28 ŞUBAT KAFASI

41 yıl sonra Elazığ’dan bir milletvekili çıkarmanın mutluluğunu Gürsel Erol ile yaşayan CHP zihniyeti, hiç değişmediğini ve değişmeyeceğini bir kere  daha gösterdi.

CHP adına ulusal kanallarda güncel konular üzerine yorumlar yapan, zaman zaman uğradığı şehirde sıradan olaylar ve basit konularda  açıklama yapıp bol bol gereksiz ziyaretler yapan Gürsel Erol, Ak Parti milletvekillerinin cumhuriyet bayramı resepsiyonuna katılmamalarının asıl sebebinin Atatürk’ü sevmedikleri yönündeki 28 Şubat kalıntısı açıklaması milletvekillerinin toplu tepkisine sebep oldu.

Kanal 23 ekranlarında yayınlanan, Zülfü Bal ile Hakimiyet Gazetesi  başyazarı Av. Cengiz Gülaç’ın ortaklaşa sunduğu  “Gece Görüşü Objektif” programına katılan Cumhuriyet Halk Partisi Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, Ak Parti Elazığ Milletvekillerinin Elazığ’da yapılan hiçbir resmi törene özellikle katılmadıklarını iddia etmişti.

DÜŞÜK PROFİLLİ İDDİALAR

CHP milletvekili Gürsel Erol’un iddialarının tabansız ve düşük profilli beyanlar olduğunu ifade eden AK Parti Elazığ Milletvekilleri Metin Bulut, Sermin Balık, Zülfü Tolga Ağar ve Zülfü  Demirbağ,  konuyla ilgili ortak bir basın açıklaması yayımlayarak Erol’un CHP’nin tek parti  döneminin klasik milletvekili çizgisinde siyaset yaptığını ifade ettiler.

İŞTE ORTAK AÇIKLAMA

“Av. Cengiz Gülaç’ın ve Zülfü Bal’ın hazırlayıp sunduğu Gece Görüşü Objektif adlı programda CHP Milletvekili Gürsel Erol asılsız iddialarda bulunmuştur.

Adı geçen programda 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu ve resmî programlara AK Parti milletvekillerinin katılamamış olması ile ilgili (geçmişte yaptığı gibi) aslı olmayan, son derece düşük profilli iddialarda bulunduğu görülmüştür.

Bu iddiaya göre: Elazığ AK Parti milletvekilleri olarak bizler bu tür özel gün resepsiyonlarına Mustafa Kemal Atatürk ile problemlerimizden dolayı katılmıyormuşuz!!

Gürsel Erol bizleri bu konuda problemli görüyormuş!!

“CUMHURBAŞKANIMIZIN KABUL GÜNÜNE KATILDIK”

Öncelikle şunların bilinmesini istiyoruz:

Biz Cumhurbaşkanımızın davetiyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde Cumhuriyet resepsiyonuna katıldık.

Cumhurbaşkanlığı en üst makamdır. Bizlerin Cumhurbaşkanın davetine icabeti zorunludur.

Protokol kuralları gereği davete icabette üst makam önceliklidir. Bu herkesçe bilinen bir devlet geleneğidir.

“ATATÜRK’Ü SİYASİ MALZEMESİ VE RANT MALZEMESİ YAPTI”

Kendisinin Atatürk’ün makamının devamı olan Cumhurbaşkanlığının davetine icabet etmeyip Elazığ’a gelerek siyasi malzeme ve rant peşine takılmış olması manidardır.

Atatürk’ün ruhu devrettiği makamda yaşıyor! Önce ona saygılı olması gerekir!

Yukarı da bahsettiğimiz bu basit protokol kuralını Gürsel Erol bilmiyor olabilir mi? Elbette biliyor. Peki, bu ve benzeri açıklamalarıyla ne yapmak istiyor?

Yapmak istediği şey gayet açık. Yapacak işi zaten yok. Söyleyecek sözü bitiyor. Sermayesi hızla tükeniyor. Bir yolunu bulup gündemde kalmak için yeni tartışmalar açmak istiyor.

“ATATÜRK İLE İLGİLİ PROBLEMİMİZ YOK”

Bilinmesini istiyoruz ki;

Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili ne dün ne de bugün arkadaşlarımızın hiçbirinin bir problemi olmadığı gibi, bundan sonrada ülkü birliğimiz devam edecektir.

Peki, Gürsel Erol bunu bilmiyor mu? Elbette ki biliyor! Ama bizleri Mustafa Kemal Atatürk ile ilgili problemli göstermek için ulu orta konuşmaktan da imtina etmiyor. Gereksiz tartışmalardan medet umuyor. Kendisi buralarda bir siyasi kazanç elde ettiğini zannediyor.

“CHP’NİN KÖHNE ZİHNİYETİ HALA YAŞIYOR”

Gürsel Erol’un haksız eleştirisi klasik CHP zihniyetinin hala yaşadığını gözlerimizin önüne seriveriyor. Ayrıca statükocu, bağnaz, baskıcı ve hiçbir ahlaki değeri olmayan CHP’yi bizlere yeniden hatırlatmış oluyor.

Akıllara şu soru geliyor: CHP’liler milletin değerleriyle barışıyoruz, geçmişte bu konularda hata yaptık vs... diyerek takiyye mi yapıyor?

Elinde hiçbir yetki olmadığı halde bu kadar pervasızlaşan bir aklın ilerde güç ve imkâna ulaştığında nasıl canavarlaşabileceğini kamuoyunun takdirine bırakıyoruz!

“TOPLUM, ATATÜRK İSTİSMARINDAN BIKTI”

Bu toplum Atatürk üzerinden siyaset yapılmasından bıktı. Atatürk’ün istismar edilmesinden bıktı. Kimse Atatürk’ü siyasetine alet etmesin!

Hiç kimsenin gereksiz ve basit gündemlerle kamuoyunu meşgul etmesinin bir anlamı yok.

Nasıl ki biz Gürsel Erol’un dini bayramlaşma programlarından hareketle Erol’un İslam ile ve Müslümanlarla problemi olduğunu söylemiyor isek aynı hassasiyeti kendilerinden de bekliyoruz.

Aynı mantıkla çıkıp Gürsel Erol dini bayramlarda nerede? Kendisinin Müslümanlar ile İslam ile problemi var demek zor değil. Ama biz kendimize yakıştırmayız!

Mustafa Kemal Atatürk hepimizin ortak değeridir. Ve CHP’nin tekelinde değildir.

Kamuoyuna ve basınımıza saygılarımızla.”

ŞARK KURNAZLIĞI YEMİYOR ARTIK

Gürsel Erol’un sırf kendini öne çıkarma ve sözüm ona sorumlu ve şehrine duyarlı milletvekili amacına matuf olarak yaptığı açıklamaların kamuoyunda da hiçbir karşılığının olmadığını ifade eden vatandaşlar, bu beyanların şehrimizin çıkarları yerine Erol’un şahsi şovlarına döndüğünü ve bundan rahatsızlık duyduklarını ifade ediyorlar.

POLEMİKLE GÖNÜLLERE GİRİLMEZ

CHP milletvekili Gürsel Erol’un kendisine biçtiği misyonun polemikler ve kendisini gündemde tutmaya yarayacak gereksiz ve şehrin sorunlarına çözüm olmayacak konular olduğuna dikkat çeken vatandaşlar, seçimlerin ardından muhalefet milletvekili olarak şehrimize bir katkı sağlayacağını umduğumuz ve bir süre izlediği politika ile takdir de ettiğimiz Erol’un son günlerde yaptığı açıklamaların şehrin çıkarlarını öne çıkarma yerine kendini öne çıkarmaya yönelik olmasından ciddi rahatsızlık duyduklarını ifade ettiler.

28 ŞUBATI HORTLATMAK MI İSTİYOR?

Kendi partisinde öne çıkma ve Genel Başkanlıkta Kılıçdaroğlu’nun yerine alternatif olan isimlerle sıkı temas içinde olmasıyla bir dönem ülke gündemine gelen, ardından Genel Merkez’in ihraç kartını oynaması ile siyasi geleceğini riske etmeyip suskunluğu seçip parti içi muhalefet anlayışını Kılıçdaroğlu’nu her platformda övmeye döndürmesiyle siyasette omurga tartışmalarını üzerine çeken Erol’un bu tavrı da siyasi çevrelerce eleştirilmişti.

Genel siyasette susan ya da susturulan Gürsel Erol’un bu aşamadan sonra 1950’lerin kasaba siyasetçiliği rolüne soyunarak sırf gündemde kalmak gayesiyle yaptığı konuşmalar kendi siyasi duruşu ile birlikte gerçek yüzünü göstermesi açısından da tepkilere sebep oldu.

Her görüşe, her düşünceye saygılı olduğu yönündeki beyanlarını dilinden düşürmeyen CHP Milletvekili Gürsel Erol’un kendince ilk fırsatını bulduğunda tıpkı 28 Şubatta olduğu gibi Atatürk üzerinden birilerini karalamak ve onları Cumhuriyete düşmanmış gibi gösterme gayretleri  ve vicdansızlığına sığınması kendisine oy vermiş kesimleri de üzdü rencide etti.

POPÜLİZM BİTTİ

CHP Milletvekili Erol’un yaptıkları yerine sadece konuşmaları ile gündemde kalma gayretlerinin artık halkın itibar etmeyip prim vermediği  ifade eden vatandalar, Erol’un siyasette bir yerleri hedefliyorsa bu hedefe bu metotla asla hedefine ulaşmasının mümkün olamayacağını ifade ederek, Elazığ seçmenini de bir daha bu tarz siyaset yapan ismi seçmeyeceğinin altın çiziyorlar.