Terörsüz Türkiye sürecinin en önemli anlarından birine Cuma günü tanıklık ettik. Düzenlenen sembolik bir tören ile 15 erkek 15 kadın terörist silahlarını yaktılar. Silahlar sustu, artık siyaset konuşacak. 40 yıldır ülkemizin iç kaynaklarını tüketen ve milyarlarca dolar ekonomik bir maliyetle ülkemizin ekonomik olarak içinde bulunduğu darboğazın sebeplerinden biri olan terör sorunu bitiyor. Terör örgütü PKK silahları bırakarak siyasi kanadı olan DEM Parti üzerinden meşru zeminde siyaset yapılması, terör ve şiddet eylemlerinin sona erdirilmesi kararına riayet etti. Peki bu karar nasıl alındı?
40 yılı aşkın bir süredir devam eden bir süreçten bahsediyoruz. Turgut Özal'dan başlayarak birçok lider Kürt Sorunu üzerine sözler söylediler. Çözüm önerileri sundular. Fakat hiçbiri muvaffak olamadı. Hatırlayanlar olur 2005 yılında Erdoğan "Kürt Sorunu benim sorunumdur" diyerek herşeyin farkında olduğunu ve çözüm noktasında kararlı olduğunu ifade etmişti. DEM Parti çizgisindeki Kürt siyasetçileri başta olmak üzere bölgede bu sorunun çözümü noktasında Erdoğan'a olan güven, geçmişteki diğer liderlere nazaran çok daha fazlaydı.
ilk defa bir lider elini değil, gövdesini taşın altına koymuştu. 2010 yılındaki ilk deneme her ne kadar akamete uğratılmış olsa da büyük bir tecrübe olmuştu. Aradan geçen 15 yıl sonra bu defa daha büyük bir konsensüs oluştu. Bu konsensüs sonucunda oluşan konjonktür sayesinde süreç daha sağlıklı ilerledi. MHP lideri Devlet Bahçeli'nin çözüm noktasındaki müspet iradesi ve yaptığı samimi çağrılar şartların olgunlaşması açısından hayati öneme sahipti.
Nihayet 22 Ekim'de Devlet Bahçeli'nin çağrısı ile başlayan süreç 11 Temmuz Cuma günü terör örgütü PKK'nın silahları yakmasıyla netice vermiş oldu. Terörsüz Türkiye sürecinin baş aktörü Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan tarihe geçecek bir süreci daha ustalıkla yönetti.
Cumartesi günü Ak Parti'nin Kızılcahamam kampında açıklama yapan Erdoğan sürecin başarıya ulaşması ile tüm Türkiye'nin kazanacağını ifade etti. Erdoğan'ın özellkle devlet adına yaptığı özeleştiri de önemliydi. Beyaz toroslar, faili meçhuller, zorunlu göçler yakılan köyler ve yasaklar gibi konularda yapılan yanlışları kabul edip bunların geçmişte kaldığını ve barış süreci ile artık bu tarz şeylerin olmayacağını vurgulaması önemliydi. 40 yıldır 2 trilyon dolar maliyetle ülkemizin yarım yüzyılını heba eden terör belası nihayet sona eriyor.
Bu uğurda binlerce vatan evladı şehit oldu. Binlerce gazi var. Erdoğan'ın onlara da minnettarlığını ifade etmesi çok önemliydi. Sonuçta bu kadar çaba ve mücadele teörürün bitirilmesi içindi. 11 Temmuz Cuma günü itibariyle terör örgütü PKK bitmiştir.
İktidara geldiği günden itibaren birçok tarihi başarıya imza atan Erdoğan PKK terör örgütünü bitirerek bu başarılara bir yenisini daha eklemiştir. Askeri vesayetin bitirlmesi, bürokratik ve yargı vesayetinin bitirilmesi, IMF'nin kovulması, katsayı ve başörtüsü zulmünün sona ermesi, 15 Temmuz hain darbe girişiminin püskürtülmesi, milli savunma sanayisi hamleleri gibi birçok tarihi başarıya imza atan Erdoğan PKK terör örgütünüde bitirmiştir. Ülkemiz için hayırlara vesile olmasını temenni ediyoruz ve yine tekrarlıyoruz. Savaşın kazananı barışın kaybedeni olmaz.
