Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Değerlerimizi Bilmeliyiz!

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Değerler; birey olarak,  aile olarak, millet olarak dünden bugüne taşıdığımız
 Maddi ve manevi kıymetlerin bütünüdür! 
Bizim millet olarak elbette ki, ‘ideal değerlerimiz’ 
Bizim millet olarak elbette ki, ‘egemen değerlerimiz’ vardır…
Bu değerler; ‘ahlaki, dini inanç ve ilkelere’ dayanırlar…
Bu değerler; ‘ortak duygu ve düşüncelerdir’
Bu değerler; ‘toplumun birliğini güçlendirir’
Bu değerler; ‘kuşaktan kuşağa aktarılır’
****               
Bir toplumda, millet hayatı içerisinde insanları belli olaylar karşısında,
 Nasıl davranmaları gerektiğini belirleyen /veya zorlayan kurallara ‘sosyal normlar’ diyoruz…
Bunlar, Yazılı (resmi) Normlar…
Bunlar, Yazısız (resmi olmayan) Normlar…
Devletin sosyal düzeninin korunmasını amaçlayan,
 (kanunlar, tüzükler, yönetmelikler vs.) resmi normlardır
Örfler, adetler, gelenekler, görenekler, dini kurallar, görgü kuralları,
 Bunlar sosyal yaptırımları olan ‘yazısız’ normlardır!
Sosyal normların özelliklerine baktığımızda; 
Toplumun, ‘düzen ve devamlılığını’ sağlar…
Toplumsal, ‘kontrolü’ sağlar…
Bireyin davranışlarını, ‘şekillendiren emir ve yasaklar’
Toplum içerisinde, ‘merkezi otorite’ oluşturabilir!
Akif ne diyor, 
“Bir zamanlar biz de millet, Hem de nasıl milletmişiz.
Gelmişiz Dünya’ya milliyet nedir öğretmişiz…”
İki mısra, ‘her şeyi özetliyor…’
Bize, ‘şanlı bir mazimizin olduğu…’ müjdesini veriyor!
Bizim hedeflerimiz, ilkelerimiz neler olmalı?
“Hayatın şereflisini,
Rızkın bereketlisini,
Vücudun sıhhatlisini,
Ahlakın faziletlisini
Evladın Edeplisini…” isteyeceğiz!
Ne yılgınlık, ne de çılgınlık; bizim kitabımızda yok!
Bir imanlı Müslüman, “Dünyaya meydan okuyor/ okuyabiliyor…
Şu önünüzde ki, ‘fotoğraflara’  ihtiyaç var!
*****       
Bizim değerlerimiz var…
Tabiatıyla, en büyük değer, ‘insanımızdır’
Ve o müstesna ve istisna değerimizi kuşatan;
Aile, Çevre, Okul…
Dil, kültür, tarih…
Güzel sanatlar; resim, musiki, bilumum terkedilen meslekler…
“Vatan oğul, Bayrak oğul, Ezan oğul” 
Vesaire mukaddesler!
****           
Değerlerimizi, ‘ne kadar’ biliyoruz!
Musikimiz; Kafkasları, Balkanları, koca bir coğrafyayı, şehrimize taşıyor…
Divan Edebiyatımız; Onların bu şehirde giderek yükselen imajları.
Ses bayrak oluyor, 
Özüme hoş bir seda…
Ecdadın, ‘orta Asya’dan taşıdığı, ‘yer adları…’
Coğrafyama ad olmuş…
****             

Yaşamak isterim,
Dünü bugünde…
Köprüler kurmak isterim, 
Bir, Ulu divanda…
‘Değerlerimiz…’ 
Bilumum sevdalarımız, bizim…
Onlarla buluşmak, onlarda yaşamak!
Bir şiir gibi, hayatı okumak…
***         
Düşünürüm, ‘tarihimi ne kadar okudum…’
Efsanelerde, destanlarda…
Türkülerde, şarkılarda…
Ninnilerde, masallarda…
Sözlerde, sohbetlerde…
Bir romanda, bir çizgi filmde, bir tatlı hikâyede,
Hatıralarda ne kadar yaşadım…
****           
Buyurunuz, bu şehirde, bir tatlı ‘yürüyüş…’ başlatalım!
Tarihimizi, birlikte yazalım…
Nasıl mı?
Asrın teknolojisini kullanarak!
Haydi, ‘kaleminizi…’ elinize alınız!
Edebiyatçılar, Tarihçiler, Yazarlar, Edipler…
Coğrafyayı, bir irfan mektebine dönüştürelim…
Bir büyük, ‘fazilet mücadelesi’ verelim!
Kısa ve Uzun Metrajlı filmlerle…
 Belgesellerle… Çizgi romanlarla…
Coğrafyayı dillendirelim!
Derviş Gaziler, Alpler ve Erenler…
Fatihlerimiz, Fakihlerimiz…
Şehitlerimiz, Şahitlerimiz…
Yerüstünü süsleyen eserlerimiz…
Konuşmak istiyorum,
Coğrafyamla bir daha buluşmak istiyorum…
“Değerlerimizle Yaşamak” istiyorum!

Yazarın Diğer Yazıları