Rüveyda Sadak

Tohumdan bitkiye, üretim

Rüveyda Sadak

Yaz tatili, okulların başlangıcı olan 8 Eylül’de sona eriyor. Tatil bitmek üzereyken şimdi ise bir okuldaki öğrenciler tarafından yetiştirilen ürünlerin hasat zamanı gerçekleştirildi. Öğrenciler, okul döneminde dikip yetiştirdikleri ürünlerin verim sağlamış olmasıyla ürünleri toplamanın mutluluğunu yaşıyor. İlköğretim öğrencilerinin üreticisi olduğu, mütevazı bir gayret ve pratik bir üretimle öğrenciye fayda sağlayan ve organik yöntem olan doğalı, doğada yetiştirmek, başarılı bir şekilde uygulandı. Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü bünyesinde, şehir ve bahçe arasındaki organik ve inorganik gerçekliğin eğitim alanına dahil edildiği ‘Okuldaki Çiftlik Projesi’ adlı bir uygulama gerçekleştirildi. Teknoloji çağının kurucu faktörü makineler, toplum yaşamına kolaylık olanakları geliştirirken aynı zamanda ve ayrıca doğal yaşam biçiminden, makineleşme sürecine geçilmesi pek şaşırtmıyor. Tabiî ki teknolojik imkânlar doğrultusunda makinelerin sağlamış olduğu katkı, yadsınamaz bir gerçekliktir. İmkânı; mümkün hale getiren teknoloji, insan ve toplum için hatırı sayılır bir kapsamda önem teşkil ediyor. Bugün yapay’ın, zekâ sözcüğü eklenerek literatüre yapay zekâ kavramı şeklinde kavramsallaşarak bir tür simülasyon kuramı oluşturduğu, tabirin yerinde ifadesiyle bir robot durağanlığı gerçekleştiriyor. Doğal olanın, değeri itibariyle özgün doğallığı bilinir. Nitekim ilkokulda öğrenilen bilgi, deney ve aslında okula dair her şey hafızada daimi bir ezber durumundadır. Ve hatırlanır ki kestane, gürgen, palamut altı yaprak üstü bulut’tu, ezberdeki bir okul şarkısı. Böylece doğanın, değerinin korunması için bir farkındalık oluşturmaktı, okulda öğretilen hayat bilgisi… Bir değer sosyolojisi kapsamında; doğalın dünyası olan ağaç, toprak ve su, tabiatı koruma dengesiyle muhafaza edilen toplumsal bir kavramdı. Bir klasik vardır, ilkokulun görsel ve pratik kazanımlarından nostalji denince akla gelen ‘Buğday Deneyi’… İlkokul döneminde her öğrencinin pratik uygulamayla gerçekleştirdiği buğday deneyinde, sabit malzemelerden olan pamuk, buğday ve sulanarak çimlenmesinin gerçekleştiği basit bir ifade tabiî ki yoktu. Bir bitkinin, oluşum aşamalarında emek belirtilerek sorumluluğun farkındalığını geliştirmekti, deneyi sanata taşımak. Uygulamalı bir bilim, doğadaki biyolojik görsellerle neyin, nasıl meydana geldiğini, buğday örneği ile böylece üretim safhasında değerlendiriyor. Görünürde sadece bir besin olan tahıl grubundan buğdayın, tarladan sofraya hazır hali, ekolojide yer alan ve bilinmesi gereken bilgiyi yansıtıyor. Doğal ürünlerin toprak üstündeki tohumdan filize, fidana dönüşüm sürecinin tamamlanma süresini ifade ediyor. Bir ekmeğin sofraya gelene kadar geçirmiş olduğu süreç, oldukça geniş bir ayrıntıyı paylaşır. Buğday tanelerinin oluşum, gelişim ve dönüşümü, doğal gerçekliği düşündürüyor. Buğdayın un haline getirilip, ekmek olarak kullanıma sunulması, una saygı ithafıyla elde edilen ürünün yaşanılan gururunu açıklıyor. Mevcut uygulama olan okulda çiftlik projesi; bilginin sadece teknolojik kapsamda değil, aynı zamanda organik dünya ile de tanımlandığını açıklayan ve sorumluluğun bilincinde bireyleri, köy ve kent sosyolojisiyle tanımlayan toplumsal bir motivasyondu. Tebrikler.

Yazarın Diğer Yazıları