Alparslan Kılınç

Dinmeyen Acımız: Sarıkamış

Alparslan Kılınç

Sarıkamış Harekâtı, I. Dünya Savaşı’nın yapılış zamanı ve askeri taktik yönüyle en çok tartışılan savaşlarından biri olmuştur. Sarıkamış aslında abartıldığı gibi büyük kayıpların verildiği değil, Osmanlının askeri gücünü müttefiklerinin savaş hedefleri uğruna heba ettiği bir savaş olarak tarih sahnesindeki yerini almıştır.

Osmanlı 2 Ağustos 1914’te Almanya ile imzaladığı ittifak antlaşması ile I. Dünya Savaşına girmiştir. Bu ittifakın Osmanlı’ya faturası ağır olmuştur. Osmanlının savaşa katılmasıyla müttefiklerinin planına göre, Osmanlı Süveyş’te İngilizleri, Kafkasya’da Rusları üzerine çekerek müttefiklerinin batı cephesindeki yüklerini hafifletecekti. 1. Dünya Savaşı’nın başlaması ile birlikte seferberlik ilan eden Osmanlı Devleti bu dönemde askeri ve ekonomik açıdan bu planı gerçekleştirecek güçten yoksundu.

Sarıkamış Harekâtı’nı gerçekleştiren 3. Ordu’nun durumunu Enver Paşa’nın Erzurum’a geldikten sonra neşrettiği beyanname gözler önüne sermektedir; “Askerler! Hepinizi ziyaret ettim. Ayağınızda çarığınızın, sırtınızda paltonuzun olmadığını da gördüm. Lakin karşınızdaki düşman, sizden korkuyor. Yakın zamanda taarruz ederek Kafkasya’ya gireceğiz. Siz orada her türlü nân-ü nimete kavuşacaksınız. Âlem-i İslam’ın bütün ümidi, sizin son bir himmetinize bakıyor.”

22 Aralık 1914’te başlayan Sarıkamış Harekâtı’nın kaderini Kasım 1914’te yapılan Köprüköy ve Azap Muharebeleri belirlemiştir. Zira Erzurum merkezli 3. Ordu, Köprüköy ve Azap Muharebelerinde Ruslara karşı başarılı mücadeleler yaparak sınırdan içeri girmişlerdi. Bu dönemde Ruslar Sarıkamış’ta büyük askeri güç bulundurmuyorlardı. Eğer 3. Ordu Komutanı Hasan İzzet Paşa Kasım ayında Köprüköy ve Azap Muharebelerini kazandıktan sonra harekâta devam etseydi Sarıkamış’ı alması kuvvetle muhtemeldi. Böylece Aralık ayında gerçekleşecek olan Sarıkamış taarruzuna gerek kalmayabilirdi. Ancak Hasan İzzet Paşa sınırdan içeri girmesine rağmen orduyu Erzurum’a çekerek savunma taktiği uygulama yoluna gitmişti.

Enver Paşa, ordunun geri çekilmesi olayına çok kızmış, Hasan İzzet Paşa’nın ordunun kış taarruzuna hazır olmadığını, savunmada kalarak her türlü hazırlık yapıldıktan sonra ilkbaharda harekete geçilmesi görüşünü beyan etmesi üzerine Enver Paşa hiddetlenerek  “Hocam olmasaydın seni idam ettirirdim.” demiştir. Daha sonra Hasan İzzet Paşa 3. Ordu Komutanlığı’ndan istifa edecek ve İstanbul’dan cepheye gelen Enver Paşa 3. Ordu komutanlığını kendisi devralacak ve Sarıkamış Harekâtı gerçekleşmiş olacaktı (Hümmet Kanal, Sarıkamış Harekâtı Esnasında Cephede Yaşananlar ve Anadolu’ya Etkileri).

Üç kolordu ile (9, 10 ve 11. kolordular) bir süvari tümeninden oluşan Üçüncü Ordu’nun sayı bakımından açık bir üstünlüğü vardı. Seferberliğini tamamladığında bu ordunun mevcudu jandarma ve menzil birlikleri hariç 96.550 askere ulaşmış bulunuyordu.

Kağnılar ve yük hayvanlarıyla yapılan sevkiyat ordunun ihtiyaçlarını karşılamaya yetmiyordu. Kadınlar ve çocuklar bile sırtlarında cepheye erzak taşıyordu. Kışlık donanım da çok kötüydü. Kafkas cephesine sevk edilmekte olan 100.000 takım kışlık giyim taşıyan gemiler, Rus filosu tarafından Karadeniz’de batırıldığından güney cephesinden gelen askerler arasında hâlâ entariyle dolaşanlar vardı.

Türk ordusunun Sarıkamış’ta 90.000 şehit verdiği neredeyse genel bir kabul halini aldıysa da bu doğru değildir. Şehit sayısı konusunda en güvenilir tespit Ruslara aittir. Zira şehit naaşları, karların erimeye başlaması üzerine Rus yetkililerinin nezareti altında Müslüman köylülerden oluşturulan işçi grupları vasıtasıyla toplanıp; imamlar gözetiminde icra edilen dinî merasimin ardından toplu mezarlara defnedildi. Büyük bir ciddiyetle yürütüldüğü anlaşılan defin işlemlerinin tamamlanmasından sonra her bir mezarın başına oraya kaç şehit defnedildiğini gösteren bir tabela asıldı. Böylece 18.000’i Sarıkamış civarında olmak üzere toplam 23.000 şehidin defnedildiği tespit edildi. Ancak bunların dışında naaşlarına ulaşılamayanlarla 11. Kolordu’nun Aras vadisinde verdiği şehitler de vardı. Bunlar da göz önüne alındığında toplam şehit sayısının Üçüncü Ordu Kurmay Başkanı Felix Guse’nin de ifade ettiği gibi 30.000 civarında olduğu anlaşılır (Tuncay Öğün, “Sarıkamış Harekâtı”, TDV İslâm Ansiklopedisi).

Sarıkamış’ta, askerimiz, her türlü olumsuzluğa rağmen ilerlemiş, savaşmış, ne var ki gücü ve sayısı yetmemiştir. Gerisini, Enver Paşa’nın vasiyetinden okuyalım. Kendisi, en ön saftayken şu vasiyeti kaleme almıştır. Esaretten ise son anda kurtulmuştur: “Ruslara taarruz edildi, fakat mağlup edilemedi. Şimdi, 11. Kolordu ve süvari fırkasını bekliyorum. Gelir ve yetişirse, düşmanı bozacağım. Fakat gelmeden düşman, zayıflamış kıtalarımıza taarruz eder ve taarruzda muvaffak olursa, o vakit ordu mahvolmuş demektir. Şimdiye kadar asker ve zabitler, hiç kusursuz harp ettiler. Her manevrayı yaptılar. Bu halde vasiyetim: Ben vazifemi yaptığımı sanıyor ve öyle ölüyorum. Düşmana, sonuna kadar karşı koyunuz. Her halde sonunda muvaffak olacağız. Ben, kalben müsterih olarak ölüyorum. Yaşasın dinim, vatanım, padişahım!” (İbrahim Tenekeci, Sarıkamış İçin, 07.01. 2015, Yeni Şafak).

Sarıkamış harekâtının üzerinden yıllar geçse de acısı milletimizin kalbinden hiç çıkmayacaktır. Kimi donarak, kimi çarpışarak şehadet şerbetini içen askerlerimiz unutulmayacaktır. Aziz Şehitlerimizin mekânları Cennet olsun. 
 

Yorumlar 6
Hüseyin ÇAHAN 29 Aralık 2022 14:25

Aziz Şehitlerimizin mekânları Cennet olsun. Emeğine sağlık dostum...

Muhammed DOĞAN 26 Aralık 2022 18:28

Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Kalemine sağlık müdürūm . Yüreğimiz yansa da yeni nesile bu vatan uğruna gözünü kırpmadan şehit olan şehit ve gazilerimizi iyi anlatmak , öğretmek şart . Rahmet diliyorum.

Salih 26 Aralık 2022 14:12

Yazılarınızı büyük bir ilgiyle takip ediyorum kaleminize sağlık

Ayşe Korkmaz 26 Aralık 2022 14:03

Sarıkamış gerçekten de milletimizin unutamayacağı acılardan biridir. Şehitlerimizin mekanları Cennet olsun. Her hafta çok güzel konuları ele alıyor ve bizleri bilgilendiriyorsunuz. Teşekkür ederiz. Kaleminize sağlık.

Mustafa D. 26 Aralık 2022 14:01

Acısı da nedenleri de hep konuşulacak. Kim doğru yaptı kim yanlış yaptı hep tartışılacak. Şehit sayısı ile ilgili verdiğiniz bilgiye de teşekkür ederiz

Bayram SEVİM 26 Aralık 2022 13:44

Sarıkamış Şehitlerimizi ve tüm şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyoruz.

Yazarın Diğer Yazıları