Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Kıtlık, Kuraklık, Hastalık…

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Kurak bir mevsimle birlikte endişeler, ‘kıtlık ve hastalıklar…’

Yerli veya yersiz, sebepli veya sebepsiz korkular, endişeler!

İnsanlık tarihi boyunca, “kıtlıklar, kuraklıklar, hastalıklar…” yaşanmıştır.

Bakara Suresi 155 ayette buyruluyor, “Sizi mutlaka biraz korku ve açlık, biraz da mallardan, canlardan ve mahsullerden bir noksanlık ile imtihan edeceğiz. (Ey Resulüm) Sabredenleri (cennetle) müjdele!”

Kur’an’ın boyasıyla/ veya ahlakıyla bütünleşen bir insan kâinatın her türlü cilvesine sağduyu ile bakar.

İsra Suresi 30 ayette şöyle buyrulur;

“Şüphesiz ki Rabbin dilediğine rızkı genişletir ve (dilediğine de) daraltır. Muhakkak ki o Habir (kullarından hakkıyla haberdar olan)dır, Basir (onları hakkıyla gören)dir.”

Her hâlükârda, Kur’an bizlere, “Hakkı/ yani doğruluğu tavsiye ediyor!”

Yusuf Suresi 43 ayette Hükümdarın gördüğü rüya; “Nihayet (birgün) hükümdar dedi ki ben (rüyamda) yedi semiz ineği, yedi zayıf (ineğ)in yediğini ve yedi yeşil başak ile (bir o kadar da) diğer kuru başakları gördüm. Ey ileri gelenler! Eğer rüya tabir ediyorsanız, bana (bu) rüyamı açıklayın”

Bu rüyayı kim açıklayacaktır, “zindandaki Yusuf (as.) Hz. Yusuf, Hükümdara ne dediler;  “ülkenin içerisinde düşeceği kıtlık yıllarını en iyi bir şekilde bilgimle ben yönetirim!”

Bilgiyi devlet tecrübesinde besleyen kaynaklar; ‘adalet, ölçüye dikkat etmek, birlik ve beraberlik, zayıfı ve yoksulu, kimsesizi korumak, liyakat, ehliyet, marifet, dürüstlük, samimiyet, ihlas, yüksek bir moral…”

2020 yılında ülke olarak, “Covid-19 denilen bir belâyı insanlık âlemi yaşadı!”

Salgın hastalıkla ilgili o dönemlerde de, yazdığımız bir makale de, Allah Resul’ünün hadislerine müracaat ettik. Bir tespiti birlikte paylaştık sizlerle;

“Bir yerde tâûn (veba) hastalığı olduğunu işitirseniz oraya girmeyiniz. Eğer bir yerde veba hastalığı vuku bulmuşsa ve siz de orada iseniz oradan çıkmayınız!”

Kovid-19’a karşı insanlık âlemi, Allah Resul’ünün işaret ettiği ‘karantina sistemini uyguladı…’

Hastalığı tespit edilenler, (14 gün boyunca) karantinaya alındı!

Hastalık kadar; kıtlık kadar, bütün bunlarla mücadele yolunu inancımız bizlere, ‘yol işaretleriyle birlikte tarif ediyor’

Hz Ömer’in halifeliğinin 6. Yılında yaşanan Remâde (kıtlık) Yılı meşhurdur.

Remade ismi nereden geliyor?

“Esen rüzgârların kül gibi toprağı önüne katıp savurması…”

Açlık o derece kendisini gösterecektir ki, dağlardaki, vadilerdeki vahşi hayvanlar bile şehirlere inecek ve insanlara sığınacak kadar uysallaşacaktı!

İslam tarihinde Hicretin 18. Yılı insanlar açısından; “açlık, susuzluk, kıtlık…” bir büyük musibetle anılacaktır. Bu dönemi de, Hz. Ömer’in günümüz için rol model olacak uygulamalarıyla insanlık tarihine de rehberlik edecektir.

Her konuda özelliklede tarihe müracaat etmeliyiz.

İster istemez, ‘tarih tekerrür ediyor’

Yıllar, asırlar sonrası benzer olaylar/ vakalar, ‘farklı yüzlerle…’ karşınıza çıkıyor.

Şu yazıyı, “27 Ocak 2023 tarihinde kaleme alıyorum!”

Yağmursuz geçen bir günde!

2022 yılının sonbaharında insanımız, “karakışı nasıl geçireceğiz!” diyerek acı acı düşünürken;

Şimdi de, ‘karakışın ortasında…’  2023 yılının yaz aylarında; ‘kuraklık ve kıtlık kendisini ne kadar hissettirecek…’ diye düşünmeye başladı!

Neleri düşünelim söyleyeyim mi?

Âl-i İmrân Suresi 92 ayette şöyle buyruluyor;

 “Sevdiğiniz şeylerden (Allah Yolunda) infak etmedikçe (gerçek) iyiliğe asla erişemezsiniz. Her ne sarf ederseniz artık şüphesiz ki Allah onu hakkıyla bilendir”

Bizler öncelikle, ‘hayırda nasıl yarışabiliriz…’ şuurunda olmanın erdemli yönlerini düşünelim

Geliniz birlikte, “Dua…” gibi ulvi bir kavramı tefekkür edelim!

Geliniz birlikte,  “peygamber sevgisini…” tefekkür edelim.

“( Habibim yâ Muhammed!) deki, “ Eğer Allah’ı seviyorsanız, o halde bana tabi olun ki, Allah’da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın! Allah Gafur (çok bağışlayan)dır, Rahim (çok merhamet eden)dir. “ (Âl-i İmrân Suresi 31)

Peki, o sevgi de ne vardır; “Allah’a ve peygambere itaat edin!” (Âl-i İmrân Suresi 32)

Büyük bir sabırla, gözyaşıyla yüze Yaratandan ; “Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmeyeceği şeyleri de yükleme! Bizi affeyle, bizi bağışla ve bize merhamet buyur! Sen bizim Mevla’mızsın; artık kâfirler topluluğuna karşı bize yardım eyle” (Bakara, 286)  diyerek yakaralım.

Yüce Rabbimiz ne buyuruyorlar; “şeytan sizi fakirlikle korkutur ve size çirkin işleri emreder”

Hayatımızın her safhasını bir imtihan vesilesi olarak göreceğiz. İnsan olmanın; o erdemli tavrını hiçbir zaman terk etmeyeceğiz… Hayat kendi akışında bizlere, ‘her türlü zorluğa da…’ hazır ol diyor.

Her gecenin bir sabahı olduğu gibi, “her zorluğun arkasında da bir ferahlama vardır!”

Yazarın Diğer Yazıları