Mehmet DUMAN

YEDİ YAMAN

Mehmet DUMAN

Rivayete göre çok eski devirlerde Adıyaman’da putperest bir hükümdarın hak dine inanmış yedi oğlu varmış. Bu yedi genç putperest babalarının dinine inanmadıkları için öldürülmüşler. Bundan dolayı Adıyaman isminin “Yedi Yaman”dan geldiği söylenir. Bu yedi kardeşin mezarı Adıyaman’ın güneyindedir. Anlatılan rivayetlerden sadece biridir yukarıda anlatılan. 1954 yılına kadar Malatya iline bağlı ilçe konumunda iken bu ilin idare yapısında yapılan değişiklik ile ikiye bölünmüş olması Adıyaman’ı il konumuna getirmiştir, iyi de olmuştur.

Coğrafyası ilmek, ilmek işlenmiş medeniyetlerin yatağı olmuştur. Uğruna türküler yakılan Fırat’ın sensiz olmaz dediği Adıyaman’ın nüfusu büyük şehir olmaya yakın altı yüz bin’in üzerindedir. Adıyaman, dünyanın 8. harikası olarak anılan Nemrut Dağı eserleri, Kommagene uygarlığının kalıntıları, dünyanın 4. büyük barajı olan Atatürk Barajı, Çam gazi barajı, kış kampı organizasyonu, dünya birinciliğine sahip halk oyunları ile öne çıkan bir kenttir. Besni üzümü, Çelikhan tütünü ve yörede yetişen kavun Adıyaman’ı öne çıkaran bizim bildiklerimiz olsa da son yıllarda tekstil ve mermerin yanına Urfa’nın olarak bildiğimiz fakat son yıllarda Uluslar arası boyuta Adıyaman’ın taşıdığı çiğ köfteyi de ekleyebiliriz.

Türkiye Gazeteciler Federasyonu’nun 57. Başkanlar konseyi toplantısı 19-22 Temmuz tarihleri arasında Adıyaman faal gazeteciler cemiyet’inin ev sahipliğinde bu ilde yapıldı. Elazığ Gazeteciler ve yazarlar cemiyet olarak son bir ay içerisinde ikinci gidişimiz oldu Adıyaman’a. Toplantıya ayrıca Hâkimiyet gazetesini temsilen de katılmıştım. Program kapsamında gösterilen misafirperverlik en üst düzeyde olurken, Adıyaman’ı anlatma, tanıtma, bir yerlere taşıma gayreti gözlerimizin bir kat daha iyi görmesini sağlarken, kulaklarımızın paslarını da silmeye yetti diyebilirim. Toplantının ilk günü ilin mülki ve idari amirlerini ziyaret etmekle geçerken, günün akşamında yaklaşık yetmişin üzerinde şehirlerden gelen yüz elli kişinin üzerinde cemiyet başkanlarının yorgunluğunun sıra gecesi eşliğinde son bulması ertesi günü zirveye taşımada güzel bir etken oldu. Gecenin ilerleyen saatlerinde Nemrut’a doğru yolculuğumuz başlarken heyecanımızda Nemrut gibi tavan yapıyordu.

Eksi beş derece ile yaklaşık dört bin adımın üzerinde yol kat ederek ulaştığımız Nemrut’un Zirvesinde dünyamıza ısı ve ışık veren güneşin muhteşem doğuşuna ramak kalmıştı. O anı uzatmadan sadece yaşamak gerekir diyerek kuş misali hafifleyen bedenlerle kendimizi bir anda ünlü Cendere köprüsünün ortasında bulduk. Günümüz teknolojisinin bile hayran kaldığı buram, buram tarih kokan Cendere köprüsü mimari yapısı ile misafirleri kendine hayran bırakmaktan yine vazgeçmedi diyebilirim. Bir sonraki durağımız ise günün tatlı yorgunluğunu üzerimizden atmaya yetecek vazgeçilmez sevdamız Fırat oldu.

Gerger belediye başkanı Zeynel Aslan ile Şanlı Urfa’nın Siverek ilçesi belediye başkanı Resul Yılmazın da hazır bulunduğu ve yaklaşık iki saat süren feribotla Fırat’ı gezme fırsatımız günün en güzel finali oldu diyebilirim. Programın üçüncü günü başkanlar konseyi toplantısının yaklaşık beş saat sürmesi ile hafif kaşıntı yaparken, toplantı sonunda Tut ilçesine giden misafirler yamaç paraşütü ile kuş misali hafiflemeyi tercih edince yüzlerdeki gerginlik mutlu tebessümlere dönüşmüş oldu. Yaklaşık otuz yıldır her daim gidip geldiğim Adıyaman’ı bu kadar ne tanımış nede görmüştüm. Bu vesile ile bu program için ev sahipliğinin en güzelini sergileyen başta İbrahim Aslan başkanıma, Akif Beyaz ve Metin Harıkçı kardeşlerime ismini sayamadığım bize emeği geçen gizli kahramanlara tek, tek teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız, iyi ki bu şehri sevmemize vesile oldunuz.

Sizler için, Gakgoşlar diyarı Elazığ’dan Fırat’ın coşkun sularına muhabbet ve sevgilerimi bıraktım ulaşması için.

Allah a emanet olunuz.

Yazarın Diğer Yazıları