Erdoğan'dan Malazgirt mesajı: 'Kılıç kınından çıkarsa kelama yer kalmaz'
Malazgirt Zaferi'nin 954. Yıl Dönümü Kutlama Programı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Terörsüz Türkiye sürecine atıfta bulunarak 'Yönünü Ankara'ya ve Şam'a dönenler kazanacak. Kılıç kınından çıkarsa kaleme ve kelama yer kalmaz' ifadelerine yer verdi.

"EMEKLERİN NETİCELERİNİ ALACAĞIMIZ BİR SÜRECİN İÇİNDEYİZ"
Kim ne derse desin, bize ve milletimize yakışan tavır neyse, eğilmeden, bükülmeden ve hiç kimseden çekinmeden yerine getiriyoruz. Sevgili kardeşlerim, şimdi bütün bu emeklerin neticelerini alacağımız bir sürecin içindeyiz. Milletimizin fertleri arasına örülen fitne duvarlarını tamamen yıkmak için başlattığımız 'Terörsüz Türkiye' sürecinde, hamdolsun, kısa sürede önemli mesafe kat ettik. Kandan ve çatışmadan beslenen çevrelerin süreci kundaklama çabalarına rağmen, tüm kurumlarımız çalışmalarını, birlikten ve sonsuz kardeşliğe hedefiyle, adeta bir kuyumcu titizliğiyle sürdürüyor. Milletimizde yürütülen çalışmaları, dikkatli olduğu kadar son derece umutlu bir yaklaşımla yakından takip ediyoruz.
"YÖNÜNÜ ANKARA'YA DÖNEN KAZANACAK"
Kimin sürece samimiyetle destek verdiği, kimin de alakasız gündemlerle süreci zehirleme gayretinde olduğu, milletimiz tarafından not ediliyor. Şurası bir gerçek ki, Türkiye terör meselesini tamamen çözme yönünde yol aldıkça, saldırı, sabotaj ve tuzaklar da artacaktır. Bunu kimi zaman yalan ve dezenformasyonla yapacaklar, kimi zaman toplumun hassasiyetlerini kaşıyarak yapacaklar. Kimi zaman insanlarımız arasında korku yayarak yapacaklar. Kimi zaman yurt içi ve yurt dışındaki ajanlarını kullanarak yapacaklar. Kimi zaman da sureti akden görünerek yapacaklar. Ama ne yaparlarsa yapsınlar, bu sefer başaramayacaklar.
Allah'ın izniyle, milletimizin desteğiyle oluşan umut havasının önünde bu defa kimse duramayacak. Ayrılıktan, bölünmüşlükten, kardeşler arası nifaktan yıllarca rant ve çıkar devşirenler inşallah bu sefer kazanamayacak. Değerli kardeşlerim, şunu sizlerle birlikte aziz milletimin de çok iyi bilmesini arzu ediyorum: Biz hepimiz, 86 milyon olarak, tarihin, kültürün, ortak medeniyetimizin ve inançlarımızın bir araya getirdiği büyük bir aileyiz.
Ayrı milletin ferdi değiliz; hepimiz aynı bayrağın, aynı gök kubbenin altında yaşıyoruz. Unutmayın, hepimize yer vardır. Rengini şehitlerimizin kanından alan bu bayrak bizim. Her karış toprağın altında bir yiğit yatan bu cennet vatan bizim. Bu ülke bizim. Hepimizin. 86 milyonun her bir ferdinin. Türkiye'miz aynı zamanda, sınırlarımızın ötesindeki kardeşlerimizin başı dara düştüğünde sığınacağı en güvenli limandır.
Bakınız, bunu Irak'ta gördük. Bunu 14 yıl boyunca komşumuz Suriye'de gördük. Bunu daha önce Balkanlar'dan Kafkasya'ya, gönül coğrafyamızın birçok köşesinde gördük. Yarın da zulme uğrayanların, ötekileştirilenlerin, baskı görenlerin, ölümle burun buruna gelenlerin eman yurdu yine Türkiye ve Türk milleti olacaktır.
Dolayısıyla Suriye'deki tüm kardeş halklar gibi Kürtlerin de güvenliğinin, huzurunun ve esenliğinin teminatı Türkiye'dir. Yönünü Ankara'ya ve Şam'a dönenler kazanacak; kardeşlik ve komşuluk hukukunu gözetenler kazanacak. Kıblesini şaşırıp kendilerine yeni yabancı patronlar arayanlar ise elinde sonunda kaybedecek.