Rüveyda Sadak

Sözde mizahın, islamofobi izahı

Rüveyda Sadak

Karikatür etiketiyle öfke kapsamlı bir islamofobi gündemi seyredildi. Söz konusu karikatürde kullanılan kutsal değere saygısızlık sadece diyalog cümlelerinde sınırlı değildi. Karikatürü çizilen herhangi bir nesne veya kişi değildi. Ve güldürü konusu olamayacak kadar değerli kutsallık atfeden, İslam dinimizin son peygamberi Hz. Muhammed (s.a.v.) ve Hz. Musa (a.s.) peygamberlerdi. Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.) ve Hz. Musa’ya hakaret sözcükleri ve Gazze’ye bombaların yağdığı çizimde görüntü olarak, yanan evlerin ön kısmında ikili diyalog şeklinde alay edilen Peygamberlere ve dine yönelik nefret kompozisyonu mevcuttu. Toplumsal gereklilik, dini hassasiyetin varlığı itibariyle değere sahip çıkmak olmalı. Enbiya Suresi’nde, “Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik.” ayetinde, dini bir değer kutsalına dair saygının muhafaza edildiği Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v) yaratılmışların en hayırlısıdır. Âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber Efendimiz (s.a.v.) için yapılan bu hadsiz ve çirkin muamele, tabiî ki hoşgörü gerektirmeyecek bir saygısızlıktı. Karikatür, güldürürken aynı zamanda düşündüren bir resimdir. Fakat dini değerlerimize ithaf edilen bu alaycı ve saygısız tutum, komedi ya da bir mizah değildir. İslamofobi sempatisiyle dini değerlere karşı saygısızlık ve ötekileştirmek, mizah ile ilgisi olmayan ve dini değerin kutsallığını olumsuzluk telkiniyle gerçekleştiren hakaret kapsamıdır. Kutsalın, gerçek bir değer ölçüsü olduğu bilinmeli. 7 Ekim 2023’ten bugüne bombalanan, açlık ve susuzluk ile karşı karşıya mücadele eden ve hatta şehr-i Gazze’nin bir toplum olmaktan öte bir ruh ile içinde bulunulan Gazze’nin zorlu günlerini, alaycı tavırlarla sözde mizah gereği değerlendirmek, nasıl bir anlayış olabilir. Seküler alışkanlıklardan; Kur’an-ı Kerim’e yakılarak tepki verilmesi, başörtülü otobüs yolcusuna dair fobiye dönüşen cahiliye mantığın dine karşıtlık ve hakaretten başka nasıl bir medeni seviyesi olabilirdi. Modern zaman, seküler mantık gereği hâlâ dini değerin bir toplum kutsalı olduğunun farkında değil. Akla tezat, bu komedi sanılan hakaret kapsamlı karmaşa, dini değerleri önceleyen bir ileri seviye değildi. Oysaki modern çağın nezaketlerinden biri olmalıdır, saygı.

Yazarın Diğer Yazıları