Bir millet ülkesinin işgaline kayıtsız kalır mı ? Ne yazık ki kayıtsız kalabiliyormuş. Yakın zamanda Yunanistan’dan bunu öğrendik. ABD’nin Yunanistan’da kurduğu 9 askeri üs tüm dünya ülkelerine bir ülkenin savaş yapılmadan ele geçirebileceğini göstermiş oldu.
ABD 1990’da Yunanistan ile imzaladığı askeri iş birliği antlaşmasını yenileyip genişletti.
Defender Europe 2021 tatbikatı kapsamında Dedeağaç’a 145 helikopter, 1800 zırhlı araç ve 20 bin asker konuşlandıran ABD, yenilenen askeri iş birliği antlaşması ile de Türkiye sınırındaki Dedeağaç üssü ve Girit Adası’ndaki Suda üssü başta olmak üzere Yunanistan’daki askeri varlığını genişletme hakkını elde etti.
Tarafların aralarında yaptığı antlaşmanın güncellenmesiyle antlaşmada; tarafların karşılıklı mutabık kalmaları halinde ve ilgili iç prosedürler çerçevesinde, ABD’nin Yunanistan Silahlı Kuvvetlerinin başka bölgelerindeki tesislerinden de faydalanabileceği belirtiliyor.
Yunanistan hükümetinin gözünü Türk düşmanlığı bürüdüğü için ülkesinin işgalinin farkında olmayabilir. Ama Yunan halkının bu konuda kayıtsız kalması acı bir durum. Gerçi Yunan muhalefetinin hakkını yememek lazım çünkü kısık sesle de olsa antlaşmaya tepki gösterdiler.
Yunan parlamentosunda yapılan oylamada; 119 hayır oyuna karşı, 181 evet oyu ile antlaşma onaylandı. Bu antlaşmanın ilginç bir yanı da; 2 yıl önceden taraflarca aksi belirtilmemesi halinde antlaşma otomatik olarak uzatılacak.
Yunanistan, ABD’nin topraklarını işgal etmesine neden izin veriyor ? Bu sorunun cevabı Yunanistan’ın ABD’den isteğinin ne olduğunda saklıdır. Yunanistan ABD’den Ege’deki İskiri Adası’nda üs kurmasını istiyor. Ama ABD buna yanaşmıyor.
Yunan muhalefetine göre; “ABD bir yandan operasyonları için Yunanistan’ı değerlendirmek istiyor. Ama öte yandan Türk-Yunan sorunlarına karışmamak adına adalara da herhangi bir şekilde karışmıyor.”
Anlaşılan Yunanistan Türkiye’ye karşı geçmişte Avrupa’dan medet umarken; şimdilerde ise ABD’den medet umuyor.
Yunanistan’ın kaçırdığı önemli nokta ise şu; ABD’nin girdiği ülkeden kısa sürede çıkmadığı, ABD’nin çıkarlarının ve menfaatlerinin her şeyden daha önemli olduğudur. Ayrıca ABD işgal ettiği ülkeden çıktıktan sonra da o ülkede kargaşa, kan ve göz yaşının hiç bitmediğini Yunanistan unutmamalıdır.
Türkiye Yunanistan’a zeytin dalı uzatarak sorunlarımızı üçüncü bir ülkeyi araya sokmadan sorunlarımızı birlikte çözelim teklifini de ne yazık ki bu antlaşma ile geri çevirmiştir.
Türkiye Yunanistan’a her zaman gerekli dersi vermiştir. Yunanistan sırtını dayadığı güçlere güvenerek Türkiye’ye karşı düşmanca tavrını devam ettirirse, bunun karşılığını bugün de misliyle görür.