Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Gönülden Damlalar

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

EYLÜL

Yaprak düştü, sanki bedenim düştü!

Yaprak üşüdü, yüreğim üşüdü

Yaprak sarardı, düşlerim sarardı

Eylül, fikrime koştu, zihnime koştu

İfadem gurup kızıllığında;

Bir yangına döndü, aynaya düştü!

 

EY ADALET

Ey adalet, ‘güneş gibi ol da gel’

Yüzümüz ağarsın, uhuvvet sarsın!

Ey âdem, ‘nefsin tartıya al da gel’

Barışa ağarsın, huzura varsın!

Günlerim serin, ufuk daha derin

Düşlerin ağarsın, murada ersin

 

DUT AĞACI

Yolda, dağda, tepede dut ağacı

Derler bizde, ‘seferberlik ağacı’

Dut, badem, ceviz, Anadolu kokar!

Sanki dallarını açmış duacı…

Tarihim, kültürüm, yeşil elbisem;

Örtünür dağlar, vadiler yol boyu…

Tatlı bir esinti, ruhumda desem!

 

ZEYTİN DALI

Güvercin ağzında zeytin dalı taşır

Nuh’un gemisi oturur Cudi’ye

Çetin dalgalar barışa ulaşır

Konar ruhum artık yeşil vadiye

Deniz serinliğinde, zeytin dalı

Obalı, otağlı derviş gönüllü

Severiz gök mavisi, yeşili alı

Gönüller hür kokulu zeytin dalı!

 

KÜRŞAD’I ÖZLEDİM

Kürşad’ı, kırk yarenini özledim!

Azgın sulara gem vuran yiğitler

Sevgiyi iman nuruyla közledim

Yirmi birinci asır sizi bekler;

Çakmak çakmak yanan gözler/ sözler izledim!

 

İTİDAL

Hayata yürekten dokun,

Kanayan yaraya değmesin okun!

Merhamet serin esen rüzgâr gibi

Gönül dalını incitmeden dokun!

Şefkat dolu gözlerle nazar et

Adalet nefesini Pazar et!

 

HİSSE ALMAK

Afetlerden hiç hisse almadın mı?

Tedbir için bir çare bulmadın mı?

“İnce eleyip sık dokumadın mı?”

Gafleti aşmış halimize ağla

Doğa da, cinayet işler dururuz!

Yeri geldiğinde nasıl soluruz?

 

AHİ EVRAN

Biz Ahi Evranlıyız, Ocaklıyız!

Ta, Türk Yurdu Horasan’dan yolumuz…

Kök salmış gönüllere, bucaklıyız

Çarşı, pazarda ahlaktır yolumuz!

Ahilik der, ‘kardeş kardeşe yar olur’

Birlikte her yer, bahar; gülzar olur

Huzuru adımlar, bahtiyar olur!

 

ŞAİR YÜREĞİ

Şair yüreği, ‘göçmen kuşlar gibi’

Eylül, kavisli zor yokuşlar gibi

Gurup yıkanır, soğuk duşlar gibi

Geçti mevsimler, ‘hasretim düşler gibi

 

HARPUT’TAN

Harput, efsane şehrim Bakü’de…

Musikimle Türk Dünyasına yol alır

Sesim, sözüm, sazım titrer yüreğim!

Fuzuli’den, Nesimi’den yol alır

Hazar’dan Hazar’a, Elmas Yıldırım;

Bir büyük sevda, ‘TURAN’a yol alır

 

DOĞU TÜRKİSTAN’A

Türk güneşinin doğduğu yerlerde

Kızıl kıyamet kopar bilir misin?

Milletimin devlet olduğu yerlerde,

Çin zulmü canlar alır bilir misin?

Gaflet uykuda, ihanet kol geziyor

Zulüm öz yurdunda, Türk’ü eziyor

Gecenin tanı doğmaz bilir misin?

Yazarın Diğer Yazıları