Erol KARA

Amentüsü Sağlam İki Başhekim

Erol KARA

Şehrin sorunları giderek katlanıyor diye Aref bombası atıp kurtulacak değiliz herhalde. 

Her şehrin kendi iç dinamikleri içinde elbette sorunları var. Biz sorunları nasıl aktarıldığına değil, nasıl anlaşıldığına bakarak anlıyoruz aslında. 

Şehirde TOKİ konutları, ağır ve orta hasarlı konutlar ve işsizlik dışında çok gözle görülen sorun olduğunu söyleyemeyiz.  

Mevcut iktidar ağır ve orta hasarlı konutlarda yaşanan sıkıntıyı biran evvel gidermez ise bin bir hatim indirse billahi 2023 seçimlerinde istediği sonucu alamaz.  

Ak Parti hükümetinin şüphesiz şehre çok katkıları olmuştur bunu kimse inkar edemez lakin, yanlış bürokrat atamalarının verdiği tahribat ile şehir zarar çok gördü. 

İnsanlığı kendinden menkul hürmet dilencilerinin görev isteyip sonra “murdar” olması siyasetçiler tarafından dikkate alınmazsa yaşadığımız şehrin koşulları giderek zorlaşır.  

Kanuni Sultan Süleyman, “Bir insana yetki vermek için, sakın önceki haline güvenmeyesin! Nice kimseler vardır ki eline fırsat geçmediği için zühd ve takva yolunda gözükür; fırsatı ele geçirdiğinde ise Nemrut ve Firavun kesilir” der. 

Bilmem bu mesaj yerine gitti mi ? 

Şehirde tabi ki çok anlamlı atamalarda oluyor.  

Yakın tarihte amentüsü sağlam iki başhekimin göreve getirilmesini TU KA KA sayamayız. Papatya falı ile gelmeyen iki başhekime kim kefil oldu bilinmez lakin, omurgalı isimlerin olduğuna şehir insanı kefil.  

Evet; Bize özü sözü evveli ahiri bir olan, söz verdiğinde sözünde duran idareciler Başhekimler lazım. 
Hakikat uğruna can feda diyen, bazen “ben bu oyunda yokum. Hakk’ın hatırı halkın hatırından her zaman âlidir, yanlışına karşı çıkarız.” Diyebilenler lazım. 

Fethi  Sekin Şehir Hastanesine atanan Prof.Dr. Erol Keleş hocanın işi çok zor.  
Çünkü hastane şirazeden çıkmış adeta çiftlik gibi. Mesai mefhumu yok, tıbbi sekreterler idari bürolarda çalıştırılıyor, vardiyacı olanlar başka yerlerde nöbet tutuyor, yoğun bakım vardiyası olanlar başka yerde nöbet alıyor, fazla personel ahbap çavuş ilişkileriyle hastanede tutulup, amir ve müdürlere hakaret edenler cezasız kalıyor. 

Bakınız; Yıllarca bu şehre hizmet etmiş Anadolu’nun genç evladı olan Erol hoca’nın yanlış yapmayacağını biz çok iyi biliriz. Drakula siyasetini bilmeyen Erol Hoca, ağzı salyalı deccallere hastaneyi bırakmayacağına da inancımız tamdır.  

Unutmamak gerekir ki, “Bu dünya iyi olanların değil iyi oynayanların dünyası”  
Fırat Üniversitesi Hastanesine atanan Prof.Dr. İrfan Kaygusuz’un ise, daha şimdiden saçlarına aklar düşmüş. İşini dert etmiş Herkesten önce mesaiye gelerek eski düzenin yerine, hastanenin işlevlerini artırarak patentli kör savaş baltalarıyla değil akıl ve bilimle hareket etmeyi tercih ederken Acil servislerde ki sıkıntıları, ve beyin göçünü önleyerek ilim irfan yuvası olan hastanenin çağa ayak uyduran ve adından söz ettiren bir hastane haline gelmesi için çaba göstereceğine inanıyoruz. 
 
Ezcümle ; şartlar ne olursa olsun, kim ne derse desin, Erol Keleş ve İrfan Kaygusuz hoca’nın hızını kesecek motivasyonunu bozacak hiç kimseye fırsat vermemek gerektiğine inanıyorum. Çünkü şehrin bu iki evladını sahiplenmek bizim vicdanı ve insanı borcumuzdur. 
Selam dua ve bilgi ile kalın. 
 

Yazarın Diğer Yazıları