KİM NE DERSE DESİN

Daha önce Elazığspor’da Okan Buruk’un yardımcı hocalığını yapan ve şuan Göztepe’nin yardımcı hocası olan İrfan Saraloğlu maç sonu değerlendirmesinde Elazığ spor u oyunu soğutmakla suçlayıp maçı bu yüzden berabere bitirdiklerinden söz etmiş. İrfan Saraloğlu’nun önce şuna kanaat getirmesi gerekir diye düşünüyorum. Elazığspor İzmir de deplasman takımı olmasına rağmen, galibiyeti kaçıran taraf olmakla kalmayıp verilmeyen golü, kaçırdıkları ve direkten dönen topu ile maçın tek hakimi olmuştur. Taraflı, tarafsız gözler bunu dillerinden düşürmezken, İrfan Saraloğlu’nun gözlük derecesini, bundan sonraki yorumlarını daha mantıklı yapabilmesi için bir iki derece artırması gerekir diye düşünüyorum. Maçtan bir gün sonrası uydu üzerinden yayın yapan Urfa yöresine ait bir televizyonda spor programına gözüm takıldı. İlgili televizyonda program yapan zat maçları değerlendirdiği konuşmasında Şanlıurfaspor’un Adana Demirspor’dan aldığı bir puanı normal karşılarken Elazığspor’un Göztepe’den aldığı bir puanın sürpriz olduğunu her cümlesinde tekrarlayıp bu skora inanamadığını söylemesi beni üzen bir başka değerlendirme olmuştur. Geçen haftaki yazımda, Elazığspor’un içeri dışarı fark etmeksizin, kadrosu kısıtlı da olsa bu ligin üzerinde olduğunu, geçen sezon yaşadığı şansızlıklar olmasaydı bu kadronun şu an süper ligde mücadele edeceğini yazmıştım. Ayrıca Elazığspor’un kendi kimliğini sahaya yansıttığı sürece bu ligde yenemeyeceği takımın olmayacağından söz etmiştim. Kısaca biz istersek çok şeyler başarırız demiştim. Evet, Elazığspor’daki tek sıkıntının bu sezon gol yollarında sıkıntı yaşayacağıydı. Bunu sezon başı özel maçlarda ve oynadığımız diğer maçlarda görmüş olduk. Olsun dedik. Bu takım kendi özünü sahaya yansıtıp, pozisyon ürettikçe bir şekilde gol gelir dedik. Bir olsun bizim olsun istedik. Baktığımızda farklı kazanacağımız maçta gol üretemediğimiz için mağlup olduğumuz, hakem faktörleriyle bizi yenen ya da üstün olup rahat galip geldiğimiz, deplasmandan puan aldığımız rakipler şu anda bu ligde puan cetvelinin ilk sıralarında olan takımlar. Allah aşkına bu takımların hangisi sahaya yansıttıklarıyla Elazığspor’dan üstünler. Ben sahadaki oyuncunun ismine, şanına, şöhretine bakmam. Saha içerisindeki mücadele, oyun, kazanma, takım olma ruhuna bakarım. Çünkü benim gözümde on bir tane şöhretli bir filimde oynamaz. O halde bizim neyimiz rakiplere batıyor anlamış değilim. Bunların şöhretli, savurgan hallerine baktıkça bugün ligin lideri olan Malatyasporu tebrik etmemek bize yakışır mı hiç. Tek kelime ile helal olsun komşuya. Geçen sezon mütevazi bir şekilde lige ısındılar, iskelet kadro yaptılar, bu yıl ise hedefe kilitlendiler. Kısacası Giresunspor maçından aldığımız galibiyet ve oynadığımız futbol için abartmaya gerek yok, biz zaten buyuz demiştim. Sözümün arkasında olduğuma tekrar vurgu yaparak biz nerede olmamız gerektiğini, biz kendimizi, biz neleri başarabileceğimizi çok iyi biliyoruz. Gerisi mi, kim ne derse desin.