Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı ile Gençlik Haftası,
Gençlik ve Spor Bakanlığının öncülüğünde her yıl idrak ediliyor.
2022 yılı sonu itibariyle Türkiye'nin toplam nüfusu, “85 milyon 279
bin 553 kişi iken 15-24 yaş grubundaki genç nüfus 12 milyon 949 bin
817 kişi oldu…”
19 Mayıs tarihi bizlerin milletçe, ‘gençliğe/ veya geleceğe
yöneldiğimiz günlerin muhasebesidir’
Gazi Atatürk, “Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak
için kendinde kuvvet bulacaktır!” Öncelikle, ‘milli tarih şuuru…’
etrafında kenetlenmenin iradesini gençlerimize kazandırmalıyız. Necip
Fazıl, “Gençlik yaş işi değildir. Ruh işidir!”
Goethe’nin güzel bir sözü vardır; “Gençliğinde ne düşünürsen,
yaşlılığında ona ulaşırsın.”
Bu millet kendi gencine/ geleceğine, “yüksek bir ahlak, yüksek bir
ilim, yüksek bir moral, yüksek bir adalet…” ile sahip çıkabilir.
İlber Ortaylı, “Şimdiki gençlere söylüyorum, zahmetten kaçmayın. Tren
mi var, atlayın; yol mu var, gidin. O yaşlarda yeni yerleri görmenin
zevki başkadır. Tecrübeyle görmek de güzeldir ama gençlik enerjisiyle
dolaşmak bir başkadır.”
Arif Nihat Asya, “Fetih Marşında…” gençlere seslenir;
“Yürü, hâlâ ne diye kendinle savaştasın?
Fatih'in İstanbul’u fethettiği yaştasın.!”
Bir dönemi iyi okuyabilmeniz/ veya yorumlayabilmeniz için, O dönemin
‘yazılı basınına…’ müracaat ediniz! Hiçbir zaman, ‘şekilci, taklitçi,
ezberci, nakilci…’ olmayacağız. Kendimiz olacağız. Bilgiye yönelmek,
en büyük edeptir.  Belgelerle konuşmayı kendimize düstur edineceğiz.
Milli İradeyi bizlere teneffüs ettiren, ‘Anadolu Basını’ olmuştur.
Anadolu Basınına bizler, ‘Gazi Basını da…’ diyebiliriz!
Şüphesiz ki, ‘yazılı basın en önemli kaynaktır’
O kaynaklar bizlere, İstiklal Mücadelesinin başlangıç tarihinin, 19
Mayıs 1919 olarak gösterir.
Fethi Tevetoğlu’nun, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları arasında
çıkan eseri,  “Atatürk’le Samsun’a Çıkanlar…” Tarihe kaynaklık eden
önemli bir eser… Kutlu bir yürüyüşün kararlı adımları…
Bu milletin hafızalarında saklı kalan o isimler; Refet Bele, Kazım
Dirik, I..Tali Öngören, Mehmet Arif,  Hüsrev Gerede, Kemal Doğan,
Refik Saydam, C. Abbas Gürer,  Ali Mümtaz Tünay, İ. Hakkı Ede, A.
Şevket Öndersev,  M. Vasfi Süsoy, Ütğm. Hayati, A. Hikmet Gerçekçi,
Ütğm. Abdullah,  Muzaffer Kılıç, Faik Aybars, Memduh Atasev…”
O günleri bütün ayrıntılarıyla  ‘gençlerimize dürüst ve inandırıcı bir
dille…’ anlatabilmeliyiz. Özellikle de, ‘gençlerimiz ’ diyoruz.
Bu millet, “Ya İstiklal Ya Ölüm…” dedi! Üçüncü bir yolu aramadı. Bu
millet,  “Bayrak inmeyecek, Ezan Susmayacak…” dedi.  İnancımız, “Vatan
sevgisi imandandır!” buyuruyor. O sevgiye aşina olan bir nesil!
Yahya Kemal, “Galib et, çünkü bu son ordusudur İslam’ın!”
Akif, “Korkma! Sönmez Bu Şafaklarda Yüzen Al Sancak”
Gökyay, “Topun namlusunda görenlerindir”
“Bedir’de başladı bu kıyamet!” Yükselen bir nida,  kıyamet kopsa da,
‘kıyam et’ dedi!
Şahadet,  ‘hayra şerh düşen alamet’
Ey Milletim, “Arş’a yükselen canlara selam et!”
Gazi Atatürk şöyle seslenecekler; “Ey yükselen yeni nesil! Gelecek sizindir…”
Bizler, ‘geleceği inşa etmekle yükümlüyüz’
Gazi Atatürk, bu tarihi yürüyüşü bütün neticeleriyle, ‘gençlere…’
armağan edecekti. 19 Mayıs, 1937 yılında, ‘bayram’ olarak kabul
edilecekti…
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı; Milli Mücadeleyle, Âlem-i İslam’a
örnek olmuş bir Milletin Bayramıdır.
Bizler, yürekten gelen bir hoş seda ile diyoruz ki, “19 Mayıs, Bilim,
Kültür, Sanat, Spor ve Gençlik Bayramı” olarak, bir büyük, ‘Gençlik
Şöleni’ne dönüşmelidir.
19–26 Mayıs Tarihleri, Şehir-Şehir, Bölge-Bölge, Bütün Türkiye, Bir
büyük yarışa, ‘kendisini…’ hazırlamalıdır.
Sosyal, Kültürel ve Sportif Yarışlarla, daha katılımcı bir, ‘Gençlik’
arzuluyoruz!
19 Mayıs, bu milletin ‘tefekkür tarihi’ olmalı. Bu tarihlerde, ülkemin
dört bir yanında, ‘beyin fırtınası…’ esmeli! Bizler, tarih yapan
ecdada layık olmalıyız!
19 Mayıs'ta başlayan, İstiklal Mücadelesi Tarihi üzerinde, ‘kaç eser…’
kaleme alındı?
Aklı başında, ‘kaç senaryo…’ hazırlandı? Kaç çizgi film ekranlara taşındı?
Sıkça kullandığımız bir ifade vardır; “Geçmişe karşı unutkanız…”
Söylerim sizlere, Geçmişi günümüze taşıyan; Eserler, senaryolar, çizgi
filmler vs.  ‘Yetersiz…’
O sebepledir ki,  19 Mayıs Tarihini ‘farklı kutlayalım’ diyoruz.
Ufuk, gaye, ilkeler etrafında zenginleştirelim. Katılımcı bir ruhta
milletin iradesi okunmalı…
19 Mayıs, Bir milletin topyekûn, gençliği ile birlikte; bütün
marifetiyle, ihtişamıyla, özverisiyle tarihi yürüyüşü olarak
anılmalıdır…
Sözümüzü tekrarlıyorum; 19 Mayıs, “Bilim, Kültür, Sanat, Spor ve
Gençlik Bayramı” olarak, bir büyük, ‘Gençlik Şöleni’ne dönüşmeli…
2024 Yılı, Milli Mücadelenin yüz beşinci yılındayız… Bu mücadele,
“irade-i milliye”  olarak da ifade edilebilir.
19 Mayıs 1919’dan, 27 Aralık 1919’a,  Samsun’dan Ankara’ya  ‘tarihi serüven’
O tarihi serüven, Milletin kendi istiklaline, istikbaline yürüyüşü…
Mondros’tan (30 Ekim 1918) Mudanya Mütarekesine (11 Ekim 1922)
Bu tarihler, bir milletin; ‘Milli Mücadele Tarihidir’
Rahmetli Ahmet Kabaklı Hocanın sıklıkla bahsettiği, “Alperenlik
idealini…” O ideali Milli Mücadele ruhuyla mücehhez kıldık…
Milli Mücadele Hareketinde yer alan,  ‘yetişmiş bir nesil’  Nitelikli
ve de,  ‘erdemli insan gücünüz…’
Orhan Şaik Gökyay’ın da ifade ettikleri gibi,
“Kendini tarihe veren/ Alnına ışıklar vuran
Cepheden cepheyi soran/ Can verme sırrına eren
O melun istilacı düşmanı, “topun namlusundan gören”
Abide Şahsiyetler… Onlar bir anda veya kolay yetişmediler…
Milli Mücadele dönemi ve Öncesinde; “Kafkaslar ve Ötesi…” önemlidir.
Fikir ve Düşünce Hareketlerinde;  bizlere maddi ve manevi destekleri olacaktır.
Ahmet Cevat Ahundzade; “Çırpınırdın Karadeniz’in Yazarı…”
Ahmet Cevat; “Soranlara ben bu yurdun, Anlatayım Nesiyem; Ben çeynenen
bir ülkenin, “Hak!” kışkıran sesiyem” diyecektir.
Bahtiyar Vahapzade;  “Keder düşüncedir, gam düşüncedir, gamın
pençesinde düşünürüz biz. Fikirler fikrimde gonca goncadır. Meçhule
bir yoldur her düşüncemiz”
Hüseyin Cavit,  Stalin'in zindanlarından,  ‘hürriyeti soluyacaktır’
Mağcan Cumabay,  “Uzaktaki Kardeşime…” şiiriyle Anadolu’ya nefes verecektir…
M. Emin Resulzâde;  “Yükselen bir bayrak bir daha yere inmez”
Abdullah Tukay (1186-1913),  “kendisini milletine adayan şair” ne diyecekler?
“Bütün fikrim, gece gündüz size aittir milletim
Sıhhatindedir sıhhatim, hem, illetindedir illetim” diye seslenir…
Gaspıralı İsmail bir tevafuk mu nedir; Tercüman Gazetesi ile
Mamurat’ül Aziz Gazeteleri, aynı yıllarda (1883’lerde)
yayınlanacaktır.
Ne mutlu bizlere,  “Milli Mücadelenin 105. Yılındayız…” Bu büyük
mücadele sadece Türkiye’nin mücadelesi değil; Bütün gönül Coğrafyamı
ihata eden mücadelenin adıdır…
Bizleri en fazla etkileyen tarafı nedir? Anadolu Basınıyla Bütünleşen
Bir Mücadele…
Bu mücadeleyi besleyen kaynaklara lütfen sahiplenelim…
Anadolu çok zor ve çetin bir coğrafya; Bu coğrafya da, zihnen ve
fikren güçlü olmak zorundasınız…
19 Mayıs 1919 Tarihini iyi okuyabilirseniz; Filistin’e de, Doğu
Türkistan’a da, Kerkük’e de, Kırım'a da, Batı Trakya’ya da, Kafkaslar
ve ötesine de,  “Daha Sağlıklı Sahip Çıkabilirsiniz!”
Milli Mücadele Destanı, ‘insanlık âlemine yaşanmış derslerdir…’
19 Mayıs tarihleri, heyecanlarımızın dorukta olduğu tarihlerdir. Bu
tarihler, bir milletin topyekun ayağa kalktığı, ‘Milli Mücadele
Tarihinin kendisidir…’
Şehitlerimizi rahmetle anıyoruz. Gazilerimize, müteşekkiriz…
Bayramınız Kutlu Olsun (amin)

Yazarın Diğer Yazıları