misafirlere
ikramda bulunan bu mekânın sorumlusu Kutbettin Beye de teşekkür
ediyoruz. Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Talat Körpınar’ı dikkatle
dinledik. Kültür Müdürü Fırat Aykan’ı dinledik… Misafirleri ağırlayan,
onlara hoş geldiniz diyen gönüllere tebessüm eden ‘sohbet ehli’
konuşmalardı. O konuşmalarda, ‘başarı dilekleri…’ vardı. Aramızda,
İstanbul’da uzun süre kalan ve özellikle de, Necip Fazıl Kısakürek’in
yakınında bulunan MAUN İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi kadim dostumuz
Hayrettin Ayaz'da aramızda bulunuyorlar. Aramızda, MAUN ’un uzun
yıllar İletişim Fakültesi Dekanlığında bulunan, Prof. Dr. Tamella
Aliyeva ’da bulunuyorlar. Bizler, Tamella Hanımla, 19-20 Aralık 2003
Tarihinde Bakü’de, Bahtiyar Vahapzade anısına yapılan 11. Uluslararası
Hazar Şiir Akşamlarında, tanışmıştık. 11. Uluslararası Hazar Şiir
Akşamlarının yöneticiliğini Rahmetli Dr. Ahmet Tevfik Ozan ile
birlikte yapmışlardı. Şiir, Sanat, Edebiyat, Musiki müthiş bir şey…
Sizleri sınır ötesine taşıyor. Sohbet halkanız o kadar büyüyor ki… Muş
İlimizde İlk defa bizim tarihi geleneğimiz olan, “Divan Sohbetleri…”
gerçekleştiriliyor. Bir şeyin ilkleri önemlidir. Tabi ki, asıl marifet
bu ilklerin, istikrarlı bir şekilde sürekliliğidir. Özellikle de,
‘kendi kabından taşmasıdır’
Bu tarihi sohbet Kültürünün, ‘manevi cihetini de mutlaka görmeliyiz’
Allah Resulü (sav), “Şiirde Hikmet var!” buyuruyorlar. Peygamberimizin
hırkasını taşıyan, “Ka’b Bin Züheyr” Allah’ın Resulü (sav), Hasan B.
Sabit’e, “Müşrikleri (şiirlerinde) hicvet, Bil ki, Cebrail’de seninle
beraberdir.”
Şuara Suresi 227. Ayette Mü’min Şairler anlatılır; “Ancak inanıp
yararlı iş işleyenler, Allah’ı çok ananlar Ve haksızlığa
uğratıldıklarında haklarını alanlar…” Bizler, ne diyoruz; “Nesrin
bittiği yerde şiir başlar…”
Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu, “Şiir, dikenlikte lâleye benzer/ Ne
fıkraya, ne makaleye benzer/ Şair; vatan içre kaleye benzer/ Korur
milletinin itibarını…”
Hüseyin Hüseyinoğlu’da bir şiirlerinde şöyle seslenirler;
“Ne kadar hayat var, şiirde vardır
Kim diyor şiirin meydanı dardır
Sonu görünmeyen bir ilkbahardır
Ne kadar hayat var, şiir de vardır
Hayatın nefesi, şiir değil mi?”
Sadık K. Tural Hocaya ithaf ettiğimiz bir şiirimizde;
“Şiir olmasa dünya çöl olurdu”
Hikmet yıkamasa gök kül olurdu
Şiir aşktan doğar, ruhu yükseltir
Aşktan uzaklaşsa arz zül olurdu”
Eğitimci Şair Efendi Sav, bir şiirinde, Muş insanına seslenecektir;
“Türk’e yakışır tavır takın
Hür yaşamak senin hakkın
Zafer hemen sana yakın
Mahzun olma Muş Ovası”
Muş İlimizde, 4 Aralık 2025 tarihinde, ‘tarihi gönüller sofrası
kuruldu’ Güzel sözler söylendi. O sözler, şüphesiz ki, şiir, sanat,
edebiyat, musiki üzerinde yoğunlaştı… Muş İlimiz, sanat ve edebiyatla
artık kabından taşmak istiyor. Selam ve Muhabbetle