Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Hakkı Gizlemek

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Doğru tektir, ondan ayrılan yüzlerce yol vardır.
Bakara Suresi 146.ncı ayette şöyle buyrulur;
“Kendilerine kitap verdiğimiz kimseler onu (o peygamberi) kendi oğullarını tanımakta oldukları gibi tanırlar. Buna rağmen şüphesiz onlardan bir fırka bile bile hakkı gizlerler!”
Hakkı gizlemek kadar kötü bir şey yoktur. 
Hakkı gizleyenler, ‘nefislerini/ veya heveslerini’ dünya ikballerini ön plana çıkarırlar. 
Bizleri bir araya getiren bir hakikat vardır.
Maide Suresi 55.nci ayette şöyle buyrulur;
“Sizin dostunuz ancak Allah’dır. O’nun Resulüdür ve (Allah’ın emrine) boyun eğen kimseler olarak namazı hakkıyla edâ eden ve zekâtı veren mü’minlerdir!”
Bir yerde Allah rızası olduğu zaman orada, “sulh-ü salah” vardır. İnsanların birbirlerine, ‘güven ve emniyeti’ vardır. Bir peygamber dahi, “Yârabbi! Beni nefsimle baş başa bırakma; o her zaman için kötülüğü emreder!” diyorsa, bundan sonrasını sizler düşününüz! 
Her bakımdan, ‘israf eden bir toplum’ olduk! 
Artık, ‘ben odaklı düşünmeye…’ hayat kurgusunu oluşturmaya başladık.
Hal böyle olunca, ‘insafı…’ bıraktık. 
A’raf Suresi 32.nci ayette şöyle buyrulur;
“Ey Âdemoğulları her namaz yerinde (namazlarınızda) ziynetlerinizi alın (temiz elbiselerinizi giyinin) yiyin, için fakat israf etmeyin! Çünkü O, israf edenleri sevmez.”
Bizim inancımızda, ‘empati/duygudaşlık’ çok önemli bir yer alır. Özellikle de, 06 Şubat 2023 deprem felaketi sonrasında, “aşa, işe, sıcak bir çatıya ve tebessüme ihtiyacı olan…” insanımızı düşüneceğiz! 
Bu düşünceler bizleri hayata karşı, ‘disiplinize…’ eder.
Tevbe Suresi 38.nci ayette şöyle buyrulur;
“Ey iman edenler! Size ne oldu ki; Allah yolunda seferber olun” denildiği zaman (olduğunuz) yere ağırlaştınız (çakılıp kaldınız) Ahiretten (vazgeçip) dünya hayatına mı razı oldunuz? Fakat (iyi bilin ki) dünya hayatının menfaati ahiretin yanında pek azdır”
Bizler maalesef arılar gibi/ veya karıncalar misali hayatın her safhasını bir seferberlik haline/ veya ahengine dönüştüremedik. Kolektif çalışma şuurunu yakalayamadık! 
Cuma Suresi 10.ncu ayetinde şöyle buyrulur; “Nihayet namaz bitince artık yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lütfundan (rızkınızı) arayın ve Allah’ı çok zikredin; umulur ki kurtuluşa erersiniz.”
O kadar gönüllere işleyen ruhani bir hitabe ki, “yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lütfundan (rızkınızı) arayın…” İnsan sürekli bir azim, irade, çalışma ahengi içerisinde olmalıdır.
A’râf Suresi 155.nci ayetinde şöyle buyrulur; “İçimizden bazı beyinsizlerin yaptıkları yüzünden bizi helâk mı edeceksin? (helâk etme yâ Rabbi!) Bu senin imtihanından başka bir şey değildir”
Belâlar, felaketler, dertler, afetler, sıkıntılar, ezalar vesaire bizim imtihanımızdır. 
Bütün bu zorluklar bizleri yüce Yaradan’a yaklaştırıyorsa elbette ki, kalplerimiz de mutmain olur. 
Toplum bünyesinde, ‘kötülüklere ve onların bilumum tuzaklarına fırsat verilmemelidir…’
Yazımızın başlığına, “Hakkı gizlemek” dedik.
A’râf Suresi 191.nci ayette şöyle buyruluyor;
“Kalpleri de yaratılıyor oldukları halde hiçbir şey yaratamayacak şeyleri (Allah’a) şirk mi koşuyorlar?”
İnsan kendisini bilmeli… Kendisini bilen elbette, Rabbini de bilir. Kâinatın yaradılışını düşüneceğiz?
Bir âlem/ kâinatın özeti olan kendimize yöneleceğiz… Kendimizle birlikte, ‘hakka yöneleceğiz’
A’râf Suresi 196.ncı ayette şöyle buyrulur;
“Şüphesiz ki benim velim (dost ve yardımcım) Kitab’ı (Kur’an’ı) indiren Allah’dır ve O bütün salih kimselere velilik eder.” 
Enfal Suresi 25.nci ayette de şöyle buyrulur; “Hem öyle bir fitneden sakının ki (geldiği zaman) içinizden sadece zulmedenlere dokunmaz (umumi olur)  Ve bilin ki şüphesiz Allah azabı pek şiddetli olandır!”
Ziya Paşa ne diyorlar;
“İnsana sadakat yakışır görse de ikrâh
Yardımcısıdır doğruların Hazret-i Allah”


 

Yazarın Diğer Yazıları