Taşkın: Ekmek Kavgamızın Üstünde Bu Ülkeye Olan Sevdamız Var

Ramazan ayında ihtiyaç sahiplerine yapılan yardımlar  ve  deprem bölgesinde düzenlendiği  binlerce kişilik iftar programları ve yaptığı birçok  sosyal sorumluluk projeleriyle  adından sıkça söz ettirip taraflı tarafsız gönülleri fetheden Türk Eğitim Sen Elazığ Şubesi sendikal anlamda da  1 buçuk yıl gibi kısa sürede üye sayını  % 50 artırarak bir başarı hikayesi yazdı ve sendikacılığa yeni bir soluk getireceğinin sinyalini verdi. Hakimiyet Gazetesi olarak bu başarı hikayesinin mimarı Türk Eğitim Sen Elazığ Şube Başkanı Fatih Murat Taşkın ile bir röportaj gerçekleştirdik. 

Göreve geldiğinden beri neler yaptınız, neleri değiştirdiniz?

Öncelikle bizlere sendikamızı ve faaliyetlerimizi anlatma fırsatı verdiğiniz için teşekkür ediyorum. Bizler 2021 yılı Kasım ayında düzenlenen 7. olağan kongre sonrası görevi eski şube başkanımız Talat Efe’den devraldıktan sonra  üyelerimizin özlük hakları, mali kazanımları, disiplin İşlemleri ve kurum-kuruluşlardaki iş ve işlemlerinin yanında si̇vi̇l toplum örgütü olmanın beraberinde getirdiği toplumsal, sosyal, kültürel, sportif vb. çalışmalara da önem verdik. Bu kapsamda birçok etkinlik düzenledik. Nerdeyse her ay bir etkinlik düzenleyerek bu konuda bir öncü olduğumuzu düşünüyoruz. Yine ilimizde yaşanan gelişmelere kayıtsız kalmadık. Yıllardır çözüm bekleyen birçok konuda hem hemşehrilerimizi bilgilendirmek hemde ulusal çapta ses getirmek adına çeşitli organizasyonlar oluşturduk. Tabi bunların yanı sıra bölgemizde yaşanan tarihin en büyük deprem felaketi karşısında da sessiz kalmadık. Depremin hemen ardından başlattığımız ve günlerce sürdürdüğümüz yardım kampanyalarını gönüllülerimiz ile birlikte gerçekleştirdik. Bu süreçte fedakarlık gösteren tüm üyelerimize ve gönülden destek olan hemşehrilerimize sizlerin aracılığıyla teşekkür etmek istiyorum. Ayrıca deprem sonrası yaraların sarılması konusunda maddi ve manevi çalışmalarda bulunduk. Ramazan ayında Kahramanmaraş, Adıyaman ve Malatya illerinde 1500 kişilik iftar programları organize ettik. Yine her yıl olduğu gibi bu yıl da Ramazan paketi dağıtımında bulunarak insanlarımıza yararlı olmaya çalıştık. Bundan sonraki süreçte de hem üyelerimizin hak ve kazanımlarını elde etmesinde, hem de onların talepleri olan sosyal, kültürel, sportif vb. etkinlikleri düzenleme konusunda çalışmalarımız devam edecektir.

Kasım 2021 başkanlığı devraldığınızda kaç  üyeniz vardı. Şu anki üye sayısınız nedir ve eğitim camiasındaki memurlar sizi neden tercih etmeli sizi diğer sendikalardan ayıran özellikler nelerdir?

Göreve ilk geldiğimizde sendikamızın üye sayısı yaklaşık 2700 civarındaydı. Bu sayı sendikamıza yakışmayan bir tabloydu. Öncelikle camiamıza kendimizi doğru anlattığımızı düşünüyorum. Aynı şekilde çalışanların beklenti ve talepleri ile paralel bir karakter yapımızın ve hedeflerimizin olduğunun fark edildiğini gördük. Bu noktada yaptığımız tüm çalışmalar ve etkinlikler sonrası çalışanların bizlere olan teveccühünün artığına şahit olduk. Doğru adımları düzgün şekilde atmak, insanlara gerçekleri anlatmak ve onları mevcut sendikal güç karşısında mecbur olmadıklarına ikna etmek üye sayımızın artmasındaki en temel etkendir diyebiliriz. Ayrıca biz ekmek kavgamızın önüne ülke sevdasını koyan bir sendikayız. Sendikal anlayışımızın bu düşünce ile devam ediyor olması doğrudan üye sayımızın artışına yol açıyor. Bu noktada Mayıs ayı itibariyle hem il milli eğitim müdürlüğü hem de üniversite çalışanları açısından üye sayımızı bir önceki yıla oranla oldukça fazla sayıda artırdığımızı söyleyebilirim. Son bir yılda üye sayımızı 406 yeni üye ile artırdık. Ağın ilçemizde geçen yıl yetkili sendika olmuştuk. Bu yıl da aynı şekilde devam ediyoruz. İlave olarak Maden ilçemizde yetkiyi almış bulunmaktayız. Birçok ilçemizde de sayısal anlamda ciddi manada artış sağladık. Yine yıllardan beri yetkili olduğumuz Fırat Üniversitesi’nde gelenek devam etti ve yetkili sendika olduk. Nihayetinde İl genelinde toplam 4010 üyemiz ile mücadelemize devam ediyoruz. Bu mücadelemizin ülkemizin birliğine, dirliğine ve yükselişine katkı sunmasını diliyorum.

Elazığ’daki okul sayısı tam gün eğitim için yeterli mi ve okul sayısının ihtiyaca karşılık verdiğini söyleyebilir misiniz?

Tabi şu haliyle okul sayımızın tam gün eğitim için yeterli olduğunu söylemek yanlış olur. Bunun yanında tam gün eğitim yapan okullarımızdan özellikle ortaokulların öğrenci sayılarının çok fazla olduğunu söylemek istiyorum. 45-50 kişilik sınıflar tam gün eğitim için amaçladığımız birçok hedefin önünde bir engel gibi duruyor. Bu sorunları dün olduğu gibi bugün de görüp yetkililere iletmek için elimizden geleni yapacağız. Bizler göreve geldiğimiz ilk günlerde 24 Ocak depremi sonrası okullarımızın tüm düzeninin alt üst olduğunu, tam gün eğitim uygulamasının sekteye uğradını ve bazı okul binalarının 2-3 ayrı okul tarafından kullanılmak zorunda kaldığını görmüştük. Bu noktada kapsamlı bir çalışma yürüterek fizibilite raporları hazırladık. Hangi bölgemizde kaç adet okula ihtiyaç olduğu, yeni yerleşim yerlerinde okul ihtiyaçlarının ne durumda olduğu konusunda bir rapor hazırladık. Sayın milli eğitim bakanımız Prof.Dr. Mahmut Özer’in ilimizi ziyareti sırasında bu raporumuzu kendisine takdim ettik. Sonrasında kendisi de ilimize ciddi manada bir gelir ayrıldığını ve okul konusunda temel eksikliklerin gidereceği müjdesini vermişti. Bugün gelinen noktada bu sözlerin hayata geçirildiğini ve inşaatların yükseldiğini görmekteyiz. Bundan sonraki süreçte de gördüğümüz tüm eksiklikleri ve ihtiyaçları muhataplarımıza ileteceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.

Hükümetin memurlara vermiş olduğu zam oranları  yeterli mi? Ekonomik açıdan memurlar neler bekliyor?

Özellikle 2010 yılından sonra memurlara verilen zam oranları neredeyse yok denecek kadar az bir seviyededir. Çalışanların talepleri yıllardır karşılık bulmamıştır. Toplu sözleşme görüşmeleri ikna taktikleri ile hükümetin istediği gibi neticelenmiş ve her defasında memurlarımız mağdur edilmiştir. Masada muhatap olarak bulunanların kalemleri buçuklara imza atmıştır. Son dönemde enflasyon oranlarının çok yüksek çıkması ile sanki memurlar çok yüksek zam oranları alıyormuş gibi algılansa da aslında memurlarımız halen daha geçim sıkıntısı yaşamakta ve hayat standartları beklentilerin altında kalmaktadır. Devletimizin bugünden itibaren tüm memurlarımızı sevindirecek kararlar almasını temenni ediyoruz. Çalışanlarımızı da temsil noktasında mevcuttan daha gür sesle haklarını haykıracağımız için sendikamıza katılmaya davet ediyorum.

Köylerde ya da merkezdeki okullara kütüphane kurma projeniz ne aşamada 
Kaç tane kurdunuz, hedefiniz nedir?

Başta da ifade ettiğim gibi sendikamız sadece memurların özlük ve mali hakları konusunda çalışan bi sendika olmanın ötesinde bir yapıdır. Bu kapsamda da il milli eğitim müdürlüğümüz ile yaptığımız protokol kapsamında şimdiye kadar 8 adet kütüphane kurulumu gerçekleştirdik. Bu kütüphanelerimize ilimizin ve ülkemizin değerli şahsiyetlerinin isimlerini verdik. Bundan sonraki süreçte de çalışmalarımız devam edecektir. 3 adet kütüphanemizi de en kısa sürede hayata geçireceğiz. Yine ihtiyacı olan her okulumuza yardım etmeye ve kütüphane kurmaya hazır olduğumuzu sizlerin aracılığıyla bir kez daha hatırlatmak istiyorum.

Son olarak söylemek istediğiniz neler var?

Türk eğitim sen Elazığ Şubesi olarak gerçekleştirdiğimiz çalışmalara katkı sunan tüm üyelerimize teşekkür ediyorum. Sendikamızın bir üyesi değil bir neferi gibi çalışan ve gayretleri ile bizleri Elazığ’da yetkili sendika olmaya adım adım yaklaştıran gönül erlerine teşekkür ediyorum. Üyelerimizin sesi olmaya, haklarını korumaya ve onları toplumsal faaliyet ile buluşturmaya devam edeceğiz. Son olarak bize sendikamızı tanıtma fırsatı sunan Hakimiyet Gazetesi çalışanlarına teşekkürlerimi iletiyorum.